Bu elimi bir daha kullanabileceğime pek emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكدا تماما من استخدم هذه اليد مرة أخرى |
Ne gördüğüme pek emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكداً تماماً من هذا الذي أنظر إليه |
pek emin değilim. Her yer bana aynı görünüyor. | Open Subtitles | لست متأكدة تماماً كل هذا يبدو متشابهاً لي |
Ne bulacağımızdan pek emin değilim ama kötülük bulacağımızdan şüpheliyim. | Open Subtitles | ،لستُ متيقّنة ممّا سنجدُه ! لكنّي أشكّ في أننا سنجد شرّاً |
Ben o konuda pek emin değilim. | Open Subtitles | انا لست واثقا تماما من هذا |
Canım kızım, anladığıma pek emin değilim. | Open Subtitles | يا فتاتي العزيزة، لستُ واثقةً من أنني أفهم قصدكِ. |
Ondan pek emin olma. | Open Subtitles | لا تكن متأكداً جداً |
Bundan pek emin değilim. Söylemezdim bence. | Open Subtitles | لست متأكداً حيال هذا لا أعتقد أني سأفعلها |
Hayır, hayır, hayır. Ben bundan pek emin değilim. | Open Subtitles | لا ، لا ، لست متأكداً من هذا يارجل فهذا دماء غزيرة |
Bir kariyer istediğimden pek emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكدة من أنني أريد مستقبلاً مهنياً من الأساس. |
Teğmen, son yapılan sancak tarafı ayarından pek emin değildi. | Open Subtitles | أعرف الملازم أوّل كورس ما كان متأكّد جدا حول المأزق اللامع الأخير. |
Yine de tepe konusunda pek emin değilim. Kompozisyonu biraz bozuyor gibi. | Open Subtitles | لستُ على يقين من ذلكَ التَلّ، من الواضح أنهُ أنهُ مائلٌ قليلاً. |
Bu sefer, elimizdeki senaryoda ne olacağından pek emin değiliz. | TED | لسنا متأكدين من ماذا سيحدث في هذه الحالة. |
Ben pek emin değilim. | Open Subtitles | اقتلني الآن لا تستهين بالعلاقات البعيدة .. |
Sadece değerlendirmeye tabi tutulmam gerektiğine pek emin değilim. | Open Subtitles | أنا فقط لست متأكدا تماما أنّه يجب تقييمي. |
Sizin için ne yapabileceğimden pek emin değilim, Bay Lockhart. | Open Subtitles | لست متأكدا تماما ما يمكنني القيام به بالنسبة لك، السيد لوكهارت. |
Bunu nasıl söyleyeceeğime pek emin değilim. | Open Subtitles | أنا لست متأكدا تماما كيف أقول هذا، |
Sadece nasıl davranacağım konusunda pek emin değildim. | Open Subtitles | انا لستُ متأكداً تماماً كيفَ اتعامل مع الأمر |
Evet ama bunun ne manaya geldiği konusunda pek emin değilim. | Open Subtitles | أجل، لكنني لست متأكداً تماماً مما يفيد ذلك بعد |
Çok uzaklaşmamıştık. Nerede indiğimizden pek emin değilim. | Open Subtitles | لم نبعد كثيراً بالسير لكني لست متأكدة تماماً من مكان نزولنا |
Dürüst olmak gerekirse, daha önce hiç böyle bir şey tecrübe etmedim bu yüzden nasıl başa çıkacağımdan pek emin değilim. | Open Subtitles | لأكون صريحة، لم أعايش أي شيء كهذا أبداً لذا لست متأكدة تماماً كيف أقتنع به |
Bundan pek emin değilim. | Open Subtitles | أشكّ فيه بجدية. |
Belki. Ama ben pek emin değilim. | Open Subtitles | ربمّا لكنّني أشكّ بذلك |
- Klapalardan pek emin değilim ama. | Open Subtitles | - لست واثقا تماما من التلاليب |
Seni koruyabileceğimden pek emin değilim. | Open Subtitles | ...فلستُ واثقةً من إنني يمكنني أنْ أحميك |
Bundan pek emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكداً جداً من ذلك |
Altını beğendim. Üstü hakkında pek emin değilim. Hey! | Open Subtitles | يعجبني أسفله, ولكنني لست متأكداً حيال فوقه أيضاً |
pek emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكداً من هذا. |
Ben pek emin değilim . | Open Subtitles | أنا متأكدة من أنني أفعل |
Ondan pek emin değilim. | Open Subtitles | ... أدركبأنّنيأدين مخبر إعتذار. حسنا، لست متأكّد جدا حول ذلك. |
Peter, Billy'nin bizimle kalmasından pek emin değilim. | Open Subtitles | بيتر، وأنا لست على يقين من ذلك حول بيلي البقاء هنا معنا. |
Buraya gelmek üzere yolda olduğunuzun farkındaydık, Kardinal Hazretleri, ancak bağışlayacağınızı umarak söylemek isterim ki özel görevinizin tam olarak ne olduğundan pek emin değiliz. | Open Subtitles | كنا مدركين أنك قادم لهنا ولكن سامحنى،لازلنا غير متأكدين من طبيعه مهمتك |
Ben pek emin değilim. | Open Subtitles | لا تستهين بالعلاقات البعيدة .. |