Şimdi gözlerimin içine bak ve bunun berbat bir durum olmadığını söyle. | Open Subtitles | و الآن أنظر إلي في عيناي و أخبرني أن هذا غير صحيح! |
Lütfen bana yine morgdaki görevliyle olmadığını söyle. | Open Subtitles | رجاءاً أخبرني أنك لست مع مساعد المشرحة مرة أخرى. |
Sandığım gibi yılan olmadığını söyle. | Open Subtitles | أخبريني أنك لست الثعبان الذي اعتقدتك عليه |
Lütfen bana hata olmadığını söyle sevgilim. | Open Subtitles | رجاءً قل لي بأنه ليس خطأً ،عزيزي |
Alex, lütfen tüm bunları yapanan sen olmadığını söyle. | Open Subtitles | اخبرني يا اليكس ارجوك انك لا تفعل تلك الاشياء |
Lütfen,bana bunun Tony Robbins ile ilgisi olmadığını söyle. | Open Subtitles | قل لي أن هذا ليس له علاق بـ توني روبنز كاتب و متحدث أمريكي مختص بتطوير الذات |
Şimdiye kadar tattığın en lezzetli sakız olmadığını söyle. | Open Subtitles | أخبرني بأنها ليست ألذ علكه تذوقتها في حياتك |
Şunlara bir bak, bir şey olmadığını söyle. | Open Subtitles | أنظري إليهما، أخبرني أنه لا شيء بينهما. |
Şimdi, sakın bana bunun kaçık bir seri katilin işi olmadığını söyle. | Open Subtitles | منذ منتصف الليل، والآن، أخبرني أنه ليس عمل متسلسل لرجل مخبول |
Bunun sana eroin veren kartelin izini bulmakla ilgisi olmadığını söyle. | Open Subtitles | أخبرني أنّ هذا لا يتعلق بمطاردتك للمنظمة التي جعلتك مدمناً على الهيروين. |
Hiç plağım olmadığını söyle. Ona söyledin mi? Dişinde plak var. | Open Subtitles | أخبريه أنه ليس لدي أي جير هل أخبرته بذلك؟ |
- Yapabileceğim bir şey olmadığını söyle. | Open Subtitles | اخبريني ان ليس لي علاقه بالموضوع |
- Benden soruşturmamı istediler. - Bunun senin işin olmadığını söyle. | Open Subtitles | - لقد طلبوا مني التحقق من ذلك - اخبريهم بأن لا دخل لكِ بذلك |
Lakap dedim. Bana yalan olmadığını söyle. | Open Subtitles | لقد قلت اسم مستعار قل لي أنك لم تكن تكذب علي |
İçinde kara elmasların bulunduğu kutu olmadığını söyle. | Open Subtitles | الآن ، أخبرني أن هذا الصندوق . ليس صندوق الماس الأسود |
Bana sıçan olmadığını söyle bari. | Open Subtitles | أخبرني أن جزءاً منك ليس من حيوان الأبوسوم |
Bana, bana o gemide olmadığını söyle! | Open Subtitles | أخبرني . أخبرني أنك لست على تلك السفينة |
Lütfen ona aşık olmadığını söyle bana. | Open Subtitles | أرجوك أخبريني أنك لست مغرمة به |
Bana bu meseleyle hiç bir alakan olmadığını söyle. | Open Subtitles | أخبرني بأنه ليس لك يدًا في هذا |
O zaman gözlerimin içine bak ve bana karşı duyguların olmadığını söyle. | Open Subtitles | اذن انظري الي وأخبريني انك لا تكنين لي اية مشاعر |
George, lütfen onun ölmüş bir adam olmadığını söyle. | Open Subtitles | جورج، أرجوك قل لي أن هذا ليس رجلاً ميتاً |
Ama gözümün içine bak ve yine de doğru olmadığını söyle. | Open Subtitles | و لكن انظر في عيني و قول لي بأنها ليست الحقيقة على كل حال |
Bana bu şehirde herhangi bir canavar olmadığını söyle. | Open Subtitles | أخبرني أنه لا يوجد أي وحوش فعلاً. |
Lütfen bana bunun senin başına açtığım olaylar yüzünden olmadığını söyle. | Open Subtitles | أرجوك، أخبرني أنه ليس بسبب الدراما التي عرضتك لها. |
Sadece bana, bu çocuklardan birisinin katil olup olmadığını söyle yeter. | Open Subtitles | فقط أخبرني أنّ أحد هؤلاء الصغار قاتل |
Kadınlar için eşitlik yaratmanın kolay olmadığını söyle. | Open Subtitles | أخبريه أنه ليس من السهل خلق جودة للمرأة |
- Bana bunun olmadığını söyle. - Oldu. | Open Subtitles | اخبريني ان هذا الشيء لا يحدث انه كذلك |
- Bunun senin işin olmadığını söyle. | Open Subtitles | - اخبريهم بأن لا دخل لكِ بذلك |
Lakap dedim. Bana yalan olmadığını söyle. | Open Subtitles | لقد قلت اسم مستعار قل لي أنك لم تكن تكذب علي |
Gözlerime bak ve böyle olmadığını söyle. | Open Subtitles | إنظُر لي وأخبرني أنّك لا ترى الأمر. |