"onu aradım" - Translation from Turkish to Arabic

    • اتصلت به
        
    • اتصلت بها
        
    • إتصلت بها
        
    • أتصلت بها
        
    • بحثت عنه
        
    • لذا قلتُ لها
        
    • لقد إتصلت به
        
    • دعوت له
        
    • أبحث عنها
        
    • اتّصلتُ به
        
    • واتصلتُ به
        
    • وأتصلت به
        
    • من إتصل
        
    • اتصلتُ به
        
    • اتصلتُ بها
        
    onu aradım ve dedim ki, “Dinle, bir yarış koştum ve kazandım ve TED لقد اتصلت به وقلت له: اسمعني، لقد ركضت في اول سباقاتي وفزت و..
    İlanı verenin bu işte yeni olduğunu düşündüm, faturalarımı ödemek için paraya ihtiyacım olduğundan, onu aradım ve buluştuk. Open Subtitles لذلك اعتقدت انه جديد فى هذا المجال وحيث انى كنت فى حاجة للمال لدفع الفواتير اتصلت به ودعوته ليأتى
    Gelmeden onu aradım. Tutuklandığınızı ondan öğrendim. Open Subtitles لقد اتصلت بها قبل أن آتي وبهذا اكتشفت أنه تم اعتقالكم
    onu aradım ama numarasını değiştirmiş. Open Subtitles ثم اتصلت بها فوجدت انها غيرت رقم التيليفون
    Çok isterim, fakat neden? Tabi ki derhal onu aradım. TED أود ذلك , ولكن لماذا؟ لذلك إتصلت بها علي الفور , بالطبع
    Bu sabah onu aradım ve geleceği görmekte ne kadar iyi olduğunu sordum. Open Subtitles لذا أتصلت بها هذا الصباح وسألتها عن قدرتها بالتنبؤ بالمستقبل
    Her tarafından çekiştiriyorlardı. Sonra bir anda ortadan kayboldu. Bütün gece onu aradım. Open Subtitles يجولونكافةالأنحاء،وهوقدأختفى، بحثت عنه بكلّ مكان.
    onu aradım ve çatı arasında bir yarasanın olduğunu söyledim. Open Subtitles أنا اتصلت به وأخبرَته كَانَ عِنْدي مضرب في غرفتي العلويةِ.
    Doktor Aaron'un o makalesini gördüm ve onu aradım. Open Subtitles لقد قرأت مقالا عن دكتور أهارون وقد اتصلت به
    Eve geldim Stella'nın yerinde olmadığını görünce onu aradım. Open Subtitles اتصلت به عندما وَصلتُ إلى البيت وستيلا لم تكن هناك.
    Evet, ama ben onu aradım. Iptal ediyor. O restoran çağırdı. Open Subtitles أجل لكننى اتصلت به ، هذا هو الالغاء انما هو اتصل بالمطعم
    Maçtan önce kafeye uğramam gerekiyor... yanlız kalmanı istemedim, ve onu aradım. Open Subtitles علي انا اذهب الى المقهى .. قبل المباراة ولم اردك ان تكوني وحدك لذا اتصلت به
    Sızmadan önce onu aradım mı bari? Open Subtitles هل اتصلت بها على الأقل قبل أن أفقد وعيي؟
    Evet, onu aradım, kocasının merkezde olduğunu söyledim. Open Subtitles نعم، اتصلت بها قلت لها أن زوجها في المركز
    Hayır, ben onu aradım. Çünkü neler olup bittiğini sen bana söylemeyince, kendim öğrenmeye karar verdim. Open Subtitles كلّا، أنا من اتصلت بها لأنك لم تخبرني بما يجري لذا قررت البحث بنفسي
    onu aradım ve "Marilyn, sorun ne?" diye sordum. Open Subtitles إتصلت بها و قلت: مارلين ماذا هنالك؟
    onu aradım ama telefonu açmadı. Open Subtitles أتصلت بها لكنها رفضت أن ترفع السمَاعة
    Dün bütün gün onu aradım; mesajlarıma da cevap vermiyor. Open Subtitles لقد بحثت عنه البارحة طوال اليوم وإنّه لا يرد على رسائلي
    onu aradım ve, "Neden batıya gelmiyorsun? Belki biraz manzara değişikliği bizi bir araya getirir." dedim. Open Subtitles لذا قلتُ لها : "سنتوجه غرباً، أيّ تغير في المنظر ربما قد يجمعنا معاً مُجدداً".
    Ben onu aradım bile, efendim. Her şeyi biliyor. Open Subtitles لقد إتصلت به بالفعل يا سيدى إنه يعرف كل شئ
    onu aradım. Open Subtitles دعوت له.
    2000 yıl bu dünyada dolaşıp onu aradım. Open Subtitles تجولت حول هذا العالم لألفين سنه أبحث عنها
    onu aradım ve sordum: "Hey, bana neden söylemedin?" TED لذلك اتّصلتُ به وسألته: "لماذا لم تُخبرني بذلك؟"
    O Zimmerman'ın numarasını buldu, ben de onu aradım. Open Subtitles لقد استخرج رقم هاتف (زيمرمان)، واتصلتُ به.
    Belki Michael yardım eder dedim... .. ve onu aradım. Open Subtitles ثم فكرت بأن مايكل يمكنه المساعدة وأتصلت به .وتقابلنا
    Ama onu aradım ve bizzat kendim anlaştım. Open Subtitles لكن أنا من إتصل بها وتفاوضت على العرض ليكون لي وحدي
    Bugün onu aradım ve bizi davet etti. Open Subtitles اتصلتُ به هذا اليوم. وقد دعانا إلى منزله.
    Park'ın telefonundan onu aradım... Open Subtitles اتصلتُ بها من هاتف بارك وون سانغ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more