Peter ve Edmund savaşa gittiler! - Onlara yardım etmeliyiz. | Open Subtitles | ـ بيتر و إدموند ذهبا للحرب ـ يجب أن نساعدهم |
Biz Onlara yardım ediyoruz onlarsa ağzımıza sıçmaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | نحن نساعدهم وهم يسيؤون معاملتنا ويستغلوننا |
Tang Lung adında bir adamın Onlara yardım ettiğini öğrendim. | Open Subtitles | لقد أكتشفت بأنه يتم مساعدتهم بواسطة رجل يدعى تانغ لونغ |
Onların yanında olsan bile Onlara yardım edemezsin. Hiç fark etmez yani. | Open Subtitles | أنت لا تستطيعين مساعدتهم إذا كنت هناك معهم ليس هناك أى فرق. |
Ve Nina Myers, dokunulmazlık verdiğiniz kadın, Onlara yardım ediyor. | Open Subtitles | ونينا مايرز ، التى حصلت على حصانتك ، تساعدهم الان |
Eğer Onlara yardım edersek para kazanmamız için bizi rahat bırakacaklar. | Open Subtitles | ما علينا سوى أن نساعدهم وسيتركونا وحدنا ، هيا نجني بعض المال |
Evlerine dönebilmeleri için Onlara yardım etmeliyiz, Michael. | Open Subtitles | نحن يجب أن نساعدهم ليصلوا إلى المنزل , مايكل |
Bizler insanların değil, Onlara yardım etmeden açlıktan ölenlerin fotoğraflarını çekiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نلتقط صور الناس... وهم يموتون جوع بدون ان نساعدهم... |
Onlar çok yoğun olduklarından bu işte Onlara yardım edeceğiz. | Open Subtitles | نعم , نحن نساعدهم فى هذه القضية لأن لديهــم الكثير من الجرائم مشغولــون بهـا |
Mesele iki ölü çocuk ve Onlara yardım etmemiz gerektiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | ولكن السبب اثنين من الاطفال القتلى، وأعتقد أننا يجب أن مساعدتهم. |
Ama o canavarın hançerini ancak Onlara yardım edersem ele geçirebilirim. | Open Subtitles | قد تكون مساعدتهم وسيلتي الوحيدة لأضع يدي على خنجر ذاك الوحش |
Çalışmamızdaki gençlerin yüzde 70'inden fazlası polislerin onlarla "arkadaş olmayı" denediğini veya soruşturma esnasında Onlara yardım eli uzattıklarını söyledi. | TED | أكثر من 70 بالمئة من المراهقين في بحثنا قالوا أن الشرطة حاولت التقرب منهم أو عرضوا الرغبة في مساعدتهم خلال الاستجواب. |
Onlara gizlilik, mahremiyet teklif etmek zorundasınız Onlara yardım ederken muhteşem olmalısınız ve sonra onlar gelecek ve birken bin olup gelecekler | TED | عليك أن تقدم لهم الثقة والخصوصية عليك أن تساعدهم بشكل مبهر، وعندها فقط سيأتون إليك. أفواج كثيرة ستأتي إليك. |
Bunu duymak çok üzücü ama dinlemek Onlara yardım etmiyor sorunlarını çözmüyor. | TED | هذا هو حقا امر محزن أن نسمع، وأنها لم تساعدهم بـ بنس واحد، لم تحل أي من مشاكلهم. |
Kalplerinin derinliklerinde her ne olursa olsun Onlara yardım edecek biri olacağını hissederler. | Open Subtitles | و فى الاعماق يشعرون بذلك ومهما حدث سيكون هناك شخص ما هناك لمساعدتهم |
I Onlara yardım etti. | Open Subtitles | لقد ساعدت لهم. |
Bu davada Onlara yardım edersen hakkındaki bütün suçlamaları düşürecekler. | Open Subtitles | وأنّهم سيسقطون كلّ التُهم المُوجهة ضدّك إذا ساعدتهم في حلّ هذه القضية. |
Hiç kimse Onlara yardım etmiyordu. Çünkü herkes kendi hayatlarına ve ailelerine odaklanmıştı.- | TED | لكن لم يساعدهم أحد،لأنهم كانوا منشغلين جداً بالإهتمام بأنفسهم، وبعائلاتهم |
Buraya Onlara yardım etmeye gelmemişiz. | Open Subtitles | إنّنا لسنا هنا لمُساعدة هؤلاء النّاس. |
Çoğunuzun kaçmak için Onlara yardım ettiğinin, hatta şimdi bile onları sakladığınızın farkındayız. | Open Subtitles | ونحن نعرف ان الكثير منكم ساعدوهم على الهرب كما ساعدوهم على الاختباء في هذه اللحظة |
Ayrıca birisinin başı derde girince Onlara yardım etmeni de söylemiştik. | Open Subtitles | قلنا أيضاً أنه عندما يكون شخص ما في مأزق، نقوم بمساعدتهم. |
Diğer insanların ıstırapları için derin endişelerim vardı ve Onlara yardım etmek, onları teselli etmek için güçlü bir tutku besliyordum. | TED | كنت أحمل همًا كبيرًا لمعاناة الآخرين ورغبة قوية في أن أساعدهم وأشعرهم بالارتياح. |
Şimdi de Onlara yardım etmeliyiz. Tekrar aşık olmalarına yardım etmeliyiz. | Open Subtitles | و علينا أن نساعدهما لفعل ذلك علينا أن نساعدهما ليغرما مرة أخرى |
Arıları korumak veya Onlara yardım etmek için ne yapabilirsiniz? Gelecekte sürdürülebilir şehirler hakkında ne düşünüyorsunuz? | TED | ماذا تستطيعون فعله للحفاظ على النحل ومساعدتهم أو لنفكر باستدامة المدن في المستقبل؟ |
Onlara yardım etmeliyiz. Haydi. Kıpırda. | Open Subtitles | هيا علينا مساعدة هؤلاء الرجال هيا تحركوا تحركوا |
Oraya inip Onlara yardım etmeliyiz. Bütün kancıklara ihtiyacım var! | Open Subtitles | يجب أن نصل لهناك ونساعدهم حبل مع حجرة أريد |