Oraya gittiğimde, ufak yazıları okumak zorundaydım... | Open Subtitles | عندما وصلت هناك ، كان يتوجب علي قراءة الأحرف الصغيرة |
Ama Oraya gittiğimde çoktan ölmüştü. | Open Subtitles | ولكن عندما وصلتُ إلى هناك كان ميّتاً بالفعل |
Bir ev istiyorum. Ama Oraya gittiğimde tek başıma rahatça yaşabilmek de istiyorum. | Open Subtitles | أريد البيت، ولكنني لن أستطع العيش مع نفسي، عندما أصل إلى هناك |
Ama Oraya gittiğimde bir araba patladı o da ölmüştü. | Open Subtitles | وعندما وصلت هناك انفجرت سيارة مفخخة وكان هو قد مات |
Ama Oraya gittiğimde herkes beni yüreklendirdi, bana destek oldu ve kendim olmama izin verdi beni yargılamadan. | TED | عندما وصلت إلى هناك، كان الجميع يقوم بالتشجيع، يعمل على دعمك وترك المجال لأن تكون على طبيعتك دون إصدارأي أحكامٍ مسبقة. |
Oraya gittiğimde... elimde kanıtlarım olacak, kuşkularım değil. | Open Subtitles | ...عندما أذهب إلى هناك يجب أن يكون بحوزتي أدلة، وليس شكوك |
Ama Croatoan beni zihin sarayımda bekliyor olacaksa Oraya gittiğimde bir makineli tüfeğe ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | ولكن إذا كان كروتوان ينتظرني في قصر عقلي عندها أنا أريد مدفع رشاش عندما أصل هناك , اثنين منهما |
Oraya gittiğimde... ona ne söyleyeceğimi bilemediğimi farkettim. | Open Subtitles | ولكن عندما وصلت هناك أدركت .. أنني لا اعرف ما سأقول لها |
Oraya gittiğimde, omuzlarımın arkasında gözlerim varmış gibiyimdir. | Open Subtitles | عندما وصلت هناك .. كنت أبقي عيني على كتفي .. |
- Tüm söylemek istediğim o beyaz adam ben Oraya gittiğimde çoktan ölmüştü. | Open Subtitles | كل ما أقول أن الرجل الابيض كان ميت عندما وصلت هناك |
Hayır. Ben Oraya gittiğimde bilgisayar çoktan gitmişti. | Open Subtitles | كلاّ، كان الحاسوب قد إختفى بالفعل عندما وصلتُ إلى هناك. |
Oraya gittiğimde ölmüştü. | Open Subtitles | عندما وصلتُ إلى هناك ، كان ميّتاً |
Oraya gittiğimde Vicky gitmişti. | Open Subtitles | لكن عندما وصلتُ إلى هناك كانت قد ذهبت |
Çünkü bunu yaparlarsa nereye gideceğimi biliyorum ve Oraya gittiğimde kimi göreceğimi de. | Open Subtitles | فإنهم إن استطاعوا هذا، فأعلم إلى أين سأذهب بالضبط ومن سأرى عندما أصل إلى هناك |
Oraya gittiğimde bana zarf veya başka bir şey vermeyecekler mi? | Open Subtitles | و يضعوه داخل ظرف او شيء ما عندما أصل إلى هناك ؟ ليس هناك مال داخل ظرف يا أكسل |
Oraya gittiğimde, o ve arkadaşı boxerlarında ağırlık kaldırıyorlardı. | Open Subtitles | وعندما وصلت هناك وهو وصديقه كانوا يرفعون الأوزان في ملابسهم الداخلية |
Oraya gittiğimde, kız titreyip duruyordu. | Open Subtitles | وعندما وصلت هناك,كان قلبها لازال ينبض |
Oraya gittiğimde, şaşırtıcı bir şey gördüm. | TED | عندما وصلت إلى هناك، وجدت شيئًا مفاجئًا. |
Tekrardan teşekkürler, Oraya gittiğimde seni ararım, tamam mı? | Open Subtitles | ـ سأتصل بكى عندما أصل هناك ـ حسنا ً |
Oraya gittiğimde uyuyorlardı, çıkarken de uyuyorlardı. | Open Subtitles | كلا لقد كانوا نائمين عندما وصلت إلى هناك |
Oraya gittiğimde, diğer herkesin de bunu bir ayrıcalık olarak göreceğini, | TED | عندما ذهبت إلى هناك, افترضت أن الآخرين سوف ينظرون اليه كامتياز أيضا, |
Oraya gittiğimde çok garip bir hâli vardı; sanki kendisi değilmiş gibiydi. | Open Subtitles | كان هنالك شىء غريب عنه عندما ذهبت الى هناك كأنه لم يكن هو |
Bizim balayımız olması gereken zamanda Oraya gittiğimde çok güzeldi. | Open Subtitles | عندما ذهبت هناك لماكان من المفترض ان يكون شهر العسل |
Oraya gittiğimde sorun çıkmazsa düzeneği kurup patlatacağım. | Open Subtitles | إذا كان كل شي بخير عندما أكون هناك سأذهب إلى هناك لتجهيزها وتفجيرها فحسب |
Oraya gittiğimde sokakta yatıyordu. Birilerinin ona vurup kaçtığı söyleniyor. | Open Subtitles | حينما وصلت لها كانت ممدة على الأرض إنهم يسمونها عملية اضرب واهرب |