Erkek arkadaşının hokey oynamasına rağmen onunla seks yapmaktan nefret ettin. | Open Subtitles | انت كرهت ممارسة الجنس مع صديقك رغم انه كان يلعب الهوكي |
Ama gerçekten oğlumun oynamasına hayır dememi isteseydin bu kadar zahmete girmezdin. | Open Subtitles | لكن اذا كنت حقا تريدني ان اقول لا لكي ادع ابني يلعب لن تنزعج من ذلك |
oynamasına izin verseydim... bugün İrfan burada, bizimle olurdu. | Open Subtitles | لو كنت تركته يلعب لكان لا يزال إيرفان معنا الآن |
Haftasonları gelip insan kültablası oynamasına müsade ettim. | Open Subtitles | أدعه يأتي في نهاية الأسبوع و يلعب دور الخاضع |
Kendimi kontrol edebiliyorum.Beynimin bana oyun oynamasına izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | أني أتحكم في نفسي و لا اريد من عقلي أن يتلاعب بي أنا أتحكم في نفسي و لا أريد |
Oğlanı alıp, beslemiş ve eski oyuncaklarla oynamasına izin vermiş. | Open Subtitles | هى اخذت الطفل وقامت بإطعامه وتركته ليلعب ببعض اللعب القديمة |
Ailesi başka çocuklarla oynamasına bile izin vermiyor. | Open Subtitles | لن يسمح له والداه حتى باللعب مع غيره من الأطفال. |
Parling'in sert oynamasına müsamma gösterecek... | Open Subtitles | او ربما سيترك بارلنك يلعب بما فيه الكفاية |
En iyisi bunu unutmamak ve askeriyenin kendi oyunlarını oynamasına izin vermektir. | Open Subtitles | من الأفضل أن تتذكّر ذلك وتدع الجيش يلعب ألعابه. |
Kesinlikle, o, ölmeyi hakediyormuş. Müşterisinin Quebec'te oynamasına 10 yıl önce izin vermemiş. | Open Subtitles | لم تترك زبونها يلعب في كويبيك منذ 10 سنوات |
Senin oyuncaklarınla hatta diğer çocuklarla bile oynamasına izin vermedim. | Open Subtitles | أو أجعل إبني يقرأ القصص أو يلعب بالدمى أو يلعب مع الصغار الآخرين |
sana telefonda söylemeliydim oğlumun futbol oynamasına izin vermiyeceğimi. | Open Subtitles | على الهاتف اني لن أدع أبني يلعب كرة القدم |
Yani eğer onun oynamasına bi şekilde izin verirseniz bu çok iyi olur | Open Subtitles | ان كان هناك اي طريقة يمكنك من خلالها ان تدعه يلعب ذلك سوف يعني الكثير |
Bizimle böyle oynamasına izin verdiğimize inanamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع أن أصدق بأننا تركناه يلعب بنا بهذا الشكل |
Yatana kadar sizle oynamasına izin verseniz olmaz mı? | Open Subtitles | انظروا, ألاتستطيعون أن تجعلوه يلعب معكم حتى وقت النوم ؟ |
Bir iş arkadaşım, telefonunda oyun oynamasına izin vermediği için arkadaşının boğazından boru temizleyici döken 12 yaşındaki bir çocuğu savundu. | Open Subtitles | زميلٌ لي بالعمل يدافع عن غلام عمره 12 سنة الذي تدفق دم بحلقه من زميله المُفضل .لأنه لم يدعه يلعب بلعبة بهاتفه |
Belki de mavi helikopterle oynamasına izin vermelisin. | Open Subtitles | ربماعليكأن تدعه.. يلعب بالمروحية الزرقاء |
Bir çocuğun tehlikeli şeylerle oynamasına izin vermemelisiniz! | Open Subtitles | لا يجب أن تدعي طفلًا يلعب مع أشياء خطِرة. |
Ben de basının dikkatini çekmek için Aaron'ın oynamasına izin verelim, dedim. | Open Subtitles | لذلك اقترحت أن نجعل أرون يلعب للضغط الذي ستجلبه. |
Kendimi kontrol edebiliyorum.Beynimin bana oyun oynamasına izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | من عقلي أن يتلاعب بي أنا أتحكم في نفسي و لا أريد من عقلي أن يتلاعب بي |
Yavrucağa bugüne kadar kimse yağmurda oynamasına izin vermemiş. | Open Subtitles | ذلك الفتى المسكين لم يسمح له باللعب في المطر قط. |