"pençelerinden" - Translation from Turkish to Arabic

    • براثن
        
    • مخالب
        
    • مخالبه
        
    • مخالبهم
        
    O parayla birlikte tesisini federal hükümetin pençelerinden kurtarabilirim. Open Subtitles مع هذا النقد، وأنا يمكن أن ينقذ المصنع الخاص بك من براثن الحكومة الاتحادية،
    Bu Peder ve onun cesur arkadasları beni korsanların pençelerinden kurtardılar. Open Subtitles هذا الأب ورفاقه الشجعان ... تسلّموني من براثن القراصنة
    Korkunç annenin pençelerinden kaçmayı başardım ve senden nazikçe bu akşamki bir partiye gitmek için izin istemeye geldim. Open Subtitles لقد تمكنت من الهرب من مخالب والدتك المريعة لكي أسألك بتهذيب إذا كانت هنالك فرصة بأن تسمح لي بالذهاب إلى حفل الليلو
    Senatörler size söyleyeceğim şudur ki aslanın pençelerinden kaçanlar yılan zehriyle zehirlenecektir. Open Subtitles أعضاء مجلس الشيوخ، وأنا أقول لك. أولئك الذين هربوا مخالب الأسد سيتم مسموما السم من الثعبان.
    pençelerinden çıkan şeffaf bir zehir ile tüm vücudunun kaplandığını söylüyorlar. Open Subtitles يقولون أنه بداخل غلاف شفاف مصنوع من السم الذي يخرج من مخالبه
    Kurt adamın pençelerinden daha sivri tek şey vardı. Open Subtitles شئٌ واحد كان أكثرُ حدةً مِن مخالبه
    Ceset yok belki ama sanırım bu onların pençelerinden biri. Open Subtitles لا أجساد، لكن لربّما هنا هذه أحدى مخالبهم
    Yani, masum hastayı kanunların pençelerinden kurtarmak? Open Subtitles إنقاذ الأبرياء المرضى من براثن القانون؟
    Ve şimdi Matthew'i entrikacı fahişenin pençelerinden kurtarma zamanın geldi. Open Subtitles والآن جاء دورك (لإنقاذ (ماثيو من براثن امرأة عاهرة ومكيده
    Bakire, Sally'nin nimetini koru ve sapkınlığın pençelerinden kızımı uzak tut. Open Subtitles ونطلب من البتول أن تحمي عفة (سالي) وتبعدها عن براثن الفساد.
    O ve John Alden, oğlumla birlikte ormanda bir yerlerdeler O'nu Marburg'un pençelerinden koruyorlar Open Subtitles ... هو وجون الدن في الغابات في مكان ما من أجل اخفاء الصبي من براثن ساحرة ماربوغ
    O parayla birlikte tesisini federal hükümetin pençelerinden kurtarabilirim. Open Subtitles بهذا المال يمكنني إنقاذ مصنعكم من مخالب الحكومة الفيدرالية
    O parayla birlikte tesisini federal hükümetin pençelerinden kurtarabilirim. Open Subtitles بهذا المال يمكنني إنقاذ مصنعكم من مخالب الحكومة الفيدرالية
    Canavarın derisini yüzmek için yeterince keskin bir şey bulamadığında Tanrıça Athena hayvanın pençelerinden birini kullanmasını tavsiye etti. TED لكن "هرقل" لم يجد أداة حادة بما فيه الكفاية لسلخ الوحش، حتى اقترحت العظيمة "أثنيا" أن يستخدم أحد مخالب الأسد ذاته.
    Bunlar, 12 cm'e kadar uzayabilen öldürücü pençeler ki bir ayının pençelerinden daha büyükler. Open Subtitles هذه المخالب الفتّاكة قد تنمو ليبلغ" "طولها 12 سنتيمترًا، أطول من مخالب الدبّ
    Bir kartalın pençelerinden kaçıyor, ve bir diğerinkilere yakalanıyor. Open Subtitles إذا هرب من مخالب واحد منهم... فيُمسك بالأخر... .
    Ve anneni onun parıltılı pençelerinden kurtarma zamanı geldi! Open Subtitles وحان وقت إنقاذ أمك من مخالبه
    pençelerinden hiçbir şey kaçamaz. Open Subtitles -لاشيء يهرب من مخالبه .
    Ceset yok belki ama sanırım bu onların pençelerinden biri. Open Subtitles لا أجساد، لكن لربّما هنا هذه أحدى مخالبهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more