| İnsanlar iş ortaklarının kendisini aldatmasını kabul edemez. | Open Subtitles | لاأحد يتحمل شركاء العمل الذين يخونونهم |
| Kardeşimin ortaklarının sonunu biliyor musun? | Open Subtitles | أتعرف كيف تكون نهاية شركاء أخي؟ |
| Eğer onun söyledikleri doğruysa bize suç ortaklarının isimlerini söyleyin. | Open Subtitles | إذا ما كان يقوله صحيحاً إذا يجب أن تحدثي بأسماء شركائك |
| Bize suç ortaklarının isimlerini ver, bombaların yerlerini söyle bizde seni uçağa bindirip Pakistan'a yollayalım. | Open Subtitles | أعطنى شركائك أخبرنا أين القنابل وسنضعك على متن طائره إلى باكستان |
| Kendi iş ortaklarının eliyle ölen bu adam iki gün önce gelen adam değil. | Open Subtitles | إن الرجل الذى مات على أيدى شركائه ليس الرجل نفسه الذى وصل قبل يومين |
| Paranın Grand Cayman'a, Whitacre'ın FBI'daki ortaklarının bilgisi dahilinde aktarıldığına dair bilgi de dahil. | Open Subtitles | بأن النقود قد انتقلت منذ ذلك الوقت الى جزر الكايمان بمعرفة السيد وايتكر وموافقة شركائه من المباحث الفدرالية |
| Annemin ve ortaklarının seni açıkça bilgilendirdiğini sanmıştım. | Open Subtitles | إعتقدتُ أن أمي و شركائها قد وضحوا الأمر لك جيداً |
| Günbatımı'nın kapanan dosyasını çekeceğim. Drazen'ın ortaklarının adını içeriyor. | Open Subtitles | حسناً ، سأسترجع ملف العمليه و هو سيحتوى على اسماء شركاء "دريزن" |
| Carlyle'nın ortaklarının finansal durumunu kontrol edin. Gremlin'i aramaya devam. | Open Subtitles | تحققوا من أموال شركاء (كارلايل)، وواصل البحث عن تلك السيارة. |
| Ben, Metas ortaklarının senin konuştuğu düşündüklerinden emin olacağım. | Open Subtitles | و سأضمن سماع شركاء الميتاس عن هذا. |
| Ben, Metas ortaklarının senin konuştuğunu düşündüklerinden emin olacağım. | Open Subtitles | و سأضمن سماع شركاء الميتاس عن هذا. |
| Billy! Babanın iş ortaklarının önünde bu saçmalıkları yapmaman gerektiğini biliyorsun. | Open Subtitles | (بيلي) تعرف أنه عليك ألا تقوم بمثل هذه التفاهات أمام شركاء والدك في العمل |
| Bize suç ortaklarının isimlerini ver, bombaların yerlerini söyle bizde seni uçağa bindirip Pakistan'a yollayalım. | Open Subtitles | أعطنى شركائك أخبرنا أين القنابل وسنضعك على متن طائره إلى باكستان |
| Sen ve ortaklarının şirketteki tüm belgeleri vermeniz için gereken mahkeme celbi. | Open Subtitles | انت و شركائك تم استدعائكم لتسليم كل مستند في هذه الشركة |
| Sen ve ortaklarının tüm şirketteki her bir dosyayı teslim etmesi için mahkeme celbi çıkarttım. | Open Subtitles | انت و شركائك تم استدعائكم لتسليم كل مستند في الشركة برمتها |
| Ya da parayı ortaklarının yanına dönmek için kullandı. | Open Subtitles | أو أنه استخدم المال لشراء طريق عودته إلى بركة شركائه, أو أننا كنا مخطئين |
| Hearst ortaklarının politika uygulamalarına İzin vermez. | Open Subtitles | لأنه لا يدع شركائه يرتبون السياسات |
| Şartlı tahliye memuruyla konuşup ortaklarının listesini alırım. | Open Subtitles | -وأحصل على قائمة بأسماء شركائه . -ماكغي) ). |
| Amerikan ortaklarının yardımı ve iştirakiyle Alman devleti korumasının şanlı lehtarısın. | Open Subtitles | كنت فعلا المستفيد محظوظا من حماية الدولة الألمانية، بمساعدة وتحريض من مساعدة من شركائها الأمريكيين. |
| İnterpol genelde ortaklarının isimlerini duyurmaz. | Open Subtitles | الانتربول لا تعلن عادة عن أسماء شركائها |
| Elimizde eski karısının, ailesinin, arkadaşlarının, bilinen tüm iş ortaklarının adresleri mevcut. | Open Subtitles | الان, نحن لدينا العناوين الخاصة بزوجته, الخاصة بأولاده اصدقائه, جميع معونيه ومساعديه. |
| Dosyasını ve bilinen tüm ortaklarının bir listesini sana e-posta ile yolladım. | Open Subtitles | . أرسلت لك ملفه عبر البريد الإلكتروني . وقائمة بأسماء معاونيه المعروفين |
| İş ortaklarının telefon görüşmelerini kaydediyor. İnsanları başlık takmaya zorluyor. | Open Subtitles | ويسجلون مكالمة شركاءه ويشبكون الناس من كل جهة |