"olduğunu düşünüyordum" - Translation from Turkish to Arabic

    • ظننت أن
        
    • ظننت بأن
        
    • ظننت ان
        
    • إعتقدت أن
        
    • اعتقدت أنك
        
    • اعتقد انه كان
        
    • أعتقدت أن
        
    • كنت أعتقد أن
        
    • كنت أفكر بأن
        
    • كنت أفكّر
        
    • كنت اعتقد ان
        
    • كنت أظن أنه
        
    • كنت أعتقد أنه
        
    • اعتقدت أن
        
    • اعتقد بأن
        
    Sen ve annenle birlikte olmaktan daha önemli şeyler olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles ظننت أن ثمة أشياء أكثر اهمية من وجودي بينك وبين أمك
    Karmanın hep saçmalık olduğunu düşünüyordum ama yanılmışım. Open Subtitles دائماً ما ظننت بأن عاقبة الأعمال هراء، لكن ليس بعد الآن
    Hippilerin trende olmasının yeterince kötü olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles ظننت ان الامر كان بالغ السوء مع الهيبز على القطار و الان جائنا ابائهم
    Olağanüstü bir iş olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles تعلم، لقد إعتقدت أن هذه كانت أروع وظيفة.
    Senin dünyada beni anlayan ve kollayan tek kişi olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles لقد اعتقدت أنك الرجل الوحيد الذى استوعبنى فى العالم
    Aslında sorunun yaş farkı olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles انا في الحقيقة اعتقد انه كان الفارق العُمري
    Fakat 5 yaşındaki ben işemeye giderken yolumu aydınlatmalarının ne kadar hoş olduğunu düşünüyordum. TED لكن بالنسبة لي أنا ذو الخمسة أعوام، كنت أعتقدت أن من اللطيف أنهم يضيئون الطريق لي لكي أتبول.
    Yakın zamana kadar hayatın güzel olduğunu düşünüyordum; şimdi ölmek istiyorum. Open Subtitles قبل مدة وجيزة كنت أعتقد أن الحياة جميلة, أما الآن فأرغب بالموت
    Ama annenle ve seninle olmaktan daha önemli şeyler olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles حينها ظننت أن ثمة أشياء أكثر اهمية من وجودي بينك وبين أمك
    İlk başta çok üzücü olduğunu düşünüyordum. Ama şimdi sevdim. Open Subtitles ظننت أن هذا مؤسفاً في باديء الأمر لكن الآن, أحببت هذا
    Başka bir ilişkisi olduğunu düşünüyordum ve bir gece onu takip ettim. Open Subtitles ظننت أن لديه علاقة مع أخرى لذلك تتبعته ذات ليلة
    Ben sanatçıyım, üzerinde anlaşılacak bir iş değil. Biliyor musun Peyton, aramızda özel bir bağ olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles أتعلمين بيتن لقد ظننت بأن لدينا شيئاً مميزاً
    Planın bir süreliğine ellerini bağlamak olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles ظننت بأن الخطة كانت بتركه يحوم حول نفسه لفترة
    Onların evliliğinin gerçekten kusursuz olduğunu düşünüyordum. Sanırım gerçek olamayacak kadar iyiydiler. Open Subtitles لقد ظننت ان لديهم زواج مثالى أتعرف ؟ انهم كانوا جيدين كفاية حتى انهم لم يخبروا بعضهم الحقيقة
    Aslına bakarsan takipçilerimin ya 13 yaşında bir oğlan çocuğu ya da gay olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles في الحقيقة إعتقدت أن كافة متابعيّ هم إما فتيان ذوو 13 سنة و إما مثليّون
    Senin, tahta geçtiğimde yanıma alabileceğim birisi olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles اعتقدت أنك رجلاً يمكنني اصطحابه معي عندما أستولي على العرش.
    Annem ölmüştü ve benim suçum olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles وقد توفيت والدتي وأنا اعتقد انه كان خطأي.
    Bunun iyi birşey olduğunu düşünüyordum. Seçenekler arasındaysa, öyle. Open Subtitles أعتقدت أن هذا شيئ جيد أنه كذلك، لو كان هناك أختيار
    Buradaki herkesin bilgisinin yeterli olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles كنت أعتقد أن الجميع هنا يحتاجون إلى البدء سريعا
    Ben de tam bunun en iyi seçenek olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles أنا نفسي كنت أفكر بأن تلك ستكون الحركة الأفضل
    Phoebe'nin sonunda doğru düzgün bir adam bulup da hatırlayamayacak olmasının çok kötü olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles كنت أفكّر بأنه لمن المؤسف أن تحصل فيبي، على رجل رائع ولا يمكنها تذكّره حتى
    Başlangıçta gölde sadece bir tane yetişkin olduğunu düşünüyordum ama bu yavruya bakılırsa bir yuva olabilir büyük ihtimalle bir ada gibi gözden uzak bir yerde. Open Subtitles كنت اعتقد ان الكبير بمفرده فى البحيره لكن رؤيه الصغير، تؤكد وجود عش فى مكان ما قريب من البحيره، ربما احدى الجزر
    Onun çok iyi biri olduğunu düşünüyordum nazik ve düşünceli. Open Subtitles كنت أظن أنه لطيف جداً... ورقيق ويراعي مشاعر الآخرين
    Aynı şey kitabımı yazdığımda oldu. Kitabı yazmaya başladım. İlk bölümü yazdım. Harika olduğunu düşünüyordum. Veriler ve rakamlarla doluydu. Anaerkil Maasai kabileleri ve onların sosyolojik kalıplarına dair üç sayfam vardı. TED نفس الشيء حدث حينما كنت أكتب كتابي. بدأت في الكتاب، كتبت الفصل الأول، كنت أعتقد أنه مذهل، كان مليئا بالبيانات و الأرقام كانت هناك ثلاث صفحات عن قبائل الماساي وعن أنماطهم الإجتماعية.
    Ufak bir çocukken bunun harika olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles اعتقدت أن هذا الهراء كان رائعاً كغلام صغير
    Kabarık saçlı ürkütücü bayan ortaya çıkana kadar Depo 13'ün sadece bir internet söylentisi olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles لقد كنت اعتقد بأن المستودع 13 مجرد شائعة شبكية حتى آتت ليّ السيدة المخيفة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more