"olması gerektiğine" - Translation from Turkish to Arabic

    • يجب أن يكون
        
    Bu yüzden, eğer evinizde bir robot bulunduracaksanız, bu robotun sizin kendi hayal gücünüzün bir yansıması olması gerektiğine inanıyoruz.. TED لذا نحن نعتقد بأنه إذا كنت تريد الحصول على روبوت في منزلك، هذا الروبوت يجب أن يكون تجسيدا لخيالك.
    Şimdi bir haminiz olması gerektiğine siz de inanıyorsanız, bu hamiyi nasıl belirleyeceğimiz hakkında konuşalım. TED الآن، إذا كنت معي وتوافق على أنه يجب أن يكون لديك راعٍ، دعنا نتحدث عن كيفية تحديد الراعي.
    Biz yerel finansmanın eğitim yatırımında belkemiği olması gerektiğine inanıyoruz ve bunu tartışıyoruz. TED نحن نؤمن ونجادل أن التمويل المحلي يجب أن يكون العمود الفقري للاستثمار في التعليم.
    Piglet senin evin olması gerektiğine... işte böyle karar verdi, Eeyore. Open Subtitles وهكذا حصل بيغلت على الفكرة هذا أنت أيور يجب أن يكون لديك بيتك الخاص
    Birçokları veliaht prensin birinci prens değil bizim prensin olması gerektiğine inanıyor. Open Subtitles الجميع يعتقدوا أن وليّ العهد لا يجب أن يكون الأمير الأول يعتقدون أنه يجب أن يكون أميرنا
    Şavaş meydanında dimdik duran bir şovalye, bir erkeğin toplum içinde nasıI olması gerektiğine dair bir örnektir. Open Subtitles الفارس يقف في المعركة وفي المجتمع كمثال لما يجب أن يكون عليه الرجل حماة الضعفاء
    Karpov'dan daha yüksekte olması gerektiğine ikna edilmiş. Open Subtitles وكونيرو كثير الحدبات يجب أن يكون في المرتبة فوق كاربوف.
    Çünkü demokrasinin sadece seçenekleri üst üste sıralamak olmadığına, ama konunun kamuoyunda sağlıklı ve düzgün bir şekilde tartışılmasının kesinlikle ve kesinlikle demokrasinin temel değerlerinden birisi olması gerektiğine inanıyoruz TED لأننا نعتقد أن الديمقراطية ليست مجرد تكديس للامتيازات فوق بعضها البعض وإنما يجب أن يكون الحوار الصحي والسليم مرة أخرى أحد القيم الأساسية لها
    Her zaman işin böyle olması gerektiğine inandım. Open Subtitles كنت اعتقد ان العمل يجب أن يكون هكذا
    Söyleceğim şu ki, yani daha baş karakterimin kim olması gerektiğine... Open Subtitles المهم هو أنه علّي أن أكتشف من يجب أن يكون بطل قصتي...
    Şahsen, yargısının Tanrı'yla onun arasında olması gerektiğine inanıyorum. Open Subtitles أنا شخصيا أعتقد أن حكمه يجب أن يكون بينه وبين الله .
    Kaliforniya 'da çok fazla zaman geçirdim ve havanın kesinlikle isteğe bağlı olması gerektiğine inanıyorum. TED لقد قضيت وقتا كثيرا في (كاليفورنيا)، وأأمن بشدة أن الطقس يجب أن يكون اختياريًا.
    Bakan Jamot, bu kişinin siz olması gerektiğine inanıyor. Open Subtitles الوزير (جاموت) يعتقد أن ذلك الشخص يجب أن يكون أنتِ
    Her şey olması gerektiğine varacak. Open Subtitles كل شيء سيكون كما يجب أن يكون
    Belki geri kafalıyım Kate ama oğlumun çocuğunun annesiyle olması gerektiğine inanıyorum. Open Subtitles ربما أنا موضةٌ قديمة, (كايت)، ولكني آؤمن بأن آبني يجب أن يكون مع والدة آبنته.
    Sayın Bakan, Louisiana Eyaleti bu kurultayın başkanlık dahil tüm seçim birimleri için olması gerektiğine inanıyor. Open Subtitles سيدتي الوزيرة (ولاية( لويزيانا.. تعتقد أن هذا المؤتمر يجب أن يكون مفتوح، لجميع أجزاء المناصب بما في ذلك الرئيس.
    - Igraine ile bunu konuşuyorduk ve tek çözüm yolunun bugünün, doğum günün olması gerektiğine karar verdik. Open Subtitles (إيغرين) و أنا تناقشنا في ذلك و وجدنا أنّ الحلّ الوحيّد... بأنّ اليوم يجب أن يكون عيّدُ ميلادك...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more