"onu koruyacak" - Translation from Turkish to Arabic

    • لحمايته
        
    • ستحميها
        
    • ويحرسها
        
    • ليحميه
        
    • ستحميه
        
    onu koruyacak kadar güçlü kim var? Ve onu kötü yoldan uzak tutup iyilikleri gösterecek? Open Subtitles من القوي بما يكفي لحمايته وحفظه من تأثير الشر وإبقائه على طريق الصلاح؟
    Clark'ın en eski arkadaşı olarak onu koruyacak senden iyi birini bulamazdım. Open Subtitles وبما أنك صديقة (كلارك) الأقدم لا يسعني التفكير في شخص أفضل لحمايته
    Dişi izin verdiği zaman çiftleşip sürekli olarak onu koruyacak. Open Subtitles ويحرسها طوال الوقت
    Ama dünyanın onu koruyacak bir insana ihtiyacı yoktu. Open Subtitles لكنّ العالم لم يكن بحاجة إلى شخص ليحميه.
    Kız onu koruyacak. Kız onun iyilik meleği. Open Subtitles وهي ستحميه, هي مَلاكُه
    Ted Kord böceği çıkarmayı kabul etti. Ama Jaime'nin onu koruyacak birine ihtiyacı var. Open Subtitles ''وافق (تيد كورد) على إزالة ''الخنفساء، لكن (هايمي) سيحتاج إلى أحد لحمايته
    Hem de hâlâ onu koruyacak kadar gücüm olur. Open Subtitles وسأبقى قويّة كفاية لحمايته
    Pembe Panter'in cazibesi dayanılmaz ve onu koruyacak bir Clouseau olmayacak. Open Subtitles ولا وجود لـ (كلوسو) لحمايته
    Dişi izin verdiği zaman çiftleşip sürekli olarak onu koruyacak. Open Subtitles ويحرسها طوال الوقت
    onu koruyacak rehberlik edecek bir adama ihtiyacı olacak. Open Subtitles يحتاج لرجل في حياته ليحميه ويرشده, ليريه الخطأ من الصواب.
    Orada onu koruyacak kimse yoktu ve sen onu öldürdün. Open Subtitles لم يكن هناك أحد ليحميه وقمت بقتله

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more