"omzundaki" - Translation from Turkish to Arabic

    • كتفك
        
    • كتفه
        
    • كتفها
        
    • كتف
        
    • كتفكَ
        
    • كتفيه
        
    • كتفيها
        
    • على كتفيك
        
    • بكتف
        
    Sonra uyandım ve sen omzundaki delikle bir kan birikintisinin içindeydin. Open Subtitles لأجدك منقوع في بركة من الدم مع فجوة عملاقة في كتفك.
    Ve sol omzundaki ... doğum izinde biraz durakladım. Open Subtitles .. و بعد توقفت قليلاً عند الوحمة التي على كتفك الايسر
    2.Doktor: Açıkçası, mesleki fikrime göre omzundaki geniş ısırık iziyle bir ilgisi olabilir. TED دكتور 2: حسنُ، برأيي المهني ربّما علامة العضّة الكبيرة على كتفه قد يكون لها دخلٌ بذلك.
    Ve bu çanta sapı Jenna'nın sol omzundaki çürük iziyle birebir aynı. Open Subtitles هذا المؤشر هو مباراة المحدد لكدمة على كتفها الأيسر.
    Kızınızın omzundaki el sanırım babasına ait? Open Subtitles واليد التي على كتف ابنتك إنها يد أبيهم على ما أعتقد
    omzundaki o kaplan dövmesinin altında bir şeytan olduğuna eminiz. Open Subtitles لقد راهنا ان وشم النمرعلى كتفك بأسفله وشم لشيطان
    omzundaki küçük havluyu beğendim. Matador gibi gözüküyorsun. Open Subtitles تعجبني هذه المنشفة فوق كتفك, تبدو كمصارع ثيران.
    omzundaki onca teçhizata rağmen geceyi çıkaramazsın. Tek başına olmaz. Open Subtitles حتّى مع العتاد الذي على كتفك فلن تنجو لليلة، ليس بمفردك.
    Melez olduğun zaman omzundaki hilal dövmesi yok olmadı. Open Subtitles العلامة التي على كتفك لم تختفِ حين غدوتِ هجينةً.
    Bir kişinin omzundaki işaretlere bakarak rütbesini okuyabilirsin. Open Subtitles بإمكان معرفه الرتب من خلال النجوم المعلقه على كتفه
    Bomba tam yanında patladı. omzundaki kamera hayatını kurtardı. Open Subtitles لقد مر العرض بجانبه تماماً الكاميرا الّـتي على كتفه انقذت حياته
    omzundaki bu yükle, kadın bile onu bundan vazgeçiremez. Open Subtitles مع الرقاقة في كتفه ليس حتى إذا دعته للخروج
    Onu tanıdı. omzundaki dövme onun aile sembolü. Open Subtitles تعرف عليها، اتضح أن الرمز الموشوم على كتفها عائلي
    Kızın omzundaki o izler... Ne onlar? Open Subtitles تلكَ العلامات على كتفها إلامَ تشير ؟
    Kızın omzundaki o izler... Ne onlar? Open Subtitles تلكَ العلامات على كتفها إلامَ تشير ؟
    Abby'nin omzundaki yara dokusunun içindeki işte bu. Open Subtitles هذا ما كان موجود في نسيج الندبة على كتف آبي
    Anlaşılan Vanessa'nın omzundaki çip az önce dijital hale geldi. Open Subtitles "يبدو أن الشريحة التي على كتف "فينيسا "تحتاج إلى "ديجتال رقمي
    omzundaki küçük şeytan bir adamı öldürmeni söyledi. Open Subtitles أخبركَ الشيطان الصغير على كتفكَ أنّ تقتل رجل
    Hayır, o midesinde. omzundaki gerginlik hapisten. Open Subtitles كلا, ذلك في معدته أما تأثير السجن فهو في كتفيه
    Söylediğine göre omzundaki izler papağan ya da sığırcık ısırığıymış. Open Subtitles يقول إن العضات التي على كتفيها إما أنها من ببغاء أو طائر "مينا"
    Ama bir tane su filtresi satıcısı, ...omzundaki silah kılıfında 45'likle ne yapar ki? Open Subtitles لكن ما هذا , بائع فلاتر مياه ؟ يصل عمرك الى 45 عاماً وتحمل حقيبة على كتفيك ؟
    Kurbanın omzundaki sıyrıklardan bazı pürüzlü tanecikler topladım. Open Subtitles قمت بإستخلاص بعض من أثار الحبيبات المتناثرة من... الخدوش بكتف الضحبة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more