"onurdu" - Translation from Turkish to Arabic

    • شرف
        
    • الشرف
        
    • شرفا
        
    • تشرفت
        
    • شرفًا
        
    • فخراً
        
    • لشرف لي
        
    • شرفاً لي
        
    • مسروراً عندما
        
    • كان شرفاً
        
    • شرفني
        
    Tanrılara mesaj taşıyan birisi olarak ölmek bir insanın sahip olabileceği en büyük onurdu. Open Subtitles الموت كحامل رسالة إلى الآلهة يعتبر أعظم شرف قد يختبره رجلاً
    Size her akşam haberleri sunmak, ve gazeteleri okumak benim için bir onurdu. Open Subtitles كان ذلك شرف لي لان انقل لكم الاخبار كل مساء و اقراء لكم الصحف كل صباح
    Böyle bir olay için jüri üyesi olmak benim için onurdu. Open Subtitles وحانة الشرف , لقد تشرفت بإستخدام هذا يكفي
    O mektupları okumak bir onurdu çünkü seni diğerlerinden ayıran şeyin tek bir puan olmadığını artık biliyorum. Open Subtitles كان من الشرف قراءة هذه الرسائل لأنني الآن أعرف أن ما يفرقك عن الآخرين ليست مجرد نقطة واحدة
    Bilmeni isterim, ne olursa olsun, seninle beraber hizmet etmek bir onurdu. Open Subtitles أريدك أن تعلم أنه مهما حدث كان شرفا لي أن أخدم معك
    Böylesine cesur bir savaşçı ve iyi bir arkadaşla savaşmak, benim için onurdu. Open Subtitles كان شرفا عظيما لي بان قاتلت بجوار محارب مثلك
    Şu İrlandalı'yla ve koca memeli piliçle rekabet etmek benim için bir onurdu. Open Subtitles أريد فقط القول إنني تشرفت بالتنافس مع الأيرلندي والفتاة المثيرة
    Neyse, seçilmiş olmak gerçek bir onurdu ama içime sinmesede istifa etmem gerekiyor. Open Subtitles على أي حال، كان شرفًا حقيقيًا أن يتم اختياري لكن رغمًا عني أنا مضطر لتقديم استقالتي
    Peter Mills seninle birlikte çalışmak büyük bir şeref ve onurdu. Open Subtitles لقد كانَ فخراً لي وسعادةً أن أعملَ معكَ يا بيتر ميلز
    Sizi çocukları çalışırken seyredebilmek büyük bir onurdu. Open Subtitles لقد كان شرف لي أن أشاهدكم أيها الرفاق تعملون
    Bir bakıma bu fotoğrafı çektiğim için beni öldürmek istemeleri bir onurdu. Open Subtitles كان شرف لي ان يدعوا بقتلي لالتقاطي تلك الصورة
    Akım kapasitörünü tekrar bir araya getirebilmek bir onurdu. Open Subtitles كان شرف لي أن تكون قادرة على وضع معا مرة أخرى مكثف التمويه.
    O mektupları okumak bir onurdu çünkü seni diğerlerinden ayıran şeyin tek bir puan olmadığını artık biliyorum. Open Subtitles كان من الشرف قراءة هذه الرسائل لأنني الآن أعرف أن ما يفرقك عن الآخرين ليست مجرد نقطة واحدة
    Dr. Holt, affedersin. Sizi çalışırken görmek benim için bir onurdu. Open Subtitles دكتور "هالت" لو سمحت لي انه لمن الشرف لي رؤيتك تعمل
    Sizlerle çalışmak benim için büyük bir onurdu. Open Subtitles ولقد كان لي الشرف الصادق بأني خدمت معكم جميعا
    O inanılmaz kadındı, ve onu tanıyor olmak bir onurdu. Open Subtitles لقد كانت سيدة رائعة وكان شرفا لي معرفتها
    Sizlere kabile şefi olmak benim için bir onurdu. Open Subtitles لقد كان شرفا ل بمثابة الزعيم القبلي الخاص بك.
    Kral seçilmek çok büyük bir onurdu. Open Subtitles كان من المفترض أن أكون ملكا كان هذا شرفا ان يباركني باختياره
    Bu bir onurdu, biliyor musun? Open Subtitles لقد كان شرفًا لك، أتعلم ذلك؟
    Sizinle zombi öldürmek büyük onurdu arkadaşlar. Open Subtitles لقد كان فخراً حقيقيّاً قتل الزّومبيّين برفقتك
    Çok teşekkürler. Burada olmak bir onurdu. TED أشكركم كثيرًا. إنه لشرف لي أن أكون هنا.
    Memory Matron görevimden ayrılmak beni üzse de sizlere hizmet etmek ve güzel geleneklerimizi uygulamak benim için çok büyük onurdu. Open Subtitles بقلب مثقل يجب علي أن أستقيل من منصبي كمشرفة ذاكرة لقد كَانَ شرفاً لي
    Ip ailesi tarafından evlat edinilmek ve senin abin olmak büyük bir onurdu. Open Subtitles كنتُ مسروراً عندما تبنيتُ من قبل عائلة (ييب) وأنّ أكون أخاك
    Terfi etmesi büyük bir onurdu. Open Subtitles لقد كان شرفاً عظيماً بالنسبة له أن يحصل على تلك الترقية.
    S.H: Benim için bir onurdu. TED سام هاريس : لقد شرفني هذا .. شكرا لك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more