"ortaya çıkınca" - Translation from Turkish to Arabic

    • عندما ظهر
        
    • حينما يظهر
        
    • عندما ظهرت
        
    • إكتشف انه لم يكن هناك
        
    • حين يظهر
        
    O yaratık Sleepy Hollow'da ortaya çıkınca yaşadığım şaşkınlığı düşünsenize. Open Subtitles تخيلوا صدمتى عندما ظهر نفس الكائن الملعون في سليبي هوللو
    Beni insan yapar. Ama şu çocuk ortaya çıkınca, kıçımı kurtarabileceğini düşündüm. Open Subtitles و عندما ظهر ذلك الفتى , ظننت بأنه قد ينقذنى.
    Tutuklanan kişinin o olduğu ortaya çıkınca, genel kanı "Doğrudur, kesin yapmıştır" şeklindeydi. Open Subtitles عندما ظهر أسمه بإنه الشاب الذي يقبضون عليه .. كانوا هذا سيكون بيننا كما تعلم, هذا في الشخصية
    Çarşamba günü golf arkadaşı ortaya çıkınca mahkemeyi kaçırmazsa tabii. Open Subtitles ليس حينما يظهر رفيق الجولف خاصته ويخطف قاعة المحكمة.
    Nişanlısı ortaya çıkınca çok şarşırmamın sebebi de bu. Open Subtitles لذلك كنت متفاجئة قليلاً عندما ظهرت خطيبته
    Ama ilki ortaya çıkınca kısa sürede aramızda hiç sır kalmadı. Open Subtitles . .لكن ذات مرة إكتشف انه لم يكن هناك شيئا مختلفا بيننا منذ فترة طويلة
    Arkadaşı ortaya çıkınca sizin romantik portakal toplama planlarınızı işine geldiği gibi unutan bir erkek. Open Subtitles رجل ينسي حين يلائمه الامر خطتك الرومانسية لرحلة قطاف البرتقال حين يظهر صديقه
    Birkaç başvurum var ama bu iş ortaya çıkınca birden, ne oluyor ya, dedim. Open Subtitles نعم، لدي بعض الخطط في ولكن عندما ظهر هذه العمل، تخيلت ماهذا بحق الجحيم ؟
    Sonra o video ortaya çıkınca, anlaşma sağladı. Open Subtitles الحصول علي تسوية قبل المحاكمة و عندما ظهر هذا الفيديو طفت علي السطح و قالت أنها الآن تمتلك دليلًا
    Benim anlamadığım şey, neden Savitar ortaya çıkınca Tracy'yi öldürmedi? Open Subtitles ما أنا لا افهمه لماذا سافيتار لم يقتل تريسي عندما ظهر.
    Ama ertesi sabah yatağında sapasağlam ortaya çıkınca, ortada araştırılacak bir şey kalmadı. Open Subtitles عندما ظهر أنه في السرير في صباح اليوم التالي، بخير وسلام... لم تكن هنالك قضية...
    Ve gerçek Hong Tae Seong ortaya çıkınca, kapı dışarı edildin. Open Subtitles و عندما ظهر ( تاى سونغ ) الحقيقى تم الإستغناء عنك
    Birden bire ortaya çıkınca rahatsız olmuşsun. Open Subtitles لقد كنت منزعج عندما ظهر فجأة.
    Nishimura da ortaya çıkınca, yapabileceğimizi biliyordum. Open Subtitles لذلك عندما ظهر (نيشيمارو) علمت أنه بإمكاننا القيام به
    Bütün bunlar o Barbie denen eleman ortaya çıkınca oldu. Open Subtitles هذا كله حدث عندما ظهر (باربي)
    Tamamdır, Lou, turta adam ortaya çıkınca, tuzağı çalıştırırız. Open Subtitles حسناً يا (لو), حينما يظهر رجل الفطيرة سنوقعه فى الفخ
    Henry Parish Savaş'ın mühim bir rolünü üstleniyor ve ortaya çıkınca da kudurmuş bir dev olarak değil bir avukat olarak çıkacak. Open Subtitles يبدأ (هنري باريش) بأيقاد حرب و حينما يظهر , ليس كعملاق ثائر أنما على شكل محامي
    Biz ortaya çıkınca da ne kadar ileri gideceğimiz görmek için beklemiş. Open Subtitles ولكن عندما ظهرت ، كنا لا نزال نرى إلى أين وصلت
    Annen ortaya çıkınca, onunla konuşmak fırsatın oldu mu? Open Subtitles عندما ظهرت والدتكِ،هل أُتيحت لكِ الفرصة للتحدث معها؟
    Vergi kayıtları araştırması sonucu, Chris'in tüm birikimini hayır kurumuna bağışladığı ortaya çıkınca, anne ve babam, babamın deyimiyle "seferber" oldular. Open Subtitles عندما ظهرت سجلات الضرائب تبين ان كريس تبرع ب مدخراته وأصبح ابي وامي منغلقين"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more