"olduğumu biliyordum" - Translation from Turkish to Arabic

• أعرف أنني
• علمت أنني
• أعلم أنني
• عرفت أني
• عَرفتُ بأنّني
• كنت اعرف انني
• علمت أني
• انا عرفت اني
• لقد كنت أعلم
• عرفت بأنّني كنت
• كنت أعلم أني
• كنت اعلم انه
• أعلم بأنّني

İçeride bir kadın olduğumu biliyordum, dışımda da kadın kıyafetleri vardı ama herkes beni, elbise giyen bir adam olarak görüyordu.
أعرف أنني داخلياً كنت امرأة، وأرتدي زي النساء في الخارج، إلا أن الناس يروني رجلاً يرتدي فستاناً.

Ben güçlü olduğumu biliyordum. Çünkü kavgada kanım akmıştı.
أنا أعرف أنني كان قاس، لأنني كنت انزف في المعركة.

Ve daha ilk paragraftan, ...bir dahinin ellerinde olduğumu biliyordum.
ومن أول فقرة فيه، علمت أنني بين يدين إنسان عبقري

Heyecanlandım çünkü bunu öğrenmek için genç bir yaşta olduğumu biliyordum.
كنت متحمسا لأني أعلم أنني كنت صغيرا لمعرفة أن الجميع سيموت

Ama haklı olduğumu biliyordum, bu yüzden son bir kez daha evine gittim.
و لكني عرفت أني محق و قد عدت إلى المنزل لمرة أخيرة

Doğru yolda olduğumu biliyordum ama böyle birşey olacağını düşünememiştim.
عَرفتُ بأنّني كُنْتُ على المسارِ الصحيحِ , لَكنِّي مَا إعتقدتُ على أيّ شئِ مثل هذا.

Ve uyandığımda bir kabusun ortasında olduğumu biliyordum.
وعندما استيقظت... كنت اعرف انني في منتصف كابوس.

Gemiye geri döndüğümde, farklı olduğumu biliyordum. Ama nasıl olduğunu bilmiyordum.
على متن السفينة، علمت أني مختلفة، إنما لم أعرف أوجه اختلافي.

Haklı olduğumu biliyordum. Doğru yere gittiğimizi biliyordum.
انا عرفت اني محق ، واعرف اننا متجهين بالاتجاه الصحيح

Metreslerine katlanabilirim. Onlardan daha iyi olduğumu biliyordum.
يمكنني التعامل مع العاهرات أعرف أنني أفضل منهم

Lana, bu evlilikte çok şeyin üstesinden gelmeyi öğrendim çünkü her şeye rağmen Henry'nin önceliği olduğumu biliyordum.
لانا لقد أستطعت التعامل مع العديد من الأمور أثناء هذا الزواج لكن هذا لأنني كنت خلالها أعرف أنني على رأس إهتمامات هنري

Bir pislik olduğumu biliyordum. Umarım beni bağışlamışsındır.
أعرف أنني كنتُ وغداً ليتني أكفِّر عمّا فعلتُ

Korkunçtu ama onun kollarındayken, güvende olduğumu biliyordum.
كان الأمر مخيفاً لكنني طالما كنت بين ذراعيه, علمت أنني بمأمن

Onun kollarında olduğum sürece, güvende olduğumu biliyordum
لكنني طالما كنت بين ذراعيه, علمت أنني بمأمن

Daha çok ölmek üzere olduğumu biliyordum, sanki bir şey beni öldürecekmiş gibi.
كنت أعلم أنني سأموت كأنّ شيئاً آتٍ ليقتلني

Kötü bir dansçı olduğumu biliyordum, ama dansımın tehlikeli olduğunu hiç düşünmemiştim.
حسنا ، أنا أعلم أنني كنت راقصا سيئا ولكنني لم أكن أتوقع أن رقصي كان خطرا

Pretty Lake girdiğim an ölü olduğumu biliyordum.
في اللحظة التي وطأت فيها أرض بحيرة الجمال عرفت أني سأموت

Sarhoştum, sarhoş olduğumu biliyordum ve buna rağmen sürdüm.
,لقد كنت ثملا, وانا كنت اعرف انني سكران

Korkunç olduğumu biliyordum ama bu kadarını tahmin etmemiştim.
علمت أني مرعب ، ولكن ليس لهذه الدرجة

Haklı olduğumu biliyordum.
انا عرفت اني كنت علي حق

Biraz kontrol delisi ve baskıcı olduğumu biliyordum ama bunun şirin olduğunu sanıyordum.
أنا في فوضي أه , لقد كنت أعلم دائماً بأنني متحكمة قليلاً ومتعجرفة قليلاً ولكني اعتقدت أن ذلك كان لطيفاً

Güvende olduğumu biliyordum.
عرفت بأنّني كنت آمن.

Taşaklarıma ne kadar vururlarsa vursunlar, haklı olduğumu biliyordum!
و لا يهم كم مرة ضربوا خصيتاي, لأني كنت أعلم أني محق

Onunla tanışmak zorunda olduğumu biliyordum.
كنت اعلم انه كان على التعرف عليها

Tam 9:58'de orada olduğumu biliyordum çünkü fişi saklamıştım.
أعلم بأنّني هُناك في هذا الوقت تحديداً لأنّني أحتفظتَ بالإيصال