pek çok kez birlikte ölmeye çalıştık ve o kadar çok eğlenceliydi. | Open Subtitles | لقد حاولنا الأنتحار معاً عدة مرات و قد كان هذا ممتعاً جداً |
Geçtiğimiz birkaç ay boyunca pek çok kez, sol tarafında bir ağrı olduğundan yakınmıştı. | Open Subtitles | عدة مرات فى الشهور القليلة الماضية كان يشتكى من ألم فى جانبه الأيسر |
Onu pek çok kez öldürebilirdim. Ama bir şeyler yanlıştı. | Open Subtitles | كان بوسعي قتله عدة مرات يا بروكستون لكن شيئاً ما كان يبدو خطأ |
Çocukluğumdan beri pek çok kez izlediğim ve her izleyişimde de bayıIdığım bir film gösteriliyordu. | Open Subtitles | الفلم كان فلماً رأيته العديد من المرات في حياتي منذ أن كنت طفلاً وأنا أحببته دائماً |
Bence hayatında pek çok kez gördüğü bir şeyden bahsediyordu: | Open Subtitles | اظن انه يتحدث عن شئ قد رأه تقريبا مرات كثيرة فى حياته |
İklim, Yeryüzü'nün uzun tarihinde pek çok kez değişti ancak her zaman küresel bir kuvvetin sonucu olarak. | Open Subtitles | المناخُ قد تغير مراتٍ عديدة في التاريخ الطويل للأرض و لكن دائماً كردةِ فعلٍ لقوة عالمية. |
Oswald geçen yaz pek çok kez onunla görülmüş. | Open Subtitles | شوهد أوزوالد معه عدة مرات في الصيف الماضي |
Goa'uld ile pek çok kez karşılaştınız. Bize taktiksel olarak avantaj sağlayabilirsiniz. | Open Subtitles | لقد واجهتم الجواؤلد عدة مرات يمكنكم منحنا ميزة تكتيكية |
pek çok kez söylediğin gibi ben kıdemsiz saha ajanıyım. | Open Subtitles | حسناً, كما أشرت عدة مرات فأنا عميل ميداني مبتديء |
Elbette, bu alt tarafı küçük bir spazmdı ve 45 yıldır günde pek çok kez sorunsuz şekilde kullandığın bir adalede oldu. | Open Subtitles | بالطبع، مجرد تشنج بسيط في عضلة تستعملها عدة مرات يومياً بدون مشاكل في 45 عاماً الماضية |
Kız kardeşime bindiğini biliyorum. pek çok kez gördüm. | Open Subtitles | أعلم أنك تعتلي أختي لقد رأيت هذا عدة مرات |
Wendy için pek çok kez geri geldim. Hep baharda. | Open Subtitles | عدت العديد من المرات لويندى عادة فى الربيع |
Çok kötü şeylerden dolayı pek çok kez Dedikoducu Kız'a çıktım. | Open Subtitles | لقد كنت موضوع فتاة الثرثرة العديد من المرات ومن أجل أشياء اسوأ |
İncinmiş ve kalbi pek çok kez kırılmış, bir kadın gibi düşünüyor. | Open Subtitles | تفكر كامرأة مجروحة، كسر قلبها مرات كثيرة. |
Demek ki akıl, Dünya'da aslında pek çok kez ortaya çıkan bir şey. | Open Subtitles | إذا فالذكاء النسبي قد نشأَ في الواقع مراتٍ عديدة على الأرض. |
Ne yazık ki bu tekniği pek çok kez kullandım. | Open Subtitles | للأسف، استخدمت هذا الإسلوب كثيراً من قبل |
Bütün birlik üyeleri, pek çok kez bunu yaşadı. | Open Subtitles | جميع أعضاء الطائفة اجتازوا التقدير عدّة مرات. |
Lisenker Mutabakat için pek çok kez bu eve gitmiş. | Open Subtitles | لايسنكر) قام بزيارة الشالية عدّة مرّات) " لإنهاء أعمال للـ " الكوفنانت |
ve bana pek çok kez yalan söyledin. | Open Subtitles | ولقد كذبتِ علي في الكثير من المرات |
Sorun değil. Ben de Anayı pek çok kez siktim. | Open Subtitles | لا مشكلة، انا عاشرت آنا مرات عديدة ايضاً |
pek çok kez Vera Donovan'ı ölümle tehdit ettiğinizi duymuş. | Open Subtitles | قالت أنها سمعتك أكثر من مرة تهددين بقتل فيرا دونوفن |
Rüyalarımda pek çok kez bu anı gördüm. | Open Subtitles | رأيت هذه اللحظة بأحلامي مرات عدة |
Testi yapmıyorken izlemen için davet ederdim seni ama daha önce de pek çok kez yapmadığım için hiç ilginç olmadığını söyleyebilirim. | Open Subtitles | أودّ دعوتكِ لمشاهدتي لا أقوم بالاختبار، لكنّني لم أقم به مرّات عديدة مسبقاً صدّقيني، ليس مشوقاً للغاية |
Dizlerim, pek çok kez boşu boşuna okşanıp durdu! | Open Subtitles | تشابكت العديد من الأوقات بلا طائل بهذا الرجل البائس |
Evet, önceden de ülkeye pek çok kez girip çıkmışsın. | Open Subtitles | اجل، أرى أنَّكِ كنتِ تغادرين بلدنا كثيراً مؤخراً |
Daha önce pek çok kez öldüren ve yine öldürecek bir ruh olduğuna inanıyoruz. | Open Subtitles | ونعتقد أنه روح قتلت الكثير من قبل، والآن ستقتل مجدداً |