O düğüne gidersen, bundan hiç iyi bir şey çıkmaz. | Open Subtitles | وإذا ذهبت لذلك الزفاف لا شيء جيد سيأتي من ذلك |
Her neyse silahlan ve O düğüne sakın gitme. | Open Subtitles | على أي حال، إستمري في موقفكِ و لا تجرؤين على الذهاب لذلك الزفاف |
O düğüne gidecektin. | Open Subtitles | أنت ذاهبة لذلك الزفاف |
Ayrıca, O düğüne sakın gitme çünkü kulağa epey salakça geliyor. | Open Subtitles | ،بدلة رسمية، وكذلك ألا تذهب إلى ذلك الزفاف لانه يبدو غبياً |
Şimdi O düğüne gideceğim ve söyleyeceğin hiçbir şey beni durduramaz. | Open Subtitles | الآن، سأذهب إلى ذلك الزفاف ولا شيء تقوله يمكن أن يوقّفني |
Bu şekilde O düğüne asla gidemeyiz. | Open Subtitles | لن نصل أبداً إلى ذلك الزفاف بهذه الطريقة |
- O düğüne gitmeyeceksin. | Open Subtitles | لن تذهبي لذلك الزفاف |
O düğüne kıçını getirirsen iyi olur. | Open Subtitles | من الأفضل لك أن تحضر مؤخرتك إلى ذلك الزفاف |
- O düğüne gitmemizi hiç istememişti. | Open Subtitles | لم يريدنا في أي مكان بالقرب من ذلك الزفاف |
Belki hâlâ O düğüne yetişebilirsin. - Düğün Liverpool'da. | Open Subtitles | - لَرُبَّمَا أنت يُمْكِنُ أَنْ ما زِلتَ تَجْعلُ ذلك الزفاف. |
O düğüne... | Open Subtitles | بشأن ذلك الزفاف... |