"paramparça" - Translation from Turkish to Arabic

    • أشلاء
        
    • قطع
        
    • إرباً
        
    • تحطمت
        
    • لأشلاء
        
    • مزق
        
    • محطم
        
    • إربًا
        
    • تمزق
        
    • تمزيق
        
    • محطمة
        
    • لقطع
        
    • اشلاء
        
    • بتمزيق
        
    • تتحطم
        
    Küçük grubumuzu paramparça; sevdiğim insanları birbirine düşman etti. Keşke... Open Subtitles مزقت أشلاء مجموعتنا الصغيرة ، وحرضت إناس أحبهم ضد البعض
    Cephede senin gibi bir adamım vardı. Bu tavırlar yüzünden paramparça oldu. Open Subtitles كان لدى رجل مثلك فى الميدان ذات مرة فجر نفسه الى قطع
    Tek kelime daha edersen seni elime geçirdiğim zaman paramparça ederim. Open Subtitles إن قلت أي شيء آخر, سأعثر عليك وأقطعك إرباً, هل فهمت؟
    Hayır, kazara eline dokundum sonra arkasındaki ayna paramparça oldu. Open Subtitles لا ، لمستُ يدهُ بالخطأِ وعندها المرآة التي خلفهُ تحطمت
    Baksana şuna, sanki paramparça edilmişler. Open Subtitles أنظرى لهذا .. يبدو أنهم قد مُزِقوا لأشلاء
    Birini paramparça etse bile ne yaptığının farkında olmayabilir. Open Subtitles حتى لو مزق شخص ما على حده، قد لا يُدرك ما قام به.
    Ölü değil; ama paramparça, hissiz ve dünyayı ele geçiren şiddet nedeniyle susturulmuş. TED ليس ميتاً؛ أجل، محطم ومخدر وصامت بسبب العنف الذي يسود العالم الذي استولى عليه.
    Daha bomba bile patlamadan Liman şehri kendini paramparça eder. Open Subtitles مدينة "هاربور" ستمزّق نفسها إربًا إربًا بدون أن تنفجر القنبلة!
    Herkes dehşet içindeyken o küçük kediyi öldürüp paramparça etti. Open Subtitles ومن رهبة الجميع، قتل ذلك القط الصغير مزّقه إلى أشلاء
    Bu nefis vücudun, paramparça olmasından iyidir Open Subtitles هذا أفضل من رؤية هذا الجسم الرائع بشكل أشلاء في كل مكان.
    Orayı resmen paramparça etmişler. Bilgisayara girmişler. Open Subtitles عمليًّا قاموا بتمزيق المكان إلى أشلاء وتمكنوا من الدخول للحاسوب المركزيّ.
    Eşimi nasıl paramparça yaptığını düşündükçe, benim de içim parçalanıyor. Open Subtitles إن هذا يقطعنى فكرة أنك فجرت زوجتى ومزقتها إلى قطع
    Ancak o iyi değildi, çünkü o uyuduğu sırada, Twitter hayatını kontrol altına almış ve paramparça etmişti. TED لكنها فعلا لم تكن بخير، لأنها أثناء نومها تولى تويتر السيطرة على حياتها وبدأ بتفكيكها إلى قطع.
    Şu kayalıklara iki adam yerleştirsen bütün ekibi paramparça eder. Open Subtitles بإمكان أي رجلان عند تلك الحافة أن يمزقوا طواقم العربات إرباً
    Birlikteyken birbirinizi paramparça ediyorsunuz birbirinizden ayrıyken de kendiniz parçalanıyorsunuz. Open Subtitles عندما تكونان معاً ، فإنكما تقطعان بعضكما إرباً و حين تبتعدان ، فإنكما تقطعان بعضكما إرباً
    Hayalleriniz paramparça olsa bile en azından parçaları da büyük olur. Open Subtitles لذا حتى لو تحطمت أحلامكم، ستكون تلك القطع المتحطمة أيضاً كبيرة
    Kardeşinin paramparça edilişini izlerken ... olduğu gibi mi? Open Subtitles أوه, أتقصد بالمشاهدة رجلاَ, أخاً, يقطع لأشلاء بواسطة الشياطين؟
    Uyandığım zaman aile incilini paramparça etmişti. Open Subtitles عندما استيقظت ، انه مزق الكتاب المقدس الأسرة.
    Buraya paramparça geldiniz ve sizi yeniden toparladım. Open Subtitles أتيت إلى هنا محطم وأنا أعدتك للحياة ثانياً
    Takımları elle indirmeden önce açılmamışsa hidrolik çalışmaz ve iniş ağırlığı takımları paramparça eder. Open Subtitles إذا لم يفتح، المحرك الهيدروليكي لن يعمل. و وزن الهبوط سيمزّق العجلة إربًا إربًا.
    Sırf bu işi almak için birini paramparça etmeni görmek istiyorlar. Open Subtitles يريدون رؤيتك تمزق الرجل ارباً ارباً فقط للحصول عليها
    Dünya'yı paramparça etmesi ise bir saatten az sürüyor. Open Subtitles وبعدها تمزيق الأرض لن يأخذ أكثر من ساعة واحدة
    Silahlardan dolayı camları paramparça olmuş hasarlı bir araba vardı.. Open Subtitles كانت هناك سيارة محطمة و جميع نوافذها تحطمت من أعير نارية
    Hayır, korkarım, değil. paramparça olmuştu. Open Subtitles كلا , أخشى أن هذا غير ممكن لقد تحطمت لقطع صغيرة
    Çocuklar arazi boyunca koşup, paramparça oluyorlar. Open Subtitles يركضون في جميع انحاء الحقل ويتحولون الى اشلاء
    Şunu biliyoruz ki, bir görevi öğrenmeye çalıştıktan sonra uykunuzu alamazsanız o görevi öğrenme yeteneği paramparça oluyor. TED ما نعرفه هو أنه، بعد أن تحاول تعلم مهمة، وتحرم الأفراد من النوم، فإن قدرتهم على تعلم المهمة تتحطم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more