Viznik hakkındaki kitabınız için onu çok ama çok ilginç bulacağınızı düşünüyorum. | Open Subtitles | بكتابك عن فيزنك اعتقد انك ستهتم به كثيرا |
Oh, daha düşündüğünüzden daha baban seviyorum, hangi onu çok özleyeceğim anlamına gelir. | Open Subtitles | أنت تحبين والدك أكثر مما تعتقدين . و هذا يعني أنك ستشتاقي إليه كثيراً |
Uzun bir gün olacağını biliyorum ama buraya onu çok önemsediğimiz için geldik. | Open Subtitles | أعرف أنه سيكون يوم طويل لكن جميعنا هنا بسبب أننا نهتم بها كثيراً |
O kadar kolay değil. onu çok çekici buluyorum. Ondan hoşlanıyorum. | Open Subtitles | الأمر ليس بتلك السهولة أجده جذاباً جداً وأنا معجبة به كثيراً |
İnsanlar da bu yüzden onu çok seviyor ama iyilik onun siyaset hayatını mahvedecek. | Open Subtitles | نفس سبب حب الناس لها كثيرا وهو السبب الذي سيدمرها سياسيا |
Onun için zor bir süreç oldu ve eminim yanında bir dostu bulunması onu çok rahatlatmıştır. | Open Subtitles | وأعلم أنه كان وقتاً عصيباً جداً بالنسبة لها وأعلم أنه قد عنى لها كثيراً أن تحظى بصديق |
onu çok özlüyorum. | Open Subtitles | أشتاق إليه كثيرا. |
Çocuklarım onu çok özlüyorlar ama o sadece onların hayallerini kırıyor. | Open Subtitles | أتعلم.. أبنائي يشتاقون له كثيراً وكل ما يفعله هو التهرب أمامهم |
Beni çekinmeyin yaptı. Eğer aşık oldum ben, bilmiyorum ama ben onu çok seviyorum. | Open Subtitles | أنا لا اعرف ان كنت مغرمة لكننى معجبة به كثيرا |
Eğer onu çok yakından takip edersem, sandım ki... | Open Subtitles | ظننت أني إذا إعتنيت ..به كثيرا لن |
Zavallı Louis. onu çok özlüyorum. | Open Subtitles | المسكين ليوي أشتاق إليه كثيراً |
Biliyorum. onu çok özlüyorum. | Open Subtitles | أعلم ذلك لقد اشتقت إليه كثيراً |
Ve onu çok fazla düşünmediğim günler gelmeye başladı. | Open Subtitles | وبعدها أتى الوقت حيث لم أعد أفكّر بها كثيراً |
Adım Richard Collier, ve ünlü Amerikan aktrisleri ile ilgili kitabınızı henüz okudum ve gerçekten onu çok beğendim. | Open Subtitles | ولقد قرأت للتو كتابك عن الممثلات الأمريكيات الشهيرات ولقد استمتعت حقاً به كثيراً |
onu çok özlüyorum... | Open Subtitles | أشتقت لها كثيرا |
onu çok özlüyorum. onu çok özlüyorum. | Open Subtitles | إشتقت لها كثيراً، إشتقت لها كثيراً |
onu çok özlüyorum. | Open Subtitles | أشتاق إليه كثيرا. |
onu çok özledim. | Open Subtitles | إشتقت له كثيراً |
Benim erkek arkadaşım var Renee, adı Henry, onu çok seviyorum! | Open Subtitles | لدي رفيق يارينيه إنه هنري الذي أحبه حبا جما إذاً.. |
onu çok seviyordunuz galiba. | Open Subtitles | لا بد أنّك أحبّبتها حبّاً جمّاً. |
onu çok dinliyormuşum. Ne demekse artık bu? | Open Subtitles | لقد قالت انني استمع اليها كثيراً أي كان ما يعنيه ذلك |
Lütfen kızıma annesinin onu çok özlediğini söyleyin. | Open Subtitles | أرجوكأخبرها.. أن والدتها تشتاق إليها كثيراً. |
Erkek arkadaşının cinsel iştahı, onu çok yoruyordu. | Open Subtitles | شهيّة حبيبها الجنسية كانت منهِكة جداً |
- onu çok düşünüyorsun, değil mi? | Open Subtitles | انت تفكرين فيه كثيرا هذه الأحيان ؟ |
Ordu onu çok kötü etkiledi. | Open Subtitles | لقد أثّر الجيش عليه بشدة,لقد غير حياته تماماً |