"pişirir" - Translation from Turkish to Arabic

    • تطبخ
        
    • يطبخ
        
    • ستطهو
        
    • تطهو
        
    • أتطهو
        
    Bir odası ve sadece iki masası vardır ve yerde yemek pişirir. Open Subtitles إنها غرفة واحدة فقط ولديها طاولتين وهي تطبخ على الأرضية
    Başkaları için her zaman yemek pişirir misin? Open Subtitles هل تطبخ المعكرونة في أغلب الأحيان للآخرين؟
    Diğer hayvanlar yiyeceklerini pişirmez, sadece insan pişirir. TED لا يطبخ أي حيوان آخر طعامه. الإنسان فقط يفعل ذلك.
    Bana makarna pişirir. Sigara yüzünden başımın etini yer. Open Subtitles إنه يطبخ لى المعكرونة ويوبخنى بسبب التدخين
    Belki onun için acılı fasulye pişirir ya da kristal küresini çıkartır. Open Subtitles "تانا " ؟ ربما ستطهو له الطعام الحار أو تخرج الكرة البللورية
    Ama karın gelir, yiyecek getirir, sana yemek pişirir, konuşursunuz. Open Subtitles المتعة، هو أن تجيء زوجتك، وتجلب معها الطعام، بإمكانها أن تطهو لك، تتحدثان لبعضكما.
    Pekala, eğer bir ara Alabama'ya uğrarsan , annem sana büyük bir kerevit pişirir, ve bu arada seninle tanışmak için can atıyor. Open Subtitles اذا زرت الباما والدتي تطبخ جراد البحر المغلي وتنتظر مقابلتك على احر من الجمر
    Bilirsin karısı kocası için rosto pişirir. Open Subtitles أعني , كزوجة سعدان البحر تطبخ لحماً بالقدر لزوجها سعدان البحر
    Sonra bir gün, bir kadın çıkıverir, sana yemek pişirir, düğmeni diker... bu gibi şeyler... Open Subtitles ثم يوما ما ... المرأةتأتي تطبخ لك وجبة طعام ... تخيطالأزرار ... و لذا
    Çok güzel yumurta pişirir. -Hatırlıyorum. Open Subtitles إنها تطبخ أومليت رائع أتذكر هذا
    Işıklar her vampiri pişirir bunu biliyoruz. Open Subtitles الأضواء سوف تطبخ أي مصاص دماء نعرف ذلك
    Sen ne istersen onu pişirir. Open Subtitles سوف تطبخ لك أي شيء تريده يا "نات"
    Babam yemek pişirir annemle beraber film izlerdik. Open Subtitles ,أبي يطبخ ثم نجلس أنا وهو وأمي نشاهد فيلما
    Sam pişirir, ben masayı düzenler ve temizlerim, Frida da bulaşıkları yıkar. Open Subtitles سام يطبخ وانا انظف الطاوله وفريدا تغسل الاطباق
    Ama birçok modern erkek gibi oda kucaklar, pişirir ve çocuklara beyzbol öğretmek için erken işten çıkar. TED ولكنه هو مثل الرجال الجدد .. يطبخ ! يحضن وهو يعود من العمل الى اريكته .. لكي يشاهد الرياضية
    Ama bir Yahudi yemek pişirdiği zaman, çok fazla pişirir. Open Subtitles عندما يطبخ اليهود، دومًا يكون مفرطًا.
    İsterdim, babam gelince Porchetta pişirir. Open Subtitles اعتدتُ على ذلك. حين يأتي أبي، فإنه يطبخ الـ"بروشيتا".
    Eğer bana yardım ederseniz, karım size iyi bir yemek pişirir. Open Subtitles ساعدوني أيها الحطابون، و ستطهو لكم امرأتي غذاءً طيباً
    Eğer bana yardım ederseniz, karım size iyi bir yemek pişirir. Open Subtitles ساعدوني أيها الحطابون، و ستطهو لكم امرأتي غذاءً طيباً
    Ve belki bize gece yarısı yemeği pişirir. Open Subtitles و ربما تطهو لنا وجبه في منتصف الليل
    Ailen için sıkça yemek pişirir misin? Open Subtitles أتطهو للعائلة كثيراً؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more