Haftalar önce, Nijerya'daki en iyi otellerden birinin lobisine girdim. | TED | منذ بضعة أسابيع، دخلت إلى أحد أفخم الفنادق النيجيرية. |
otellerden ve tanıdığı insanlardan gelen yardımlara muhtaçtı neredeyse. | Open Subtitles | كان معتمدا تماما علي المساعدات التي تأتيه من الفنادق والناس الذين يعرفونه |
Biliyor musun, bu şimdiye kadar gördüğüm en hoş otellerden birisi. | Open Subtitles | اتعلم .. هذا واحد من اروع الفنادق التي زرتها |
Mahalle arkasındaki otellerden birine götürürüz. | Open Subtitles | يمكننا أن نخدعها بأحد فنادق الشارعالخلفي... |
otellerden nasıI nefret ettiğini de biliyorum. | Open Subtitles | كما أنني اعلم بمدى كرهك للفنادق |
Bu otellerden bazıları, bu zavallı çocukları ceplerindeki son kuruşa kadar soyuyorlar. | Open Subtitles | بعض تلك الفنادق تراوغ أولئك الفتيان الفقراء لكل سنت يحصلون عليه |
Büyük otellerden birinde kalacaklar. | Open Subtitles | سوف يقيمون في أحد الفنادق الكبار. بريتي ورجينا ودانييلي. |
Oradaki otellerden birinde programları olurdu. Onu gösterisine hazırlıyorduk. | Open Subtitles | وحصلوا على منفعة في اسفل احد الفنادق المحلية |
Belki de Bon Secour'daki güzel plaja yakın otellerden birinde sağ kalabiliriz! | Open Subtitles | من الممكن أن ننجو في أحد الفنادق المطلة على البحر فقط لبعض الأيام |
Pazarlama okumak için üniversiteye gitmiştim ve büyük otellerden birinde çalışıyordum. | Open Subtitles | لقد إرتدت الجامعة لدراسة التسويق و عملت في إحدى شركات الفنادق الكبرى |
Aaron'la birlikte kasabadaki otellerden birine gitmeyi düşünüyoruz. | Open Subtitles | أيرون و أنا نفكر بالإنتقال لأحد الفنادق في المدينة. |
Ah... ah, bakalım... otellerden bahsetti eh, Syracuse, Philadelphia, | Open Subtitles | ...لنرى لقد سمعنا عن الفنادق في سيراكيوس وفي فيلادلفيا |
Bed and Bass. İnce balık temalı otellerden biri. | Open Subtitles | "بيد اند باس" نعم، أحد أفضل الفنادق البحريّة |
otellerden hiçbiri anahtarlarında mikro lazer kullanmıyormuş. | Open Subtitles | -ا واحدة من الفنادق يكتب بالليزر على المفاتيح |
Garnie, orkestraları ve çay servisleri olan otellerden hoşIanır ama ona, iki haftalığına bir çadırda bile tatil ayarlayacağımızdan şüpheliyiz. | Open Subtitles | إنها تحب الفنادق ، مع الشاي وأوركسترا موسيقية ولكنا بدون شك سنتوطن لمدة أسبوعين في خيمة! |
otellerden çok hoşlandığım söylenemez. | Open Subtitles | كلا، لا أستطيع لست من محبي الفنادق |
Sen otellerden ne anlarsın ki? | Open Subtitles | ماذا بحق الجحيم تعرف عن الفنادق ؟ |
Hava alanındaki otellerden birine gideriz. Servisler konusunda kötü anılarım vardı. | Open Subtitles | يمكن أن تتوقّف عند إحدى فنادق المطار |
Nitelikli biriydi. İsviçre'deki iyi otellerden referansları, oturma ve çalışma izinleri vardı. | Open Subtitles | أتى بشهادات اعتماد وتوصيات رائعة (من فنادق جيدة في (سويسرا |
Angus'ın sahibi olduğu otellerden birini yönetiyor. | Open Subtitles | (يقوم بإدارة إحدى فنادق (أنغوس. |
otellerden nasıl nefret ettiğini de biliyorum. | Open Subtitles | كما أنني اعلم بمدى كرهك للفنادق |