Sigara içenler onların orada olduğunu bile bilmiyordu, fakat dudak ve parmaklar arasında bu delikler kapanıyordu. | TED | لم يكن المدخن يعرف حتى أنهم كانوا هناك. ولكن بين الأصابع والشفاه، الفتحات مسدودة. |
Çevremde zamanımızdan olduğu açıkça belli olan eşyalar vardı ve onların orada olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | كانت هناك أشياء حولي والّتي من الواضح أنها من الحاضر وكنت أعرف أنهم كانوا هناك |
Çünkü Amerikan ordusu onların orada olduğunu bilmiyordu. | Open Subtitles | لان الجيش الأمريكي لم يكن يعرف بأنّهم كانوا هناك. |
Albay Wallace'a onların orada olacaklarını bilip bilmediğini sordum. | Open Subtitles | لو كان يعرف انهم هنالك .. قال لا لكنهم كانوا هناك |
onların orada olduğunu biliyordun! | Open Subtitles | عريزة القاتل تلك لقد كنت تعلم أنهم كانوا هناك |
Ama onların orada olduğunu sanmıyorum. Bir kağıt torbaya koyun ve bantlayıp kapatın, ve sonra onları dedektife verin. | Open Subtitles | لكن لا أعتقد أنهم كانوا هناك كلاّ |