Kız kardeşim bana çok şey bıraktı. Ben de size onlardan birini bırakarak ayrılacağım. | TED | تركتني شقيقتي مع أشياء كثيرة جدًا، وسأترك كل واحد فيكم الآن مع شيء واحد منهم. |
Belki bizimkiler onlardan birini vurup yakalamıştır diye düşündüm. | Open Subtitles | فكرت ربما كان أحد رجالنا يرد على مطلق النار و أصاب واحد منهم |
O halde git onlardan birini bul ve beraber takılın. | Open Subtitles | إذاً, اذهب و جد واحداً منهم لكي تقضي الوقت معه |
Eğer başarırsak, onlardan birini seçmemiz gerekecek. | Open Subtitles | إن أردنا أن ننجح في الهروب فيجب أن نختار واحداً منهم |
Bilmiyorum. Aşk hakkında olabilir, onlardan birini seçmen gerekiyor olabilir. | Open Subtitles | قد يكون عن الحب وقد يكون أنك يفترض أن تختار واحدة منهن |
Onca insamızın ölümünden sonra nasıl onlardan birini savunabilirsin? | Open Subtitles | كيف يمكنك التستر على واحدة منهم بعد ما فعلوه بنا ؟ |
Bugün onlardan birini katlettim, yani yarın üstüme ölüm perileri gibi gelecekler. | Open Subtitles | لقد ذبحت واحدا منهم اليوم لذا غدا سيأتون الي مثل الشؤم |
onlardan birini seçecek olan şanslı bayanla tanışalım. | Open Subtitles | لنقابل الفتاة المحظوظة التي ستحظى بفرصه اختيار واحد منهم |
Etrafa yayılacaklar, ve biz de onlardan birini sakatlayacağız. | Open Subtitles | وسوف يتفرقون , ثم نقوم بإصابة واحد منهم. |
Biraz zamanımı aldı, ama onlardan birini birleştirmeyi başardım. | Open Subtitles | أستغرق بعض العمل، لكنّي كُنتُ قادر على تجميع واحد منهم |
Beşli dönünce onlardan birini hapishaneye... | Open Subtitles | عندما يعود الخمسة محاربين, سأرسل واحد منهم للسجن |
Sonra da onlardan birini öldürmek yerine, ikimiz de ölürüz. | Open Subtitles | ثم بدلا من قتل واحد منهم فقط، سنموت جميعًا. |
Eğer başarırsak, onlardan birini seçmemiz gerekecek. | Open Subtitles | إن أردنا أن ننجح في الهروب فيجب أن نختار واحداً منهم |
Sen hiç onlardan birini piknik masasından patates kızartması kapmak için saldırırken gördün mü? | Open Subtitles | ألم ترى واحداً منهم ينقض على طاولة لأخذ بطاطس مقلية؟ |
Bir dakika, bunlar Kum İnsanları. onlardan birini görebiliyorum. | Open Subtitles | انتظر لحظة , إنهم ناس الرمل أستطيع أن أرى واحداً منهم الآن |
- onlardan birini öldürmüş olabilir. - Belki de öldürmüştür. | Open Subtitles | . ربما قتل واحدة منهن - . ربما فعل ذلك - |
Son defa söylüyorum, hiçbir öğrencimle ilişkim yok ve seni terk edeceğim diye duyduğun bu mantıksız korku yüzünden, onlardan birini esir gibi kullanmaya hakkın yok. | Open Subtitles | أنا ليست لدي علاقة مع أي من طالباتي, وأنتي لستي بحاجة لتحويل واحدة منهن لتكون عبدة لديك لأنه لديك هذا الخوف من أن أترككي |
Ve onlardan birini geri alana kadar bu geceyi geceden saymayacağım. | Open Subtitles | و لن أسمي هذه ليلة حتى أحصل على واحدة منهم |
Size saldırmadan önce en azından onlardan birini görmüşsünüzdür. | Open Subtitles | بالتأكيد أنك رأيت واحدا منهم قبل أن تعرضوا لهجوم . |
Merhaba Chris, burada devam eden bir bahsimiz vardı. onlardan birini baştan çıkaracaksın, hatırlıyor musun? | Open Subtitles | مرحبا كريس لدينا رهان يجري حاليا لابد ان تحول احد منهم .. |
onlardan birini görürsen, bir demir kökünün güneydeki tarlamda olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | اوه ... . عندما نتحدث ثانية إلى أحد منهم أخبره أننى أمتلك جذوراً جديده فى حقلى الجنوبى |
Pekala, onlardan birini söyle sen de. | Open Subtitles | غني إحداهم إذاً |
Bir daha onlardan birini gördüğünüzde onun toplumumuzun önemli bir parçası olduğunu unutmayın. | TED | فستشاهد واحدًا منهم اعترف بهم كجزء حيوي من مجتمعك |
- Ha onlardan birini yemişiz ha bunu. | Open Subtitles | ربّما نأكل أحدهم أيضًا. |
onlardan birini çadıra atıp üzerinde tepinmek isterdim. | Open Subtitles | سأقوم بأخذها الي الخيمة سيكون ذلك جميل وسافعل ذلك معها |
Burada iki milyar Çinli var. onlardan birini ortağın olarak seç. | Open Subtitles | هنالك بليونا صيني هنا دع أحدهم يساعدك |