İyi haber şu ki nihayet istediğinizi aldınız. ortaklığımızı dengelediniz. | Open Subtitles | الخبر السار أنكما وصلتما أخيراً إلى مرادكما وهو موازنة شراكتنا. |
Evet, bu kahvenin bütün ortaklığımızı onarmayacağının farkındayım. | Open Subtitles | نعم , أٌدرك أن هذه القهوة لن تٌصلح كامل شراكتنا |
İyi bir kadını, senden kurtulmak için beni ortaklığımızı kullandıracak bir noktaya ittiğin için. | Open Subtitles | على أنك أغضبت امرأة جيدة و أجبرتها على استغلالي استغلال شراكتنا على تغضبك |
Bunun olmasını sağla, yoksa ortaklığımızı unut gitsin. | Open Subtitles | قم بإنجــاح هذا الأمــر ، وإلا يمكنك أن تنس أمــر شراكتنا |
Bu şekilde vakit geçirmek ortaklığımızı pekiştirir. | Open Subtitles | أنا أقول لكَ، قضاء أوقات كهذه تجعل الشراكة أقوى... |
Bunun üzerine ortaklığımızı bozduğuna inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أصدق أنت حل شراكتنا على هذا. |
Bu tören ortaklığımızı güçlendirmekten başka bir şey yapmayacak. | Open Subtitles | ان كانت هذه المراسم تعني اي شيء فانها تعني مدة قوة شراكتنا |
Evet, fakat George Warleggan ortaklığımızı öğrenirse Ross'a benim üzerimden zarar vermeye çalışabilir. | Open Subtitles | لكن لو علم جورج وارليجان بشأن شراكتنا سيحاول ضرب روس من خلالي. |
Şanslısın ki seni geri gönderiyorum. Ama önce ortaklığımızı konuşmamız gerekiyor. | Open Subtitles | لحسن حظك، سأعيدك للحياة، لكن بعدما نناقش شراكتنا. |
Bu oldukça kazançlı ortaklığımızı bir kere zirveye çıkmış bir rock dinozoru için mi harcıyorsun? | Open Subtitles | أنت تهدد شراكتنا الرابحة لأجل شخص قد ولّ زمانه وعلى وشك السقوط؟ |
ortaklığımızı mahvediyor ve bir şekilde onu harekete geçiren şey sensin. | Open Subtitles | ،إنه يخرّب شراكتنا .وعلى نحوٍ ما يبدو أنّكِ الدافع |
Bu saatten sonra ortaklığımızı bozamayız. | Open Subtitles | . الوقت متأخر للتنصل من شراكتنا |
Kimliği belirsiz bir saldırganın Kolombiya hükümetiyle ortaklığımızı bozmasına izin veremeyiz. | Open Subtitles | نحن لا نستطيع السماح لمجرم مجهول... لكشف شراكتنا مع كولومبيا |
Yoksa ortaklığımızı sonlandırırım. | Open Subtitles | او سأقوم بـ الغاء شراكتنا في هذا المقهى |
Sanırım ortaklığımızı genişleteceğim. | Open Subtitles | اعتقد اني سـ امدد شراكتنا |
Ve hiçbir şey bana ortaklığımızı yeniden alevlendirmekten daha büyük bir mutluluk veremez. | Open Subtitles | ولا شيء يسرني أكثر من شراكتنا |
Hayat arkadaşı ortaklığımızı çok boş, çok saçma temeller üzerine kurdun, dostum. | Open Subtitles | النظرة، رجل. كُلّ أَقُولُ بأنّك بَدأتَ شراكتنا المحلية... على بَعْض المهزوزِ جداً , uh - جداً أرض bullshitty، رجل. |
ortaklığımızı ilerletmek istiyorum. | Open Subtitles | اريد من شراكتنا أن تكون |
ortaklığımızı güçlendirmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أحاول أن أقوّي شراكتنا |
Sadece ortaklığımızı korumaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أحاول المحافظة على الشراكة. |
-Evet. Biliyorsun ortaklığımızı bozabilir ve... | Open Subtitles | -أجل، لأنها كما تعلمين قد تزعج الشراكة |