Patronun aradı, hemen onu aramanı istiyor. | Open Subtitles | رئيسك في العمل اتصل ويريدك أن تتصل به حالا |
Bu beyefendi sabah uğradı, onu aramanı istiyor. | Open Subtitles | وهذا الرجل أتى الى هنا قبل فترة وجيزة يريد منك أن تتصل به |
Neyse, telesekreterime mesaj bırakmış. onu aramanı istiyor. | Open Subtitles | بأي حال، لقد تركت رسالة على آلتي، تريد منك أن تتصل بها |
Charlotte onu aramanı söyledi. Harika görünüyordu. | Open Subtitles | قال لك تشارلو تان تتصل بها تبدو رائعة جداً |
onu aramanı ve, onu almak için geldiğimizi söylemeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدكِ أن تتصلي به وتخبرينه أنكِ قادمة لأخذه |
onu aramanı söylememi istedi. | Open Subtitles | لقد طلب مني أن أطلب منك أن تتصلي به |
Hayır, onu aramanı ve CTU'ya getirmeni istiyorum. | Open Subtitles | لا، اريدكِ أن تتصلي بها وتجعليها تأتي إلى الوحدة |
onu aramanı istiyor. | Open Subtitles | يريد أن تتصل به فوراً |
Gideon, en kısa sürede onu aramanı istiyor. | Open Subtitles | . جيديون) يُريدك أن تتصل به حالما يُمكنك ذالك) |
Bu yüzden Buchanan, bombalar, bir NEST tesisine götürülmeye hazır olur olmaz, onu aramanı istiyor. | Open Subtitles | بيوكانان) يريدك أن تتصل به بمجرد أن تكون) القنابل جاهزة للنقل إلى منشأة فريق البحث النووى |
Binbaşı Shepherd, gelir gelmez onu aramanı istedi. | Open Subtitles | ليس لوقت طويل، يريدك الرائد (شيبرد) أن تتصل به بمجرد وصولك، وبدا غاضباً. |
onu aramanı istiyor. | Open Subtitles | إنه يريدك أن تتصل به |
- onu aramanı istiyor. | Open Subtitles | -يريدك أن تتصل به |
Ve annen gitmeden önce onu aramanı istiyor | Open Subtitles | وأمك تريدُك ان تتصل بها قبل ان تذهب |
Onu görmeni istemiyorum. onu aramanı da istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريدك أن تراها ولا تتصل بها |
Bu gece onu aramanı istiyor. | Open Subtitles | تريدك أن تتصل بها الليلة. |
Ve onu aramanı istiyor. | Open Subtitles | وتريدك أن تتصل بها |
Şimdi de onu aramanı istiyorum. | Open Subtitles | وأخبرك ان تتصل بها |
Yapma. Pekâlâ, senden onu aramanı bekleyecek. | Open Subtitles | لا تفعلي، إنـّه يتوقع أن تتصلي به |
Jeremy sana ulaşmaya çalışıyormuş. Facebook'tan bana mesaj attı, onu aramanı istiyor. | Open Subtitles | جيريمي أبلغني أن أقول لك ان تتصلي به |
Tamam, onu aramanı istiyorum. | Open Subtitles | حسناً اريدكِ أن تتصلي به |
Bu Emily'nin numarası. onu aramanı istiyorum. | Open Subtitles | إليك رقم (إيميلي)، أودّكِ أنّ تتصلي بها. |
Bir de, annem onu aramanı istiyor. | Open Subtitles | -و أمّي تريدك أن تتصلي بها . |