"odalarından" - Translation from Turkish to Arabic

    • غرف
        
    • غرفهم
        
    • حجرات
        
    • غرفتهما
        
    Sonra bir gün, kasabaya bir adam geldi anne babaların odalarından çalınmış kutular ve kutularda gizli belgelerle. TED وحدث في يوم ما ، أن جاء رجل الى المدينة .. حاملا صناديق عديدة من المستندات السرية .. المسروقة من غرف الآباء.
    Bu yatak odalarından, salonlardan, garajlardan, ucuz web kameraları ile, yarınların müthiş dansları çıkıyor. TED وهذه من غرف النوم والمعيشة والمرائب ، مع كاميرات انترنت رخيصة ، يكمن راقصوا الغد العالميين
    Soyunma odalarından uzanan koridor etrafındaki parmaklıklarla gaz odalarına kadar devam ediyordu. Open Subtitles ممر مُوّصل يقود إلى إلى ثكنات نزع ملابس خلال سياجين عاليين إلى غرف الغاز
    Eğer bu beyleri odalarından çıkarmamı istersen bunu yaparım. Open Subtitles لو تريدي مني أن أُخرِج هؤلاء السادة من غرفهم,سأفعل
    Gaz odalarından altın dişlere kadar bebek künyelerinden vaftiz madalyonlarına kadar. Open Subtitles أسنان الذهب من حجرات الغاز أصبحت أساور للأطفال و ميداليات معموديه
    Ayrıca odaya kartla da giriş yapılmamış. Yani elimizde gecenin bir yarısı odalarından kaçırılmış iki insan var. Open Subtitles حسنٌ، لدينا شخصان اللذان خطفا مِن غرفتهما بمنتصف الليل
    İçerde öncelikle, kızları odalarından çıkartmanın yollarını buldum. Open Subtitles في أحد الأيام بالداخل, وجدت طريقة لكي أدخل بها الي غرف البنات.
    Ben yatak odalarından birinde kalırım, böylece gerisi sana kalır. Open Subtitles لذا ، سأسكن في احد غرف النوم و سأتركُ بقية المنزل لكِ
    İzolasyon odalarından birine geri çekiliyor gibiler. Open Subtitles يبدوا كأنهم يتراجعون للخلف في واحدة من غرف العزل
    Yalnız kalmak istedim, o yüzden yukarıdaki yatak odalarından birine oturmaya gittim. Open Subtitles اردت ان اكون لوحدي، لذا ذهبت وجلست في احدى غرف النوم في الطابق العلوي
    Müşteri odalarından herhangi birini kullanabilirsiniz. Open Subtitles بإمكانك استخدام غرفة من غرف العُملاء هذه إن أحببت.
    Belki de aramamızı sadece yatak odalarından öteye taşımalıyız. Evet. Open Subtitles ربما يجب أن نوسع نطاق بحثنا ليشمل أكثر من غرف النوم
    Ayrıca sinir bozucu biçimde büyük malikânemin odalarından bir tanesinin duvarlarını boya yerine vizon kürkle kapladım. Open Subtitles أيضا، في إحدى غرف قصري شديد الضخامة، بدل الطلاء، غطّيت الجدران بالفرو.
    Rahiplerden biri kaçmaya karar verip, belgeye göre evden, evin, üst odalarından birinin anahtarı, iki tahta kiriş büyük ihtimalle çatıyı ayakta tutan, altı kuş ve bir masa. Open Subtitles واحد من الكهنة قرر ألهروب و هو سرق من المنزل، وفقا للطامور، مفتاح لإحدى غرف الطابق العلوي، اثنين من عوارض خشبية
    Tavan yüzünden yatak odalarından birine davetsiz şekilde girmeyesiniz diye uzak durmak en iyisi. Open Subtitles الافضل تجنبها لعلك تحصل على دخول غير متوقع إلى أحد غرف النوم سيدى عن طريق السقف
    Yalnızlık düşkünlerinin küçük odalarından pizza ısmarlayarak birbirlerine ateş püskürdükleri bir dönem. Open Subtitles حيث ان هولاء المجموعه من المنعزلون يجلسون في غرفهم الصغير ياكلون البيتزا ويشعلون النار ببعضهم البعض في كل وقت
    15 Ağustos 1948'de. Altı hasta odalarından kaçtı ve Open Subtitles في 15 أغسطس 1948 ستة مرضى هربوا من غرفهم
    Hem odalarından da sırları elde edilebilir. Open Subtitles و غرفهم من الممكن أن تُسفر عن أسرارهم الخاصة
    Kendimi beş para etmez dizilerdeki gibi, FBI'ın sorgu odalarından birinde bulacaktım. Open Subtitles قد يكون ضيفاً دائماً في حجرات تحقيق المباحث الفيدرالية
    Bayan Logan'ın arşiv odalarından birinde bulunduğunu biliyorsun? Open Subtitles هل أنت على علم بما وجدته السيدة لوجان فى واحدة من حجرات الأرشيف لدينا ؟ كلا ...
    Bir çift, bilgisayarlarını kafede unutmuşlar, ama odalarından çalınmış gibi zabıt tutturmuşlar. Open Subtitles إتّضح أنّ زوجين تركا حاسوبهم في مقهى، ولكن أفيد أنّه سرق من غرفتهما.
    Bugün ben Delilah'layken, kızlar odalarından kaçıp, arabamı çalmışlar, çarpmışlar, bir polis memuruna rüşvet önermişler ve neredeyse tutuklanıyorlarmış. Open Subtitles حينما كنت مع "ديليلا" اليوم خرجن البنات خلسةً من غرفتهما وسرقا سيارتي , وصدما بها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more