| Bu teknolojiyi ilk defa tanıttığımızda insanlar paniğe kapıldı. | Open Subtitles | عندما قدمنا أول التكنولوجيا، بالذعر الشعب. |
| Birçok arkeolog paniğe kapıldı. | TED | أُصيب العديد من علماء الآثار بالذعر. |
| paniğe kapıldı. | Open Subtitles | انه بالذعر. انه بالغت في رد فعلها. |
| Chibs'e onu Stockton'a transfer edeceğimi söyledim, delirdi paniğe kapıldı. | Open Subtitles | أخبرت " تشيبس " بأنني سأنقله لنقاهة " ستوكتون " انزعج وأصيب بالذعر قائلاَ بأنه سيكون غير محمي |
| Doğru söylediğini varsayarsak, White ya SIM kartlarını buldu ya da paniğe kapıldı ve ötmeye başlamadan onu ortadan kaldırmaya kalkıştı. | Open Subtitles | على فرض أنها تقول الحقيقة إما أن " وايت " وجد الشرائح أو أصيب بالذعر وحاول قتلها |
| Stanford paniğe kapıldı. | Open Subtitles | بالذعر ستانفورد. |
| Sonra herkes paniğe kapıldı. | Open Subtitles | ثم بدأ الجميع بالذعر |