Aile fotoğrafı çektirdik diye gerçekten aile olacağımızı mı sanıyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقدى انة بمجرد اخذنا صورة عائلية اننا سنصبح عائلة؟ |
Yaş ayrımcılığı, bir gün bizim de o ötekileştirdiğimiz yaşlı insan gibi olacağımızı inkar etmemize neden oluyor. | TED | التفرقة العمرية تتغذّى على الإنكار، وعدم الرغبة بالاعتراف بأننا سنصبح ذلك الشخص الكبير بالسن. |
İçimden bir ses dost olacağımızı söylüyor. | Open Subtitles | لدي انطباع غريب بأننا سنصبح أصدقاءأيهاالأمريكي. |
Kurtarma ekibini yollayın. 45 dakika kadar istasyonda olacağımızı söyleyin. | Open Subtitles | نحنُ بحالة تأهب للإنقاذ سنبقى على هذه المحطة 45 دقيقة |
Hepimiz üzerimize düşeni yaparsak, ben çok daha iyi bir alanda olacağımızı düşünüyorum. | TED | لو أننا جميعا قمنا بدورنا، سوف نكون في حال أفضل بكثير. |
O an kaderim olduğunu ve sonsuza dek birlikte olacağımızı anladım. | Open Subtitles | عرفت حينها،أنك أنت هي قدري و أننا سنكون معا إلى الأبد. |
Her gece beraber olacağımızı hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | أنا مَا إعتقدتُ نحن سَنَكُونُ سوية كُلَّ لَيلة. |
Yıllar önce yetimhanenin "dostluk eli" programına katıldığında böyle iyi arkadaş olacağımızı hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | قبل سنوات عندما أشتركت في برنامج رعاية الأيتام لم أتصور أبداً أننا سنصبح صديقين جيدين إلى ذلك الحد |
Araba tamircisi ya da hademe olacağımızı söyleselerdi kimseyi o denizaltıya binmeye ikna edemezlerdi sanırım. | Open Subtitles | لما استطاعوا خداع أحد بركوب الغوّاصة لو أخبرونا بأنّا سنصبح ميكانيكيّين وعمّال نظافة |
O zaman böyle büyük bir aile olacağımızı kim bilebilirdi. | Open Subtitles | من كان يتصور حينها بأنَّنا سنصبح عائلة واحدة |
Tamam mı? Hep beraber arkadaş olacağımızı sanıyordum ben. | Open Subtitles | اعتقدت أننا سنصبح أصدقاءًا هنا, أليس كذلك؟ |
Tekrar kardeş olacağımızı nasıI bilebilirdim ki? | Open Subtitles | كيف امكنني ان اعرف اننا سنصبح اخوين مجددا؟ |
Molly ünlü filan olacağımızı düşünmüştü. | Open Subtitles | مولي كانت تعتقد بأننا بعد نشرنا لهذه الفديوهات سنصبح مشهورين |
Birazcık burada olacağımızı düşünüyorum, öyleyse neden kendimize güzel atıştırmalıklar aramıyoruz. | Open Subtitles | أعتقد أننا سنبقى هنالبعضالوقت.. لذا سأذهب لأحضر لنا بعض الوجبات الخفيفة |
Evlat, annenle her zaman yanında olacağımızı göstermek için yapmış olduğum bu güzel resmi sana armağan etmek istiyorum. | Open Subtitles | بنيّ ، لأبيّن لك أننا دائماً سنبقى بجانبك أريدك أن تحصل على هذه الرسمة الجميلة التي رسمتها |
Beni öpüp sonsuza dek beraber olacağımızı söylemiştin. | Open Subtitles | و قبلتني و قلت لي بأننا سنبقى معا مدى الحياة |
Biri bizim Ağustosun 15'inde müsait olacağımızı sanıyor herhalde. | Open Subtitles | حسنا ، شخص ما يفترض اننا سوف نكون كلنا موجودون في الخامس عشر من اغسطس |
Çocuklar, bir dakikalığına zihnimizde geri adım atalım ve bir Winnebago'nun içinde olduğumuzu ve iyi olacağımızı fark edelim. | Open Subtitles | هل يمكننا أن نأخذ خطوة للخلف و ندرك اننا ببساطه في مقطورة و سوف نكون بخير |
Sana aileden biriymişsin gibi davranmaktan mutlu olacağımızı bilmeni isterim. | Open Subtitles | أؤكد لك أننا سنكون سعداء بالتعامل معك مثل فرد منا |
Ve, doğrusu, daha mutlu olacağımızı düşünüyorum. | Open Subtitles | ، وبأمانة، أنا فقط أَعتقدُ نحن سَنَكُونُ كُلّ الكثير أسعد. |
Burada olacağımızı ve buradan o kuleleri göreceğimizi nereden biliyorlardı? | Open Subtitles | كيف لهم أن يعلموا بأننا سنتواجد في هذه البقعة المُحددة في تلك اللحظة ؟ ـ لرؤية الأبراج ؟ ـ لم يفعلوا هذا |
Bizi kimin kaçırdığını ya da ne kadar süre burada olacağımızı, hatta nerede olduğumuzu bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | لا نعرف من خطفنا أو إلى متى سنكون هنا أو حتى مكان تواجدنا. |
Ortak olacağımızı söyleyince bana inandı. | Open Subtitles | كان مستعدا جدّا ليصدقني عندما قلت أنّنا سنكون شريكين. |
Birlikte olacağımızı sanıyordum. | Open Subtitles | ظننتُ أنّنا نقطُن هنا معاً. |
Bazen, beynin belirleyici olduğunu hissederiz, beyin bizim kim olacağımızı belirler. | TED | لذلك نشعر أحيانا أن المخ حاسم, أن المخ يحدد من سنكون في المستقبل. |
Ve süper yaratıcı olacağımızı düşünüyorum. | TED | وأظن أن ما سيحدث هو أننا يمكننا أن نصبح خارقي الإبداع |
Onu, 5 bin papel daha zengin olacağımızı düşünürken söylemiştim. | Open Subtitles | انا قلت هذا عندما ظننت اننا سنكون اغنى بخمس آلاف |
Duygularımız konusunda birbirimize dürüst olacağımızı sanıyordum. | Open Subtitles | كنت تختبرينني؟ - حسبت أننا سنتصارح بحقيقة مشاعرنا |