Bu şifacılar yabancıları pek sevmezler. Özellikle de mürşidleri, Jessie Hovah. | Open Subtitles | هم معالجون لا يحبون غرباء كثير، خصوصا شماسهم، جيسي هوفا |
Orası hakkında söylediklerimi unutma, yabancıları pek sevmezler o yüzden boş boş dolaşma, ortama gir ve dikkat çekmemeye çalış. | Open Subtitles | تذكر ماقلته عن ذلك المكان انهم لا يحبون الغرباء لذا لاتقم بتصرفات متهورة بدون سبب فقط اندمج وابق متخفياً |
Carlton Holbrook, ...belediye başkanının ofisi, sürprizleri pek sevmezler. | Open Subtitles | كارلتون هولبروك مكتب رئيس البلدية أنهم لا يحبون كشف النِقاب |
Kendi kitaplarını okuyan insanlar genelde ana karakteri pek sevmezler ve sonundan nadiren memnun olurlar. | Open Subtitles | الناس الذين يقروا كتبهم غالباً يكتشفوا أنهم لا يحبون الشخصية الرئيسية و نادراً ما يكونوا سعداء بالنهاية |
Şimdi, istatikçiler bunu pek sevmezler, bunun gerçeği yansıtmadığını söylerler; istatiksel, analitik metotlara ihtiyacımız var. Ama bu varsayım üretmektir. | TED | والآن، الإحصائيون لا يحبون ذلك، لأنهم يقولون أن ذلك لن يظهر الحقيقة؛ يجب أن تكون لدينا طرق إحصائية تحليلية لكن هذا مجرد انتاج افتراضي |
Ama, birbirlerini pek sevmezler. | Open Subtitles | لكنّهم لا يحبون بعضهم البعض كثيراً. |
Aslında bizim tadımızı pek sevmezler. | Open Subtitles | في الواقع ، لا يحبون طعم لحمنا |
Burada turistleri pek sevmezler, ayak uydurmaya çalış. | Open Subtitles | لا يحبون السياح هنا لذا حاول التكيف |
Burada turistleri pek sevmezler, ayak uydurmaya çalış. | Open Subtitles | لا يحبون السياح هنا لذا حاول التكيف |
Federaller, skandalları pek sevmezler. | Open Subtitles | الاجهزة الاتحادية لا يحبون الفضائح. |
Buradan "Fırla" lafını pek sevmezler. | Open Subtitles | لا تقل نلتف , لا يحبون هذا هنا |
İtalyanlar, yenilmeyi pek sevmezler. | Open Subtitles | والإيطاليون، لا يحبون الخسارة. |
Cinayet olur ve bunu pek sevmezler. | Open Subtitles | انها جريمة وهم لا يحبون هذا |
Çingeneler kayıtları pek sevmezler. | Open Subtitles | الغجر لا يحبون سجلات الخدمة |