Orda bundan kurtulacak ve beni geri gönderebilecek bir bölümün olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | قلت أن هناك ممراً يمكنه أن يخلصني من هذه الأشياء و يعيدني |
Orda bundan kurtulacak ve beni geri gönderebilecek bir bölümün olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | قلت أن هناك ممراً يمكنه أن يخلصني من هذه الأشياء و يعيدني |
Seni son gördüğümüz zaman birlikte olmamızın çok tehlikeli olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | آخر مرة رأيناك , قلت أنه من الخطر أن نكون معاً |
Birkaç gece önce, bunlar olmadan önce bunların yakında sona ereceğini bunu daha büyük bir planın parçası olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | في بضع ليالي مضت قبل أن تعم الفوضى قلت بأن كل هذا سينتهي قريباً وهذا كله جزء من خطه كبيره |
İnsanları kötü yemek deneyimlerinden korumanın, senin için hayat felsefesi olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | قلت أنك تحمي الناس من المطاعم السيئة انه ما جعلك تمضي قدماً |
Yaşadığın en iyi seksin, altı parmağı olan adamla yaptığın seks olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | أعتقدت أنكِ قلتِ أن أفضل علاقة اقمتِها كانت مع شابِِ له ست اصابع |
Ordu çiplerinin acil tıbbi bilgiler için olduğunu söylemiştin, değil mi? | Open Subtitles | لقد قلت ان هذا الزرع يستخدم فقط للبيانات الطبية الطارئة, صحيح؟ |
- Onun bir frekans jeneratörü olduğunu söylemiştin. Bagajı açtın. | Open Subtitles | أنتِ قلت أن هذا مولّد تردد لقد فتحت صندوق السيارة |
Tamamlanmamış bir iş olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | أنت قلت أن هناك بعض الأعمال غير المنتهية |
Bana felaketlerin efendisi olduğunu söylemiştin! | Open Subtitles | أعتقد أنك قلت أن هذا الشخص هو ملك الكوارث |
Bankta bulmuştum. Senin olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | لقد وجدته على نفس المقعد و قد قلت أنه لك |
Ayaklarının kanatlı olduğunu söylemiştin, bu yüzden adı kanat oyuncusuna çıktı. | Open Subtitles | قلت أنه يملك جناحين في قدميه ولهذا يسمونه بالمجنح |
O kadar şanslı değilim. Terapi cihazının korkularınla yüzleşmek için olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت بأن هذه الأداة هي من اجل مواجهة مخاوفنا |
Bugün benim varlığımla yeniden doğuyormuş gibi olduğunu söylemiştin... - Evet? | Open Subtitles | أبى،أتذكر عندما قلت أنك تشعر كانى أولد من جديد |
Anlıyorum ama her şeyin yolunda olduğunu söylemiştin. Öyleydi, şimdi değil. | Open Subtitles | أفهم ذلك، لكنك قلتِ أن كل شيء على ما يرام |
"Destek grubunuzun güvenli bir yer olduğunu söylemiştin, yas tutup iyileşme yeri. | Open Subtitles | لقد قلت ان مجموعة دمك ستكون مكان امن مكان للأسى وللشفاء .. |
Beni buraya getirmenin bir nedeni olduğunu söylemiştin, değil mi? | Open Subtitles | ولكنك قلت انك قمت باحضارى هنا لسبب ما, اليس كذلك؟ |
İyonlaşma seviyelerinin yüksek olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | قلت أنّ مستوى التأيّن في الماء فاق الحد. |
Hayatta olduğunu söylemiştin ama geri döndüğünden bahsetmemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت بأنه على قيد الحياة لكنكِ لم تقولي بأنه عاد |
Önceden küçük bir çocuk gibi uyumamın sevimli olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | قبلا قلت انه شيء لطيف ان انام مثل الاطفال |
Bu arada ölüm kalım meselesi olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | بالإضافة، أنكَ قلت أنها مسألة حياة أو موت |
Bu yüzden yardımını istiyorum. İyi olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | لهذا أحتاج إلى مساعدتك قلت بأنك كنت جيده |
Seni satın aldım çünkü satın alınamaz olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | أنا إشتريتك لأنك قلتِ أنه لايمكن أنْ أشتريكى |
Hediyelerden etkilenmeyecek tipte bir kız olduğunu söylemiştin ama kadınlar ufak hediyeleri severler. | Open Subtitles | أعرف أنّك قلت بأنها ليست من النوع المحب للهدايا لكنك تعرف أن النساء تقدر الهدايا قليلًا، |
- Banka işinde bana yardım edebilecek bir adamın olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | قلت أنّك تملك رجلا يمكنه مساعدتي .في تنفيذ عملية المصرف هذه |