| Sadece, kilisemizde hiç kimse, papazla birlikte konuşmaz. | Open Subtitles | ، حسناً، الأمر فحسب في كنيستنا الناس لا يتحدثون مع القسّ |
| Ben de hazır kilisedeyken, papazla görüşüp, danışmanlık seansı ayarlayabiliriz diye düşündüm. | Open Subtitles | .. وفكرت ، بما أنكِ في الكنيسة .. ربما نقابل القسّ ونحدد موعد جلسات إستشارة |
| Komik bir papazla tanışmamıştım daha önce. | Open Subtitles | لم أقابل قسيس مُضحك من قبل |
| Bir papazla arkadaşsın o kadar. | Open Subtitles | -أنت صديق قسيس واحد فقط |
| Adamın bir evine gelir ve karısını bir papazla bulur. | Open Subtitles | رجل يعود للمنزل ليعثر على زوجته مع قس. |
| Eminim ki son gecesini papazla geçirmek yerine seninle geçirmeyi tercih ederdi. | Open Subtitles | أنا واثق أنه يفضل قضاء ليلته الأخيرة معكِ على أن يقضيها مع القس |
| Hayır, söylemediler, ama bir papazla vakit geçirdikten sonra... herhalde kendilerini karşılarına çıkan ilk bara atmışlardır. | Open Subtitles | لا, لكنى أتخيل أنه بعد قضاء ليلة مع الكاهن انهم ذهبوا ليبحثوا عن أى حانة يمكن أن يجدوها |
| papazla çok acil konuşmam gerekiyor da, buralarda mı kendisi? | Open Subtitles | معذرة، أنا بحاجة للتحدّث مع القسّ حقاً -هل هو موجود ؟ |
| - Ölü papazla ailesini. | Open Subtitles | القسّ الميّت وعائلته. |
| - Ölü papazla ailesini. | Open Subtitles | القسّ الميّت وعائلته. |
| papazla konuşmadım. Baş rahibeyle konuştum. | Open Subtitles | لم أتكلّم مع القس وإنما مع راهبة |
| Fırsat çıkmadığından değil, seni sevdiğimi ve senin de beni sevdiğini unutmadığımdan ve papazla randevumuz olduğundan. | Open Subtitles | ليس لأنعدام الفرصة, ولكن لأنى لم انسى قط انى احبك وأنك تحبنى,واننا على موعد مع الكاهن |