Geçen gün ona sordum: ''Bu yıl doğungününde ne istersin?'' | TED | سألته قبل يومين: "أي هدية تريد لعيد ميلادك هذا العام؟" |
Apollo 13 komutanı Jim Lovell herkezden daha çok uzayda kaldı, neredeyse 24 gün, ve geçenlerde hiç korkup korkmadığını ona sordum. | Open Subtitles | قائد أبوللو 13 جيم لوفيل قضى في الفضاء مدة أطول ب 24 يوما من أي إنسان آخر و لقد سألته مؤخرا إن كان قد شعر بالخوف من قبل |
Calvin'i tanırım... ve seni ona sordum... ve senin kim olduğunu bilmiyor. | Open Subtitles | أنا أعرف كيلفن ولقد سألته بشأنك ولم يكن يعرفك |
Biliyorum çünkü bir zamanlar onunla yatan bir kızla yattım ve ona sordum. | Open Subtitles | وذلك لأنن نمت مع نفس الفتاة الذي نام مععا مرة, وثم سألتها فقالت |
ona sordum. Bir şey ısırmıştır dedi. | Open Subtitles | لقد سألتها و اخبرتنى انها تعتقد انها جرحت |
ona sordum. | Open Subtitles | سوف أسأله مباشرة |
Calvin'i tanırım... ve seni ona sordum... ve senin kim olduğunu bilmiyor. | Open Subtitles | أنا أعرف كيلفن ولقد سألته بشأنك ولم يكن يعرفك |
Beni bir programa sokabilir mi? diye ona sordum. | Open Subtitles | سألته إن كان يمكنه مساعدتي لدخول البرنامج |
Kesmeden önce, sizin için sorun olup olmayacağını ona sordum. | Open Subtitles | أنا , أنا سألته قبل أنا أفعل ذلك ليس لديه مانع |
Nasıl olduğunu ona sordum ama bana anlatamayacağını söyledi. | Open Subtitles | سألته عن هذا، لكنه قال أنه ليس بوسعه إخباري |
Geçenlerde rüyamda onu gördüm, bu yüzden ona sordum. | Open Subtitles | جائني في الحلم مؤخراً لذا سألته بخصوص هذا الأمر |
Fakat bana söylediğin gibi ona sordum, ...ve şimdi garip kereviz anıma garip meme anım eklendi. | Open Subtitles | لكنني سألته كم أخبرتيني؟ والأن لديّ هذه اللحظة |
ona sordum, panikledi, çok fazla detay olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لقد سألته,اهتاج غضبا وقال أن هناك الكثير من التفاصيل |
Ama ona sordum ve sadece onları çizemediğini söyledi. | Open Subtitles | سألته و قال لي بأنه لا يستطيع رسمهم فحسب |
Aynı soruyu ben de ona sordum. Ayrıntılara inmedi. | Open Subtitles | سألته نفس السؤال لكنه لم يبح بأية تفاصيل |
Ama ona sordum, "Neydi seni geri getiren ve ümide ve hayata yeni bir şans verdiren?" | TED | لكني سألته ، " ماذا كان السبب الذي جعلك تعود من جديد وتعطي الحياة والأمل فرصة آخرى ؟" |
- ona sordum. - Hayatı boyunca onda olduğunu söyledi. | Open Subtitles | -لقد سألته وقال أنها كانت معه طيلة حياته |
- ona sordum, erm acını azaltmak için ne yapabilirim diye. | Open Subtitles | سألتها لو كان هناك أي شئ يمكن أن احضرة لها، لتخفيف الامها |
ona sordum ve inkar etmeye çalıştı. Oldukça garip hareket ediyordu. | Open Subtitles | سألتها حول ذلك، وحاولت إنكاره فقد كانت تتصرف بغرابةٍ جداً |
Claire ile bağlantıya geçtim ve ona sordum o da senin yeni Bayan Wunch olmanın sorun olmayacağını söyledi. | Open Subtitles | لقد اتصلت بكلير و سألتها السؤال و قد قالت انه ليس هناك من مشكلة اذا وافقت ان تكوني السيدة وينج الثانية |
Bak, Lewis ile tartıştıklarını duyduktan sonra ona sordum. | Open Subtitles | أنظرِِي , بعد أن سمعتها تتجادل معه سألتها |
Bana ihtiyacı olduğunu söylemeliydi. ona sordum. | Open Subtitles | كان يجب أن يخبرني أنه بحاجة لي لقد سالته |