| -En iyisi Onu yalnız bırakalım. | Open Subtitles | ولنترك له وحده فقط. |
| Ben şimdi Onu yalnız bırakın. | Open Subtitles | أترك له وحده الآن. |
| Benden kartları çalmayacak, ...ve sen de Onu yalnız bırakmak zorundasın. | Open Subtitles | لن يسرق البطاقات مني و عليك أن تدعه و شأنه |
| Bu mesajı ona ilet ve ardından Onu yalnız bırak, anlaşıldı mı? | Open Subtitles | أعطه هذه البرقيه ثم دعه و شأنه هل تفهمني؟ |
| Sana Onu yalnız bırak dedim. | Open Subtitles | قلت لك دعها و شأنها |
| Ve Onu yalnız bıraktım. Onu yanımda götürebilirdim. Onu arkadaşlarıma bırakabilirdim. | Open Subtitles | و تركتها هناك لوحدها كان يمكن أن آخذها معي |
| Onu yalnız bırakmam. | Open Subtitles | أن القدر لن يحصل على فرصة ثانية؟ لن أتركها |
| Umarım geldikleri yere geri dönerler ve Onu yalnız bırakırlar. | Open Subtitles | أتمنّى بأنّهم فقط أعود إلى حيثما جاؤوا من ويتركوه بدون تدخّل. |
| Onu yalnız bırakın, size yalvarıyorum! | Open Subtitles | ترك له وحده ، انا كنت التسول! |
| Onu yalnız bırakın. | Open Subtitles | ترك له وحده. |
| Onu yalnız bırakın. Korkunç olmayı bırakın. | Open Subtitles | أتركه و شأنه توقف عن التصرف بطريقة فظيعة |
| Onu yalnız bırakın. Korkunç olmayı bırakın. | Open Subtitles | أتركه و شأنه توقف عن التصرف بطريقة فظيعة |
| - Onu yalnız bırak, Randall! | Open Subtitles | - دعه و شأنه يا راندال! - حسناً .. |
| Şimdi gelip kıçına şaplak atıcam. Onu yalnız bırakın! | Open Subtitles | لا تجعلني أضربك دعه و شأنه |
| Bana bir iyilik yap: Onu yalnız bırak, olur mu? | Open Subtitles | -قم بعمل خدمة لي، دعها و شأنها |
| Hey, Onu yalnız bırakın. | Open Subtitles | مهلاً دعها و شأنها |
| Her neyse, Onu yalnız bıraktım. O sıralar altı kişiyi boğazlayan birinin davasıyla ilgileniyordum. | Open Subtitles | تركتها هناك لوحدها , في ذلك الوقت كنت أعمل على قضية |
| Onu yalnız bırakmam. | Open Subtitles | أن القدر لن يحصل على فرصة ثانية؟ لن أتركها |
| Eğer Onu yalnız bırakırsanız bir kaç sorunuzu cevaplayabilirim. | Open Subtitles | أنا سَأُجيبُ سؤالان إذا أنت فقط تَتْركُها بدون تدخّل. |