Bir yer bulup kazmalıyız. Ne kadar çabuk o kadar iyi. | Open Subtitles | يجب أن نجد مكانا لنحفره و كلما كان أبكر كان أفضل |
Yaşla pek ilgisi yok. Hatta, ne kadar gençse o kadar iyi oluyor. | Open Subtitles | الأمر ليس على هذا الحال في الواقع كلما كانت شابة كلما كان أفضل |
Bizi ne kadar sıkarsa o kadar iyi. Başına geleceklerden haberi yok. | Open Subtitles | كلما كانوا مملين اكثر كان أفضل إنها لا تعلم مع من تلعب |
Ne kadar çabuk olursa, o kadar iyi olur deyim yerindeyse. | Open Subtitles | حسنا كلما أسرعنا كلما كان ذلك أفضل وهذه عبارة مبتكره منى |
Ne kadar erken olursa o kadar iyi. 15 dakika. | Open Subtitles | الآن؟ كلما ابكرنا كان افضل, لنقل بعد 15 دقيقة, حسنا |
Gerçekten o kadar iyi misin yoksa tesadüfen mi yanındaydı? | Open Subtitles | هل انت حقا جيدة لهذه الدرجة او انها تعود لك |
Kazayı akşam haberlerinden ne kadar uzak tutarsak, o kadar iyi. | Open Subtitles | كلما أسرعنا في الإنتهاء من القضية خارج الاخبار كلما كان أفضل. |
Bu heriften ne kadar erken kurtulursak o kadar iyi. | Open Subtitles | كلّما كان خلاصنا من هذا الرجل أقرب، كلّما كان أفضل |
-Her neyse. Ortağından ne kadar çabuk uzaklaşırsam o kadar iyi. | Open Subtitles | لا يهم، كلما أسرعتُ في الإبتعاد عن شريككِ كلّما كان أفضل. |
Güzel, buraya ne kadar çabuk gelirseniz o kadar iyi. | Open Subtitles | جيّد، كلّما أسرعتما في الوصول إلى هُنا كلّما كان أفضل. |
Buraları ne kadar erken terk ederseniz o kadar iyi. | Open Subtitles | كلما عجلتِ في رحيلك عن هذا الحي، كلما كان أفضل |
Ondan kurtulmalıyız. Ne kadar çabuk olursa o kadar iyi. | Open Subtitles | يجب أن نتخلص منه كلما كان أسعر, كلما كان أفضل |
Babamı ne kadar çabuk hapse atarsak o kadar iyi. | Open Subtitles | كلما أسرعنا في تدبير القبض على أبي ، كان أفضل |
Üçüncü aşama ortaya yüzlerce fikir atmak-- ne kadar çok ve şaşırtıcıysa o kadar iyi. | TED | الخطوة الثالثة هي اقتراح مئات الأفكار، كلما كثرت كان أفضل، وكلما كانت أكثر غرابة كان أفضل. |
Ne yaptığınızı ne kadar az insan bilirse o kadar iyi olur. | Open Subtitles | كلما قل عدد الناس الذين يعرفون ماذا تفعل, كلما كان ذلك أفضل. |
Luisa'yı ne kadar çabuk imha edersek o kadar iyi. | Open Subtitles | كلما اسرعنا في تفجير الويزا كلما كان افضل |
o kadar iyi ise neden sen onunla evlenmiyorsun? | Open Subtitles | اذا كانت جيدة لهذه الدرجة لماذا لاتتزوجها أنت؟ |
Yaşananları ne kadar çabuk atlatırsak, o kadar iyi olur. | Open Subtitles | كلما وضعنا كل ذلك خلف ظهورنا جميعًا سيكون أفضل للجميع |
Kadın iç çamaşırlarıyla o kadar iyi değil. | Open Subtitles | وليس بتلك البراعة مع ألبسة السيدات الداخلية |
Ne kadar çok yaslayabilirseniz bşr bakıma o kadar iyi. | TED | وكلما تمكنت من الاتكاء بشكل اكثر, كلما كان ذلك افضل |
Birbirimizi o kadar iyi tanıyoruz ki hazır mı uygun mu olduğunu belirtiyorum ve kablonun üstünde işe koyuluyoruz. | Open Subtitles | نعرف بعضنا الآخر حق المعرفة فنجعل كل شيء جاهزاً وفي وضع ملائم، أعطيه الضوء الأخضر وأكون على الخط. |
o kadar iyi değildi ama seni çantada keklik olarak görmemem gerektiğini fark ettirdi. | Open Subtitles | لم يكن جيّداً لتلك الدرجة لكن جعلني أدرك أنّني لا يجب أن أعتبرك أحد الأمور المُسلّمة بها. |
Hayır, hatta ne kadar çabuk ona ulaşırsak o kadar iyi çünkü son baktığımda çocuk kaçırmak hala yasal değildi. | Open Subtitles | لا، في الحقيقة، كلَّما تسرَّع نَصِلُ إليه، المراهن لأن آخر مَرّة دقّقتُ، الإختِطاف ما زالَ غير شرعيُ. |
o kadar iyi değil-- savaşın sonuna doğru 1945'de yapıldı. | Open Subtitles | ليس بتلك الجودة صنع سنة 1945 ابان نهاية الحرب |
Bunu ne kadar çabuk kabullenirsen, o kadar iyi olur. O daha 4 yaşında. | Open Subtitles | كلّ ما أقوله أن ابنتنا لديها مشكلة في الوزن، وكلّما اعترفنا بذلك في القريب العاجل، |
Güzel! Taşınman en iyisi. Ne kadar erken o kadar iyi, değilmi? | Open Subtitles | عظيم من الافضل ان تخرجى كلما يكون اسرع يكون افضل اليس كذلك ؟ |
Bakın taa nerde. o kadar iyi nişancı olmadığımı biliyorsunuz. | Open Subtitles | إنظر أين هو , لا أستطيع التصويب من هذة المسافة , انت تعلم ذلك |