| Peki, işte Pasaportunuz, fakat o kadar basit değil. | Open Subtitles | كما أرى فإن جواز سفرك جاهز، لكن الأمر ليس بهذه السهولة. |
| Bir kaç işlem için tekrar Pasaportunuz lazım, ve sonra arabanızı hemen alabilirsiniz. | Open Subtitles | سنحتاج إلى جواز سفرك مُجدداً لإنهاء بعض الأعمال الورقية وينبغي عليك أن تحصل على سيارتك في الحال |
| Lüks bir otel için fena sayılmaz. İşte Pasaportunuz, ehliyetiniz, gerekli diğer evraklar ve telefon numaram. | Open Subtitles | أنت معروف جداً ولا تستطيع أن تبقى في فندق درجة أولى الآن تفضل جواز سفر ورخصة قيادة |
| Litvanyalı olduğunuzu kanıtlayacak Pasaportunuz var mı? | Open Subtitles | هل لديك جواز سفر لتثبتِ أنّكِ ليثوانية ؟ |
| Amerikan Pasaportunuz, sosyal güvenlik kartınız, doğum ve ölüm sertifikanız. | Open Subtitles | جوازك الأمريكي ، بطاقتك للضمانالإجتماعي.. شهادة ميلادك ، وشهادة وفاتك |
| Gitmek istediğiniz yere Pasaportunuz. | Open Subtitles | هذا هو جوازك لي مكان ترغب بالذاهاب اليه |
| Çünkü eğer sadece İran Pasaportunuz varsa, size kollarını açacak ülkelerin sayısı kısıtlıdır, -- Suriye, Venezuela, Kuzey Kore. | TED | لأنه إذا كان بحوزتك جواز السفر الإيراني فقط، فلن تجد الكثير من البلدان التي يمكن أن تستقبلك بأذرع مفتوحة ، كما تعلمون -- سوريا وفنزويلا وكوريا الشمالية. |
| Gidişinize üzülüyoruz, Mr. Poirot. Buyurun, biletiniz ve Pasaportunuz. | Open Subtitles | من المؤسف رؤيتك تغادر سيد "بوارو" ,ها هو جواز سفرك مع التذكرة |
| Pasaportunuz lütfen. Resepsiyona bırakmıştım. | Open Subtitles | ـ جواز سفرك ـ انه مع إدارة الفندق |
| Ve bir Amerikan vizesi ile yeni Pasaportunuz. | Open Subtitles | وهذا جواز سفرك الجديد. وعليه تأشيرة دخول أمريكية! |
| Hey, bayan Pasaportunuz lütfen. | Open Subtitles | هاى يا انسة ، جواز سفرك من فضلك |
| İşte Pasaportunuz ve yeşil kartınız. | Open Subtitles | هذا هو جواز سفرك وبطاقتك الخضراء |
| Salı günü saat 4'te yanımda Pasaportunuz ve evinize bir biletle otelinizde olacağım. | Open Subtitles | سأكون بفندقك الساعة الرابعة يوم الخميس مع جواز سفرك وتذكرتك للمنزل عبر (كلكتا) |
| Pasaportunuz var, kocanız var. Şimdi tek ihtiyacımız olan bir çuval dolusu 10.000 mutluluk. | Open Subtitles | لديك جواز سفر وزوج، ولا ينقصك إلا كيس العشرة آلاف دولار |
| -Rusya'ya gidebilmek için Pasaportunuz gerektiğini bildiğinizi varsaydım. | Open Subtitles | أنك كنت بحاجة جواز سفر للذهاب إلى روسيا |
| Pasaportunuz var mı? | Open Subtitles | هل لديك جواز سفر ؟ |
| Pasaportunuz var mı, Bay Gotti? | Open Subtitles | هل لديك جواز سفر سيد جوتي |
| - Pasaportunuz var mı? - Hayır. | Open Subtitles | -هل معك جوازك ؟ |
| Pasaportunuz bayım? | Open Subtitles | جوازك, سيد ؟ |
| Beni takip edin. Pasaportunuz Senyor? | Open Subtitles | جوازك, سيد ؟ |
| Pasaportunuz? | Open Subtitles | ماذا عن جواز السفر ؟ |