"odasından bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • من غرفة
        
    • من غرفته
        
    Maktul öldürülmeden önce otel odasından bir telefon görüşmesi yapmış. Open Subtitles قبل الجريمة، ضحيتنا قام بإجراء مكالمة خارجية من غرفة الفندق.
    Boş bulmayı umarak eve girdim ve annemlerin yatak odasından bir ses duydum. Open Subtitles ودخلت المنزل متوقعًا ألا أجد أحد به وسمعت صوت قادم من غرفة والديّ
    Yemek odasından bir şey alma. Mutfağa git. Open Subtitles لا تأخذ شيئا من غرفة الطعام أذهب الى المطبخ
    Sallayın ve rahatlayın. Tiyatro odasından bir şey alacağım. Open Subtitles و أنا سأحضر شيئاً أحتاجه من غرفة الدراما
    Delil olarak odasından bir şeyler çaldım. Evet, iyi bir neden ile. Open Subtitles أنا أسرق الأشياء من غرفته كأدلة
    İşte bu yüzden delil odasından bir şey almanıza izin vermemelerini söylüyorum. Open Subtitles أنت متأكد لهذا أخبرهم أن لا يدعوا احد منكم يخرج بأشياء من غرفة المقتنيات
    Delil odasından bir şey almama izin vermezler. Open Subtitles الان لا يدعوننى اخذ اي شيئ من غرفة الادلة
    Majesteleri için de hazine odasından bir kese altın vermeliyiz. Open Subtitles وعلينا أن نعثر على صرة من الذهب من غرفة الكنز لسموه.
    Bekleme odasından bir kutu mentollü şeker yürüttüm. Open Subtitles أخذت علبة من الأقراص الحلوة من غرفة الانتظار خاصتها
    Çamaşır odasından bir ses geldi. Open Subtitles لقد كان هناك ضوضاء تأتي من غرفة الغسيل
    Hâkim'in odasından bir fırının tentesine kuğu dalışı yapmışsın. Open Subtitles قفزت من غرفة قاض الى مظلة مخبز
    Ayrıca, oturma odasından bir şey almış. Open Subtitles ايضاً لقد أخذ شيئاً ما من غرفة المعيشة
    Dinlenme odasından bir şey ister misin? Open Subtitles أتودّ شيئاً من غرفة الإستراحة؟
    Kanıt odasından bir silah çıkardım. Open Subtitles لقد أزلت سلاحاً من غرفة الأدلة
    Ben,Personel odasından bir Küre çaldım. Open Subtitles لقد سرقتها من غرفة المعلمين
    Kali'nin odasından bir ses geldiğini duydum. Bebek telsizinden. Open Subtitles سمعت الأصوات قادمة من غرفة (كالي) كانت في جهاز الأطفال
    Kanıt odasından bir ateşli silah çıkarttım ve Dedektif Malcolm Graham'e verdim. Open Subtitles انتزعت سلاحاً نارياً من غرفة الأدلة (وأعطيته للمُحقق (مالكولم جراهام
    Ethan odasından bir şeyler almaya gitti. Open Subtitles ايثان " للتو ذهب ليحضر شيء من غرفته هل يمكننا الأنتظار لثانية ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more