| Öyleyse bunu, beni B planına geçmek zorunda bıraktığın için bir ceza olarak gör. | Open Subtitles | إذن اعتبر هذه عقوبتك لجعلي أتحوّل للخطّة البديلة. |
| Bunu da ek ödül olarak gör. | Open Subtitles | اعتبر هذه مكافأة |
| Bunu bir sermaye yatırımı olarak gör. | Open Subtitles | اعتبره رأسمال للتجارة. |
| Bunu, geçmişteki işlerinize olan değerli katkından dolayı bir saygı muamalesi olarak gör. | Open Subtitles | اعتبرها.. لفتة إحترام لمساهمتكَ القيّمة |
| Oylarda 25 puan alacaksın. Bunu kazanç olarak gör. | Open Subtitles | أنتي حصلتي على 25 نقطة في ألإستفتائات ,أعتبره فوزا |
| lütfen dinle,kulak ver bana arkadaşın olarak gör beni | Open Subtitles | أرجوك إسمعيني ، إسمعيني إختاريني كرفيق لرحلتك |
| Sen sadece iğneyi de bir vücut olarak gör. | Open Subtitles | وقد أصبح مدمن هيروين. لكن فقط اعتبري الإبرة.. |
| Bunu, kırık bir kalbin ne olduğunu bilen birinden bir tavsiye olarak gör. | Open Subtitles | اعتبريه من شخص يعرف شئ او شيئين وحول الدخول الى قلوبهم المحطمة والممزقة |
| Böyle düşünme, bunu bir macera olarak gör. | Open Subtitles | هيا , فقط اعتبريها مجرد مغامره |
| Bunu bir sıçrama tahtası olarak gör. | Open Subtitles | اعتبر الأمر خطوة للأمام |
| Bunu merhamet olarak gör. | Open Subtitles | اعتبر ما فعلته رحمة |
| Bunu, Danny Burton Üniversitesi'ne kabul konuşman olarak gör. | Open Subtitles | اعتبر هذا خطاب قبولك (لجامعة (داني بيرتون |
| Bir lütuf olarak gör. | Open Subtitles | اعتبره معروف مني |
| Bu ailenin uğruna savaşıp, inandığı şey işte Aaron. Bunu mirasın olarak gör. | Open Subtitles | هذا ما ناضلت عائلتك لأجله وآمنت به يا (أرون)، اعتبره إرثك. |
| Bunu bir karşılıklılık eylemi olarak gör. | Open Subtitles | اعتبره فعل تبادل |
| Bunu, geçmişteki işlerinize olan değerli katkından dolayı bir saygı muamalesi olarak gör. | Open Subtitles | اعتبرها.. لفتة إحترام لمساهمتكَ القيّمة |
| Bana her bakışında onu bir hatıra olarak gör. | Open Subtitles | اعتبرها رسالة تذكير |
| Yapabileceğim hiçbir şey yoktu. Bunu kaderin bir cilvesi olarak gör. | Open Subtitles | لم يكُن هُناك شيئاً للقيام به أعتبره تحولاً للمصير |
| Daha da karıştırma. Bunu bir tatil olarak gör. | Open Subtitles | لا تجعل هذا يؤثر فيك , أعتبره فترة راحة |
| lütfen dinle,kulak ver bana arkadaşın olarak gör beni | Open Subtitles | أرجوك إسمعيني ، إسمعيني إختاريني كرفيق لرحلتك |
| Bunu bir hayat dersi olarak gör, Lois. | Open Subtitles | اعتبري ذلك درس العمر, لويس. |
| Hadi ama. Bunu bir barış teklifi olarak gör. | Open Subtitles | هيّا، اعتبريه مبادرة للسلام. |
| Bunu bilimsel araştırmalarımızın bir parçası olarak gör. | Open Subtitles | اعتبريها جزء من عمليه مراقبة علمية |
| Bunu bir randevu olarak gör. | Open Subtitles | هل نذهب معاً إذن؟ أعتبريه موعد |