| Ama sonra oğlanın ciğerlerinde bir pint su var dedi. | Open Subtitles | ثمّ قالَ هناك كَانَ a باينت مِنْ الماءِ في رئتينِ الولدَ. |
| Artı olarak kanı da hipertonikti... ve her bir ciğerinde bir "pint"lik su vardı. | Open Subtitles | زائد دمّه كَانَ hypertonic... وكان هناك a باينت مِنْ الماءِ في كُلّ رئة. |
| Biliyor musun, ben gerçekten hastalanıyorum. ve bir şeyi sana iki kez söylemekten usandım Half pint. | Open Subtitles | أتعرف، لقد سئمتُ حقاً مِن إخبارك بالأمر نفسه مرّتين يا (هاف باينت). |
| Onu giymediğine şükret Half pint. | Open Subtitles | -كُن مسروراً أنّك لا ترتديه يا (هاف باينت ). |
| "Bir pint." dedi | Open Subtitles | قالَ، "أي باينت." |