"olmak istemezsin" - Translation from Turkish to Arabic

    • لا تريد أن تكون
        
    • لا تريدين أن تكوني
        
    • لن ترغب لتكون
        
    • لا تريد البقاء
        
    • لا تريدين ان تكوني
        
    • قد لا تريدن
        
    • لاتريد ان تكون
        
    • لن ترغبي بأن تكوني
        
    • لن تريد أن تكون
        
    • لا تريدهم
        
    • لا أنصحك
        
    • لا تريد ان تكون
        
    • لا تريدين أن تصبحي
        
    • لا تريدين أن ينتهي
        
    • أنت لا تريد أن
        
    Bunun sorumlusu olmak istemezsin, değil mi? Open Subtitles لا تريد أن تكون مسؤولاً عن هذا, أليس كذلك؟
    İkincisi düştüğünde yakınında olmak istemezsin. Open Subtitles ثق بي، أنت لا تريد أن تكون قريباً من هنا عندما تضرب الموجة الثانية
    Benimle de olmak istemezsin. Seni temin ederim. Open Subtitles أنت لا تريد أن تكون في الجانب السيء لي أيضاً أنا يمكنني التاكيد على ذلك لك
    Kişisel tecrübelerime dayanarak söylüyorum bir erkeğin Tanrı'yla olan ilişkisinde Yoko durumunda olmak istemezsin. Open Subtitles و دعيني أخبركِ من تجربة شخصية, لا تريدين أن تكوني يوكو في علاقة رجل مع الرب. يوكو:
    Yersiz korkularını çocuğuna aşılayan bir anne olmak istemezsin. Open Subtitles لا تريدين أن تكوني تلك الأم التي تمرر مشاعرها اللاعقلانية إلى أبنائها.
    Güven bana, benim kötü tarafımda olmak istemezsin. Open Subtitles صدقني, أنت لا تريد أن تكون على جانبي السيء
    -Hayır, bu kızların işi. Bunun, bir parçası olmak istemezsin. Open Subtitles هذه أشياء خاصة بالفتيات، لا تريد أن تكون جزء من هذا
    ve o gün burada olmak istemezsin. Open Subtitles .وانت لا تريد أن تكون هنا عندما نفعل ذلك
    Benim gibi olmak istemezsin evlat. Hadi, kaybol buradan. Open Subtitles أنت لا تريد أن تكون مثلي ، أيها الولد اذهب ، ابتعد من هنا
    Gözlem odasından izleyebilirsin. Orada olmak istemezsin. Open Subtitles يمكنكَ المشاهدة من غرفة المراقبة لا تريد أن تكون هناكَ لأجل هذا
    ...ve seni o kadar derin, öylesine karanlık bir yere iter ki orada olmak istemezsin. Open Subtitles وستدفعك إلى مكان عميق جداً ومظلم جداً لا تريد أن تكون هناك
    Çünkü çocuklarını oradan çıkarttıklarında kan revan içinde olmak istemezsin değil mi? Open Subtitles لأنكِ لا تريدين أن تكوني بهذا المظهر الدموي عندما يخرجون أطفالكِ من هنالك , أليس كذلك .. ؟
    Patladığında yakınlarında bir yerde olmak istemezsin. Open Subtitles لا تريدين أن تكوني في أي مكان قريب عندما تنفجر
    Elinde fişi olmayan bir zenci olmak istemezsin. Open Subtitles لا تريدين أن تكوني رجل أسود بدون فاتورة شراء.
    Abuk sabuk konuşan olmak istemezsin. Open Subtitles لا تريدين أن تكوني الطرف الذي يظهر حاجته
    Evet, ama bu işin bir parçası olmak istemezsin. Open Subtitles -أجل، ولكن لن ترغب لتكون جزء من هذا
    Hava kararınca, bu korkunç mezarlıkta olmak istemezsin, değil mi? Open Subtitles لا تريد البقاء في هذه المقبرة المخيفة بعد الظلام، أليس كذلك؟
    Özet olarak dünyada iki tür insan var ve yanlış tür olmak istemezsin. Open Subtitles اساسيا هناك نوعين من الناس في هذا العالم و انتي لا تريدين ان تكوني مع النوع الخطأ
    Burada kalıp olanlara tanık olmak istemezsin. Open Subtitles قد لا تريدن البقاء هنا لرؤية هذا
    Afrika'ya kötü bir şeyler yapan ilk beyaz adam olmak istemezsin. Open Subtitles لاتريد ان تكون اول رجل ابيض يفعل شيء سيء لأفريقيا
    İstediğin gibi kaçabilirsin, ama benim hayatımın bir parçası olmak istemezsin. Open Subtitles يمكنك الهرب قدرما تشائين، ولكنك لن ترغبي بأن تكوني جزءاً من حياتي
    Baba inan bana, bunun bir parçası olmak istemezsin. Open Subtitles ثق بي يا أبي لن تريد أن تكون جزءاً من هذا
    Ama gittiği yerde... yanında olmak istemezsin. Open Subtitles لكنّ المكان الذي قصده لا أنصحك بلحاقه إليه
    Ürkünç Omuz Ovalayan Adam olmak istemezsin. Tıka basa yeme. Open Subtitles أنت لا تريد ان تكون رجل تدليلك الظهر المخيف
    Böyle birisi olmak istemezsin. Open Subtitles لا تريدين أن تصبحي هكذا.
    Bu seni hiç de iyi biri yapmıyor. Annem gibi olmak istemezsin. Open Subtitles إنه لن يفيدك بأي شيء وأنتِ لا تريدين أن ينتهي بك الأمر كأمي
    Ne de olsa, Kayıp Şehrin ebedi sakini olmak istemezsin, değil mi? Open Subtitles فعلى أى حال، أنت لا تريد أن تبقى فى المدينة المفقودة إلى الأبد، أليس كذلك ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more