"olan takıntın" - Translation from Turkish to Arabic

• هوسك

Belli ki tedaviyi bulmak için olan takıntın bir zamanlar ailene karşı hissettiğin sadakat duygusunu bastırıyor.
جليّ أنّ هوسك لإيجاد الترياق أودى بأيّ وفاء أخويّ شعرت يومًا

Beni geri getiren şeyin o kadına olan takıntın olması ne kadar ironik.
كما تعلم، فإنه من المثير للسخرية أن هوسك الخاص مع هذه المرأة هو ما جلبني مرة أخرى

Ama bu davaya olan takıntın sana kişisel olarak büyük zarar veriyor.
لكن هوسك بهذه القضيّة كلفتك أن تأخذ الأمر شخصيًا.

Bütün bunlar senin o kahrolası kitaba olan takıntın yüzünden.
كل هذا حدث بسبب هوسك بذلك الكتاب الملعون

Barbarlara olan takıntın biraz bekliyecek, Serifan.
هوسك مع البربريين يجب أن ينتظر , سيرفان

Daha doğmamış bir bebeğe olan takıntın.
هوسك بهذا الطفل الذي لم يولد بعد.

Bütün bunlar o kahrolası kitaba olan takıntın yüzünden.
كل هذا حدث بسبب هوسك بذلك الكتاب اللعين

Ve Sarah Manning'e olan takıntın seni kör etti.
لكن هوسك بموضوع (سارا مانينج) قد أعمى بصيرتك

Evet, babanı bulmaya çalışmanı ve içine kapanmanı anlıyorum, ama bence bağlanma sırasında kırmızı şapkalı çocuğu görmenin sebebi buna olan takıntın.
أجل ، أنا أفهم أنك تحاولين العثور (على والدك وتحصلي على بعض الراحة (السلام لكني أعتقد بأن هوسك بهذا هو مايتسبب

Swagger'a olan takıntın sağduyunu köreltmiş.
هوسك بـ "سواغير" يشوش على حكمك

- Kanye'ye olan takıntın ne senin?
ما هو هوسك مع (كانيي)؟