Onu canlı olarak ele geçirmeye çalışıyorsunuz, değil mi? | Open Subtitles | أيها اللعين أنت تحاول أن تقبض عليه حياً أليس كذلك؟ |
Ancak bu onu öldürmek istemesi için bir neden değil. Onu canlı tutmak istemesi için bir neden. | Open Subtitles | لازال , هذا ليس بدافع لقتل الراجل هذا دافع للإبقاء عليه حياً |
Başka bir ölümü araştırmak için değildi. Onu canlı haldeyken görmek istemiştim. | Open Subtitles | لم أكن هنا للتحقيق في وفاة أخرى، أردت رؤيته عندما كان حيًا. |
Onu canlı bulmamız onun için önemliydi. | Open Subtitles | كان من المهم له ان نعثر عليها حية |
- Onu canlı götürmeliyiz. | Open Subtitles | نحضره على قيد الحياه - ذلك عندما اعتقدنا - |
Ve hatırla, Onu canlı bulmalıyız. | Open Subtitles | وتذكر : يجب ان نقبض عليه حيا ، هل تفهم ؟ |
Aslında tam olarak yapacağımız şey Onu canlı olarak yakalamak Oh, hadi ama! | Open Subtitles | في الحقيقة, القيض عليه حيّاً هو كل ما علينا فعله |
Adam silahlı ama eğer mümkünse Onu canlı istiyorum. | Open Subtitles | إنّه مُسلّح، لكنّي أريده حيًّا إن أمكن. أمفهومٌ؟ |
Adamlarınızdan biri şüpheli ile sıcak temasa girerse Onu canlı yakalamamız gerektiğini unutmasınlar. | Open Subtitles | إذا حدث واشتبك أحد رجالك مع المشتبه به.. فالأولوية أننا نحتاج للقبض عليه حياً. لنذهب. |
Biz Onu canlı yakalayamazsak her şeyin bir kaydı gerekiyor. | Open Subtitles | أريد تسجيل كل شئ تحسباً لعدم قدرتنا على القبض عليه حياً |
Bir ihtimal Onu canlı buluruz diye çağırdım. | Open Subtitles | دعوتكِ للمجيء لوجود احتمال طفيف في أن نعثر عليه حياً |
"Mike" ne? Onu canlı olarak bulmamıza yardım etmen gerekiyordu. | Open Subtitles | كان يُفترض أن تساعدينا على العثور عليه حياً. |
Dinleyin. Onu canlı yakalamak için ne yapmanız gerekiyorsa yapın. | Open Subtitles | اسمعوا أريدكم أن تبذلوا مافي وسعكم للقبض عليه حياً |
Dünyayı kurtarmanın tek yolu Onu canlı canlı yiyen parazitleri yok etmek. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لإنقاذ العالم هي بتدمير الطفيليات التي تأكله حيًا |
Onu buradan götür. Ya Onu canlı getir ya da buraya hiç dönme. | Open Subtitles | خذه من هنا وعد معه حيًا أو لا تعد مُطلقًا |
Gerçeği söyler diye itler Onu canlı bırakmamıştır. | Open Subtitles | المستذئبين لن يبقوه حيًا ليخبر بالحقيقة |
Onu canlı ele geçirmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | لابد من القبض عليها حية |
Bay Grandin, Molly'nin sırlarını korumanın neden Onu canlı bulmaktan daha önemli olduğunu anlamıyorum. | Open Subtitles | سيد (غراندين) , أريد أن أفهم لم الحفاظ على أسرار (مولي) أهم عندك من العثور عليها حية |
Onu canlı gören son kişi olabilir. | Open Subtitles | ربما كانت أخر شخص تراه على قيد الحياه |
Onu canlı ele geçirmek en az iki kişinin işi. | Open Subtitles | على الاقل عمل رجلين معا قد يساعد في القبض عليه حيا |
Bundan bir parça veri çıkarmanın bir yolu olsa Onu canlı yakalamış olsalardı hatta bir referans olarak bile, yani adli kanıt olarak bile. | Open Subtitles | ليتنا نستثمر هذه المعلومات. إن قبضوا عليه حيّاً... قد يفيدنا كركيزة معلوماتية حيّاً أم ميّتاً على حد السواء. |
Onu bul, yakala ve hepsinden önemlisi, Onu canlı tut. | Open Subtitles | جِده، قم بأسرهِ والأهم من ذلك، أبقهِ حيًّا |
İşaretimi bekleyin. Unutmayın, Onu canlı istiyoruz. | Open Subtitles | انتظروا إشارة مني تذكروا أننا نريده حيّاً |
Kincaid Onu canlı istiyor. Siz de benim komutumu bekleyeceksiniz. | Open Subtitles | كينكايد يريد له على قيد الحياة وانتظر أمري. |
Lobos'u tutukladığımızda, mümkünse Onu canlı getirdiğimizden emin olmak istiyoruz. | Open Subtitles | عندما نقبض على لوبوس يجب علينا التأكد من إحضاره حياً إذا أمكن ذلك |