"ortaya çıkaran" - Translation from Turkish to Arabic

    • لكشف
        
    • من فضح
        
    • من إكتشف
        
    Gerçeği ortaya çıkaran sizi koruyacak sonuçlar alan. Open Subtitles لكشف الحقيقة والحصول على نتائج لحمايتكم.
    Buradaki gerçek trajedi Ortoli'yi ortaya çıkaran Tiburan Swab teknolojisinin babanızın zamanında olmaması. Open Subtitles المأساة الحقيقيّة هي أنّ تقنية مسحة "تيبرون" لم تتواجد أيام والدكَ لكشف متلازمة (أورتولي)
    Ama takipçilerimden kimliğimi ortaya çıkaran ilk siz oldunuz. Open Subtitles لكنك أول ملاحق لي لكشف هويتي
    Ne zamandan beri 250 kelimelik bir ölü biyografisi Soğuk Savaş casusluğunu ortaya çıkaran 2 kolonluk bir yazıya dönüşüyor. Open Subtitles حسناً ، منذ متى تحول النعي ذي 250 كلمة إلى عامودين من فضح جاسوسية الحرب الباردة ؟
    Benim hatam ama. Darhk'ı ortaya çıkaran bendim. Open Subtitles -إنّه خطئي، أنا من فضح (دارك ).
    Bunu ortaya çıkaran sensin. Open Subtitles أنتِ من إكتشف الأمر
    Bunu ortaya çıkaran Pancks'ti. Open Subtitles "بانكس" هو من إكتشف الأمر.
    (Gülüşmeler) Kendimi insan hakları ihlallerini ortaya çıkaran insanların videolarına adadım, çünkü videoların inkar edilemez gerçekleri ortaya çıkarabileceğine inanıyorum TED (ضحك) لكنني أظن أنه لذلك قررت أن أكرّس حياتي لدعم فيديوهات المدنيين لكشف انتهاكات حقوق الإنسان لأنني أؤمن بقوة التسجيل المرئي لخلق حقيقة لا شك فيها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more