"onunla iletişim" - Translation from Turkish to Arabic

• التواصل معه
• التواصل معها
• الإتصال به
• يتواصل معه
• للتواصل معه

Şu anda söylüyoruz çünkü Onunla iletişim kurmanın bir yolunu bulduk.
نخبركمالآنلأننا.. تمكنا أخيرًا من التواصل معه وفي طريقنا لتطبيق خطة لإنقاذه

Eğer siz tahta alıp onunla oyun oynamayı denerseniz varlık Onunla iletişim kurmayı denediğinizi hisseder ve bu da kapının açılışı olur, onu içeri davet eder.
و إذا ما قمت بأخذ لوح أويجا و حاولت اللعب معه فإن ذلك الكيان سيحس أنك تحاول التواصل معه و هذا يفتح الباب لدعوته إلى الداخل

Kendisi, yaratığı tanımasa bile Onunla iletişim kurabileceğini iddia ediyor.
أنه يدعى على الرغم من عدم معرفته لهذا المخلوق إلا أنه قادر على التواصل معه

Eğer gerçekten Onunla iletişim kurmak istiyorsan, ona kalbinden gelen bir şeyler ver, tamam mı ?
إن أردت التواصل معها فأعطها شيء نابع من قلبكِ

Yine de, yardımcı olamıyorum ama uzun bir süredir Onunla iletişim kuramadığım için endişeleniyorum.
على كل حال ، ليس بوسعي شيء إلا أن أقلق بما أنني لم أكن قادرة على الإتصال به لوقت طويل

Belki belki Mckay hipnotize edilip Onunla iletişim kurabileceğimiz bir duruma getirilebilir.
ربما... ربما يمكن أن ننوم مكاي مغناطيسيا لوضعه في حالة يمكن بطريقة ما أن يتواصل معه

Eğer Onunla iletişim kurmak istiyorsan alfabeyi kullabilirsin.
إذا إحتجت للتواصل معه , عدد الحروف الأبجدية

Onunla iletişim kurmanızı sağlayacağını düşündüğüm bir teknoloji var elimde.
أمتلك صلاحيّة الوصول إلى جهازٍ يفيدكم في التواصل معه.

Sanırım Onunla iletişim kurabilirim.
اعتقد بأننا نستطيع التواصل معه

Burada olduğumu biliyor. Sanırım Onunla iletişim kurabilirim.
إنه يعرف بأنني هنا , يمكننا التواصل معه

Onunla iletişim kurmaya çalıştım.
وحاولت التواصل معه إنني أتحدث هنا "عن "الشبح القرد

Onunla iletişim kurabilmeyi ummuşsundur. Gözlerini görene kadar.
"لا بد أنّكَ خلتَ بقدرتكَ على التواصل معه إلى أن رأيت عيناه"

Gerçekten çok çabaladım ama onunla tamamıyla iletişim kurmayı başaramadım sizin bugün Onunla iletişim kurduğunuz gibi hiç kuramadım.
-لقد حاولتُ بشقّ الأنفس ، لكن لمْ أتمكّن أبداً من التواصل معه تماماً، ليس بالطريقة التي رأيته يتواصل فيها معكم اليوم.

- Onunla iletişim kuramam.
لن اكون قادر على التواصل معه حسناً

Onunla iletişim kurmakta zorlanıyordum
لقد عانيت أوقاتا صعبة محاولا التواصل معها

Yakınlarda annem komaya girdi ve ben de Onunla iletişim kuramadım.
أمي في غيبوبة ما حالياً و لم أستطع التواصل معها ، أيضا

En azından Onunla iletişim kurmak için fırsat arıyorum.
على الأقل , تفتحين نوع من التواصل معها

Bir haftadır Onunla iletişim kuramıyorum, evde de yok.
لم أكن قادرة على الإتصال به ولم يكن بالمنزل لأسبوع

Babam birinin Onunla iletişim kurduğunu düşünüyor.
أبي يعتقد أن هناك من يتواصل معه

Baban için endişeleniyor, ama Onunla iletişim kuramıyor.
انه قلق على والدك لكن ليس لديه سبيل للتواصل معه