"olabilecek bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • يشكل
        
    • قد يكون له
        
    • التي قد
        
    • ماكانت قد
        
    • التي يمكن أن
        
    "Diğerlerine yardım etme yolundaki amacını istismar ettim ve seni her doktorun kabusu olabilecek bir duruma soktum." Open Subtitles التعهد بمساعدة الآخرين و وضعتك في وضع.. يشكل كابوساً لكل طبيب
    "Diğerlerine yardım etme yolundaki amacını istismar ettim ve seni her doktorun kabusu olabilecek bir duruma soktum." Open Subtitles التعهد بمساعدة الآخرين و وضعتك في وضع.. يشكل كابوساً لكل طبيب
    "Diğerlerine yardım etme yolundaki amacını istismar ettim ve seni her doktorun kabusu olabilecek bir duruma soktum." Open Subtitles و وضعتكِ في وضع يشكل كابوساً لكل طبيب
    Babamın kaderini, annemin cinayetiyle alâkası olabilecek bir adamın ellerine mi bırakayım yani? Open Subtitles إذًايفترضبي أن .. أدع مصير والدي بين يدي رجل قد يكون له علاقة بمقتل أمي
    - Kötü haberse, buna sebep olabilecek bir çok sebep var, normalden daha ciddi şeyler. Open Subtitles الأخبار السيئة هي أن هناك العديد من الأسباب التي قد تسبب عدم الاستقرار و بعضها خطير
    Buraya getirilmiş olabilecek bir kadını arıyorum. Open Subtitles أردت أن أرى إذا ماكانت قد احضرت أمرأة الى هنا
    Ona yardımcı olabilecek bir kadın tanıyorum ben. Open Subtitles حسنا، أعتقد أنني حصلت على امرأة التي يمكن أن تساعده
    "Diğerlerine yardım etme yolundaki amacını istismar ettim ve seni her doktorun kabusu olabilecek bir duruma soktum." Open Subtitles و وضعتكِ في وضع يشكل كابوساً لكل طبيب
    "Diğerlerine yardım etme yolundaki amacını istismar ettim ve seni her doktorun kabusu olabilecek bir duruma soktum." Open Subtitles و وضعتكِ في وضع يشكل كابوساً لكل طبيب
    Diğerlerine yardım etme yolundaki amacını istismar ettim..." "Ve seni her "Doktorun Kabusu" olabilecek bir duruma soktum." Open Subtitles ووضعتك في موقف يشكل كابوساً لكلّ طبيب
    "Diğerlerine yardım etme yolundaki amacını istismar ettim ve seni her doktorun kabusu olabilecek bir duruma soktum." Open Subtitles و وضعتكِ في وضع يشكل كابوساً لكل طبيب
    "Diğerlerine yardım etme yolundaki amacını istismar ettim ve seni her doktorun kabusu olabilecek bir duruma soktum." Open Subtitles و وضعتكِ في وضع يشكل كابوساً لكل طبيب
    "Diğerlerine yardım etme yolundaki amacını istismar ettim ve seni her doktorun kabusu olabilecek bir duruma soktum." Open Subtitles و وضعتكِ في وضع يشكل كابوساً لكل طبيب
    Diğerlerine yardım etme yolundaki amacını istismar ettim..." "Ve seni her "Doktorun Kabusu" olabilecek bir duruma soktum." Open Subtitles ووضعتك في موقف يشكل كابوساً لكلّ طبيب
    Elimizde ona ait olabilecek bir diş var ama ağzında eksik diş yok. Görgü tanıkları orada olduğuna yemin ediyor ama başka bir yerde olduğuna dair şahidi var. Open Subtitles قد يكون له لكنه ليس ناقص ضرساً والشهود يقسمون انه كان هناك
    Şimdi bildiğine göre bana söylemek istediğin önemli olabilecek bir şey var mı? Open Subtitles حسناً، بما أنّكَ تعرف الآن، فهل هناك شيء تريد أن تخبرني به قد يكون له صلة وثيقة؟
    Cinayetiyle ilgisi olabilecek bir şey aklınıza geliyor mu? Hayır. Open Subtitles -أيّ سبب في أنّه قد يكون له علاقة بقتله؟
    Belki de, eski doktorlarından biri bize faydası olabilecek bir bakış açısı vardır. Open Subtitles ربما واحد من أطباءه السابقين سيكون لديه بعض البصيره التي قد تساعدنا
    Bu döküntüye sebep olabilecek bir düzine şey daha var. Open Subtitles هناك دزينةٌ من الأسباب الأخرى التي قد يشير إليها هذا الطفح
    Soruşturmanızla ilgili olabilecek bir şeyler buldum. Open Subtitles لقد وجدتُ بعض الأشياء التي قد ترتبط بقضيّتكِ.
    - Evet. Buraya getirilmiş olabilecek bir kadını arıyorum. Open Subtitles أردت أن أرى إذا ماكانت قد احضرت أمرأة الى هنا
    Elime tesadüfen faydalı olabilecek bir bilgi geçti. Open Subtitles لماذا؟ وجدت بعض المعلومات التي يمكن أن تساعدنا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more