"niyetinde değilim" - Translation from Turkish to Arabic

    • لا أنوي
        
    • لا أقصد
        
    • لا أرغب
        
    • ولا أنوي
        
    • ليس لدي أي نية
        
    • لدي أي نية في
        
    Çocukça kıskançlıklarınıza yardım etme niyetinde değilim. Open Subtitles أنا لا أنوي إضافة مساهماتي الصبيانية او الغيرة والشكوك.
    Bakın, zaman lehime işlemiyor ama zorunda olmadan bir an bile ayrılma niyetinde değilim. Open Subtitles إسمع، أعرف بأن الوقت ليس من صالحي لكني لا أنوي الخروج ولو للحظة قبل الوقت المحدد لي
    Şu an işlerini daha da mahvetmek niyetinde değilim. Open Subtitles أنا لا أقصد حقاً أن أجعل الأمور سيئة بالنسبة لكِ في الوقت الحالي
    Pekala, sana tehdit oluşturma niyetinde değilim, ulu manitu. Open Subtitles حسناً، لا أقصد أن أكون مصدر تهديد لك يا صاحبة السلطة.
    Ama değerini alana kadar satmak niyetinde değilim. Open Subtitles ولكن لا أرغب في بيعها حتى أحصل على ما تستحقه
    - Meslek haline getirmek niyetinde değilim. Open Subtitles أنا لا أنوي أنّ أخذ هذا الأمر على محمل التجارة.
    Ömrümün kalan birkaç yılını kindar bir çocuğa... suç ortaklığı ederek geçirmek niyetinde değilim. Open Subtitles وأنا لا أنوي أن أضيع السنوات القليلة التي بقيت لي بكوني شريكًا لطفل صغير حاقد
    Bu sefer şehri terk etmek niyetinde değilim. Open Subtitles أنا لا أنوي مغادرة المدينة هذه المرة
    Ve böyle içme niyetinde değilim. Open Subtitles وكلا، لا أنوي مواصلة الشرب هكذا
    - Olay çıkarma niyetinde değilim. Open Subtitles لا أنوي القيام بمشهد
    Ve sizi uyarmalıyım, Sabırlı olma niyetinde değilim. Open Subtitles وأحذرك أنني لا أنوي التريث
    Saygısızlık etmek niyetinde değilim. Open Subtitles لا أقصد إبداء أي نوع من عدم الاحترام
    Küstahlık yapma niyetinde değilim ama gençsin. Open Subtitles لا أقصد أن أكون متعجرفة ولكنك شاب.
    Kimseye taşma atma niyetinde değilim ama Daniel. Open Subtitles جون كونالي - حاكم تكساس انا لا أقصد رمي الرجل بالحجارة، لكن دانيال، برايس دانيال
    Özel hayatınıza müdahale etme niyetinde değilim. Open Subtitles أنا لا أقصد التنقيبَ في حياتكِ الخاصة.
    Ben zorlamak niyetinde değilim. Open Subtitles لا أقصد الضغط عليكِ.
    Kitaba zarar vermek niyetinde değilim. Open Subtitles أنا لا أقصد أى أذى للكتاب
    Henüz hiçbiriyle evlenme niyetinde değilim. Open Subtitles لا أرغب بالزواج من أي شخص الآن
    Alacaklılarımla yüz yüze gelmeye kararlıyım ve kitaplarımdan başka kendime bir şey saklama niyetinde değilim ve elbette giyindiğim kıyafetler. Open Subtitles حسنا ، أنا مصمم على أن أوجه من يطالبني. و لا أرغب بالإحتفاظ بشيء سوى حساباتي -و الملابس التي عليّ .
    Seni ikinci kez kaybetme niyetinde değilim. Open Subtitles ولا أنوي خسارتك مجدداً
    Bayan Bristow açık olalım, ...babanıza bir tek iyilik dahi yapmak niyetinde değilim. Open Subtitles آنسه ( بريستو ) ، لنكن واضحين أنا ليس لدي أي نية في عمل أي خدمة لوالدكِ اطلاقاَ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more