"pearl" - Translation from Turkish to Arabic

    • بيرل
        
    • لؤلؤة
        
    • اللؤلؤ
        
    • اللؤلؤة
        
    • بيارل
        
    • بير
        
    • بيريل
        
    • بيرال
        
    • لؤلؤتي
        
    • لبيرل
        
    Bizi, Pearl Harbor'da zafere ulaştıran adam, aniden aşırı dikkatli oldu. Open Subtitles فجأه الرجل الذى قادنا الى النصر فى بيرل هاربور يغصه الحذر
    Ben Pearl'e bir saldırı görüyorum- bundan daha kötü bir şey olamaz. Open Subtitles وأنا أرى أن ضرب بيرل هاربور هو أسوأ ما يمكن أن يحدث
    Ben Pearl'e bir saldırı görüyorum- bundan daha kötü bir şey olamaz. Open Subtitles وأنا أرى أن ضرب بيرل هاربور هو أسوأ ما يمكن أن يحدث
    Bunu senin için yaptım ve 'Twilight Pearl' filminin bir sahnesinden esinlendim. Open Subtitles أنا صنعت هذا لكِ، مستوحى من المشهد الخاص بك لفلم 'الشفق بيرل.
    4 yaşımda iken, Pearl Harbour, 7 Aralık 1941'te Japonya tarafından bombalandı ve bir gece sonra dünya yeni bir dünya savaşına sürüklendi. TED كنت في الرابعة من عمري حين قصفت اليابان ميناء بيرل هاربر في 7 ديسمبر 1941، وبين عشية وضحاها أُقحم العالم في حرب عالمية.
    Bunu ilk başta genel anlamıyla ele aldım. Yani şöyle; Pearl Harbo'u alıp Los Angeles'ın üzerine ekleyecektik. Şehrin ufkunda böyle kıyamet gibi bir gün doğumu yapacaktık. TED وكذلك فعلت في البداية حيث بدأت أفكر عن ذلك فيما يتعلق بقدرتنا، وسوف نضيف بيرل هاربور إلى لوس أنجليس وسوف نقوم بعمل فجر جلي في أفق المدينة.
    Bu Pearl Harbor'un Los Angeles üzerine eklenmesiyle oluşan resmi. TED وهذه صورة من بيرل هاربور تم عملها كجدارية في لوس أنجليس.
    ! Sputnik aniden Amerika'yı sarsan üç büyük şoktan birisi oluverdi - tarihçiler bunu Pearl Harbor veya 11 Eylül saldırılarıyla bir tutuyorlar. TED سبوتنك أصبح سريعا أحد الصدمات الثلاثة التي أصابت أمريكا يقول المؤرخين أنها تعادل بيرل هاربور و11 سبتمبر
    Pearl Jam, geçen 2 sene içinde 96 albüm çıkardılar. TED بيرل جام ، 96 إلبوماً أطلقت في العامين الماضيين.
    Ve 1941'de Japon hükümetinin ABD'ye Pearl Harbor'daki saldırısını hatırlayın. TED وبامكانكم أن تعودوا بالذاكرة إلى العام 1941، عندما هاجمت حكومة اليابان الولايات المتحدة في مرفىء بيرل.
    Adrian Marcato da orada yaşıyordu. Hatta Pearl Ames bile. Open Subtitles عاشَ أدريان ماركاتو هناك أيضاً كذلك بيرل اميس
    Pearl Harbour'un karanlık günlerinden beri bu üniformayı giymekten gurur duyuyorum. Open Subtitles ؟ سيدي، منذ العهد المظلم ما قبل بيرل هاربور كنت فخورا بارتداء الزي العسكري
    Pearl Harbour'un karanlık günlerinden beri bu üniformayı giymekten gurur duyuyorum. Open Subtitles يا رجال منذ العهود المظلمة ما قبل بيرل هاربور، كنت فخورا بارتداء الزي العسكري
    Lady Pearl'ün yeri için olağan bir durum değildir. Open Subtitles إنها ليست نموذجية كصالة السيدة بيرل تفهم قصدي
    Fuchida, Pearl Harbor'a yapılan ilk saldırıyı yönetmişti. Open Subtitles فوشيدا , هو الرجل الذى قاد اول ضرباتى على بيرل هاربور
    1932'de Pearl Harbor'a havadan hücum edilebileceği ispat edildi. Open Subtitles فى 32 و 33 برهن على ان بيرل هاربور كان من الممكن ان تقصف من الجو
    Pearl'dan ayrılmadan önce, şahsen Haruko ve ailesi için kefil oldum. Open Subtitles قبل مغادرتنا بيرل, انا شخصيا امنت على هاروكو و والديها,
    O zaman Amerikan uçak gemilerinin Pearl Harbor'da olduğundan yola çıkar. Open Subtitles هو سوف يفترض بان الحاملات الامريكيه موجوده فى بيرل هاربور
    Pearl, atalarından biri Ankara Kedisi soyundan geldiği için ölmüştü. Open Subtitles لؤلؤة ماتت لأان أسلاف هذا الثعلب قاموا بتربية قط الأنغورا
    Pearl ve Phillips'in oradaki dar sokağın ne özelliği olduğunu araştırır mısın? Open Subtitles جد ما الشيء المميز عن الممر في اللؤلؤ وفيليبس
    Pearl 38 yaşında. Gazeteciliğe başlamadan önce Stanford'dan mezun oldu. Open Subtitles اللؤلؤة 38 وتُتخرّجُ مِنْ ستانفورد قبل بِداية المهنة في الصحافةِ.
    Pearl Köprüsü olayında bir polis açığa alındı diğer bir polis işten çıkarıldı. Open Subtitles تم إيقاف شرطي عن العمل بسبب حادثة جسر شارع (بيارل) وتم طرد الآخر
    Sonra, Jade ve Pearl çatı katına çıkıp kasayı açacak. Open Subtitles ثم جايد و بير سيذهبان إلى السقف لفتح الصندوق المؤمن
    İnanıyorum ki, Madam Pearl gibi insanlar ve bu ülkedeki silah taşıyan herkes işte gerçek suikastçı onlar. Open Subtitles كما تعلم، أنا أؤمن بالناس مثل المدام بيريل. و جميع الناس هنا في هذا البلد الذين يحملون الأسلحة.. هم قتلة حقيقين.
    Pearl'ün buraya gelmelerine izin verdiğine inanamıyorum. Open Subtitles أنا لا استطيع ان أصدق بيرال . تسمح لهذة الأشياء بالجلوس هنا
    40 bin dolar. Pearl'e bir erkek arkadaş alacaktım. Open Subtitles 40ألف دولار وكنت سأشتري لؤلؤتي صديق
    Bu ayın 5. de Pearl Jam konseri var. Open Subtitles يتوجب علي حضور حفلة كونسرتو لبيرل جام عند الساعة الخامسة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more