"pencereden aşağı" - Translation from Turkish to Arabic

    • من النافذة
        
    • من نافذة
        
    Ve beni pencereden aşağı düşüren o gaddar adama ne yapacağım bir görse. Open Subtitles وبالنسبة لذلك الغبي الذي أطاحني من النافذة تأكد أنه سيحصل على ما يستحقه
    Yoksa sonrasında göreceğiniz şey bir rehinenin pencereden aşağı düşmesi olur. Open Subtitles وإلاّ الأمر التالي الذي ستراه يحدث هو رهينة تسقط من النافذة.
    Bir kurul toplantısı, telefon konuşması, raporlama ve sorun daha olsa kendimi muhtemelen pencereden aşağı atardım. Open Subtitles فلم أعد أتحمل أي اجتماع عمل جديد ولا أي مكالمة هاتفية ولا تقرير كنت لأفضل القفز من النافذة
    Yanında başka bir kadınla görseydim kendimi pencereden aşağı atardım. Open Subtitles لو كانت هناك امرأة اخرى هنا لقفزت من النافذة
    Kadınlar intihara karar verdiğinde... ya trenden... ya da pencereden aşağı atlıyorlar. Open Subtitles النساءدائماًعندماينتحرون. يقفزون , على سكة حديد أمام قطار أو من نافذة.
    Benden uzak dur, yoksa kendimi pencereden aşağı atarım. Open Subtitles .إياك , لا تقترب منّي وإلا قفزت من النافذة
    Cidden, Buzz'ı pencereden aşağı ittiğimi düşünmüyorsunuz, değil mi? Değil mi, Patates Kafa? Open Subtitles أنت لا تعتقد بأننى كنت أعنى أن أخرج باز من النافذة يا رأس البطاطس
    Cidden, Buzz'ı pencereden aşağı ittiğimi düşünmüyorsunuz, değil mi? Değil mi, Patates Kafa? Open Subtitles أنت لا تعتقد بأننى كنت أعنى أن أخرج باز من النافذة يا رأس البطاطس
    Beni pencereden aşağı bir iple değerli atınıza indirmeyecek misiniz? Open Subtitles ونقفز من النافذة بالحبل لنهبط على ظهر حصانك الأشهب
    Dün gece bir beni öldürmeye çalıştı. Bir pencereden aşağı atladım! Open Subtitles أحداً ما حاول قتلي الليلة الماضية لقد قفزت من النافذة
    Ve arada bir de olsa, kuralları pencereden aşağı atmak ve her şeyin iyi olacağına inanmak gerekir. Open Subtitles وبعض المرات عليك أن ترمي القوانين من النافذة وتيّقن أن كل شيئ سيكون بخير
    Biricik korkum bir trenin altına ya da bir pencereden aşağı atlamaktı. Open Subtitles خوفي الوحيد كان القفز تحت قطار أو القفز من النافذة
    Aşırı dozda ilaç alıp pencereden aşağı düşmek çok yumuşak kaçmış. Open Subtitles على مايبدو, تناول جرعة زائدة من المخدرات والسقوط من النافذة أصبح أمراً معتاداً
    Yüzünde içerisinde cam parçalarının da olduğu derin kesikler kurbanımızın büyük olasılıkla pencereden aşağı atıldığını gösteriyor. Open Subtitles الجروح التي على وجهِ الضحيّة تدلّ أنّه رميَ من النافذة
    Onlar buraya gelene kadar pencereden aşağı sallanırız. Open Subtitles عندما يصلوا إلى هُنا سنكون تسلقنا إلى الخارج من النافذة
    Yakın zamanda kendime uygun partneri bulamazsam odalardan birine girip pencereden aşağı atlayarak intihar edeceğim. Open Subtitles لو لم اجد شريك مناسب لي قريباً سأنتحر عن طريق إلقاء نفسي من احدي الغرف من النافذة
    Kahrolası bir haçın ucunda onu pencereden aşağı salladık! Open Subtitles لقد دفعناه من النافذة في نهاية غُرفة الصّلب اللعينة
    Yemin ederim şu pencereden aşağı atlayasım var. Open Subtitles أقسم أنني أود القفز من النافذة
    Kalkıp kendini pencereden aşağı atıverdi. Open Subtitles لقد استيقظ وألقى بنفسه من النافذة وحسب.
    Kocamı öldürdüler. Oğlunu bir pencereden aşağı ittiklerini söylüyorsun. Open Subtitles لقد قتلوا زوجي, و قلتي أنهم قاموا برمي إبنكِ من نافذة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more