"o listeyi" - Translation from Turkish to Arabic

    • تلك القائمة
        
    • قائمة العشيقات
        
    • تلك اللائحة
        
    • هذه القائمة
        
    Nedense Luck Boy'un o listeyi yaptığını sanmıyorum. Open Subtitles بطريقة ما، أنا لا أعتقد ولد محظوظ يجعل تلك القائمة.
    Oh, Prue, lütfen bana o listeyi yaptığını söyleme. Open Subtitles برو، لا تقولي بأنكِ مازلتِ تستعملين تلك القائمة ثانيةً
    Gerçekten Bay Shue, o listeyi kim yapmışsa, itiraf etmeyecek. Open Subtitles جديا يا سيد شو , أيا كان من صنع تلك القائمة لن يتقدم باعترافه
    Evine gidip, kadınların isimlerinin yazdığı o listeyi bulmanız gerekiyor. Open Subtitles عليكِ الدخول إلى المنزل، وعليك إيجاد قائمة العشيقات.
    o listeyi bastırabilirseniz başınızdan giderim. Open Subtitles حسنا، إذا أمكنك طبع تلك اللائحة فسأذهب عن طريقك
    Ed, Tower'a o listeyi verdikten 5 dakika sonra askerler hepsini tutuklar. Open Subtitles إيد، بعد خمسة دقائق من تسليمي هذه القائمة إلي تاور سيقبض الجيش علي هؤلاء الأصدقاء
    İkiniz de buradaki riski biliyoruz. o listeyi kaybetmeyi göze alamayız. Open Subtitles كِلانا يعلم ما على المحك هنا، لا طاقة لنا بضياع تلك القائمة
    Neyin söz konusu olduğunu biliyorsunuz. o listeyi kaybetmeyi göze alamayız. Open Subtitles كِلانا يعلم ما على المحك هنا، لا طاقة لنا بضياع تلك القائمة
    o listeyi hiçbir şekilde için verme. Open Subtitles ليتمكن ديفيد من الحصول على أمر الاعتقال لا تسلمه تلك القائمة مهما يكن
    Tamam pankek, o listeyi bir hafta önce yaptın. Open Subtitles اوكي قطعة الحلوة انت صنعت تلك القائمة قبل اسبوع
    Çünkü hepimiz biliyoruz ki o listeyi Southern Living dergisinden kopyaladın. Open Subtitles مع مسرحية الشهيد اننا جميعا نعلم نسخت تلك القائمة من المعيشة الجنوبية
    Bak demedi deme, o listeyi yaparsan kasaba senin aleyhinde olacaktır. Open Subtitles أصغِ ، ما أريد قوله هو ، لو أنّك قمتَ بكتابة تلك القائمة فالبلدة ستنقلب ضدّك
    o listeyi hiç vermemeliydim. Open Subtitles لم يكن ينبغي لي أبدا أن أعطيهم تلك القائمة
    o listeyi aldığımızda bu iki milyon yanında hiç kalacak. Open Subtitles هذا المليونان لا يُقارنان بما هو قادم عندما نحصل على تلك القائمة.
    Bu arada, o listeyi de görmemiz gerekiyor. Open Subtitles في الوقت الحالي ، سنحتاج إلى رؤية تلك القائمة
    o listeyi yaptığı için hâlâ kızgın mısın? Open Subtitles هل مازلتي غاضبة لأنه كتب تلك القائمة ؟
    Aslında o listeyi bitirebilecek kadar uzun yaşayamacaksın gibi. Open Subtitles ... الأمـر ليس و كأنك ستعيش مدة طويلة كافية حتى تنهي تلك القائمة بالفعل على أي حال
    Seni tekrar aradığımda, bana o listeyi vereceksin. Open Subtitles وعندما أتصل ثانية فستعطيني تلك القائمة
    o listeyi adımızı yazdırmak çocuk oyuncağı. Open Subtitles لا يُعدّ شيئاً دخول تلك القائمة
    Evine gidip, kadınların isimlerinin yazdığı o listeyi bulmanız gerekiyor. Open Subtitles عليكِ الدخول إلى المنزل، وعليك إيجاد قائمة العشيقات.
    Ne kadarını hatırlar bilmem ne kadarını takar bilmem ama şimdi büyüdü ve o listeyi yazmış. Open Subtitles لا أعرف كم تذكر من ذلك و كم تحمل من الأعباء لكنها كبرت و هي تكتب تلك اللائحة
    Benimle çalış, o listeyi Noel Baba'ya gönderebilirim. Open Subtitles اعمل معى ,وانا يمكننى تسليم هذه القائمة لسانتا بنفسه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more