| En son istediğim şey lanet bir polis olduğumu düşünmeleri. | Open Subtitles | آخر شيء ينقصني هو أن يظن أحد أنني شرطي لعين |
| polis olduğumu ve yardımına muhtaç olduğumu söyledim. O kadar kötü değildi. | Open Subtitles | أخبرته أنني شرطي وأنني أحتاج إلى مساعدته |
| Kötü bir polis olduğumu söylediğinden beri, bu bölgeyi kontrolüm altına aldım. | Open Subtitles | لقد كنت أراقب هذا المكان منذ أن قلت أنني شرطي سيء |
| Seni suçlamıyorum polis olduğumu söylediğin için. | Open Subtitles | أنا لا ألومك لأنكي أخبرتهم أني شرطي. |
| polis olduğumu söylemeye çalışıyorum. Bir yanlışlık var. | Open Subtitles | أحاول أخبارك أني شرطي هناك شيء خاطيء |
| Burada polis olduğumu hemen anlarlar. | Open Subtitles | في هذا الحي سيكتشفون مباشرة انني شرطي |
| Harika bir polis olduğumu ve her şeyi bir arada yaptığımı düşünüyorsun ama yapmıyorum! | Open Subtitles | تعتقدين أنني شرطية رائعة، أنني كاملة، لكنني لست كذلك! |
| İçeri girdim. Bir polis olduğumu net bir şekilde bildirdim ve o bana ateş etmeye başladı. | Open Subtitles | لقد أوضحت جيداً أننى شرطى لكنها بدأت إطلاق النار علىّ |
| polis olduğumu biliyor. Öterse mahvolurum. Demek istediğim bu. | Open Subtitles | أنه يعلم أنني شرطي ، أن وشى بي ،فانني ميت لا محاله هذه وجهه نظري |
| Bu bloğun dışındaki bir gardiyanla konuşup polis olduğumu söyleyeceğim. | Open Subtitles | عليّ أن أكلم الحارس خارج هذه الزنزانة و أعلمه أنني شرطي |
| polis olduğumu bilmemeliler, bu yüzden ben de iletişim kanallarını kapatıyorum ki onlar da ayrılan iletimleri saptayamasınlar. | Open Subtitles | لا يمكنهم أن يعلموا أنني شرطي لذلك سأغلق كل ناقلات الإتصالات لدي حتى لا يكتشفوا أي إرسالات صادرة. |
| Bu serseri, polis olduğumu söyledikten sonra... kokakin şişesi çıkardı. | Open Subtitles | هذا الأحمق سحب الكوكايين بعد أن أخبرتهُ أنني شرطي |
| Neden, aptal bir polis olduğumu mu düşünüyordun? | Open Subtitles | لأنّكِ تعتقدين أنني شرطي مُغفل؟ |
| İşler ters yüz oldu, polis olduğumu öğrenmiş. | Open Subtitles | اتضح أنه كان يعلم أنني شرطي منذ البداية |
| Ayrıca polis olduğumu da aklında tutmanı istiyorum. | Open Subtitles | كما أريدك أن تضع في الحسبان أني شرطي |
| Ben Müdür Grier'e götür, polis olduğumu ispatlayayım. | Open Subtitles | فقط صلني بالمأمور (غرين) و سأثبت لك أني شرطي |
| Komşularına polis olduğumu söyledim. | Open Subtitles | أخبرت جيرانكِ أني شرطي. |
| Ona polis olduğumu söylemediğime inanamıyorum. | Open Subtitles | لا اصدق انني لم اخبرها انني شرطي |
| Şimdi benim bir polis olduğumu unut, tamam mı? | Open Subtitles | الآن انسي انني شرطي اتفقنا؟ |
| Bir an polis olduğumu unuttum ve ne yapacağımı bilemedim. | Open Subtitles | وللحظة نسيت انني شرطي |
| polis olduğumu biliyordun. | Open Subtitles | كنت تعلم أنني شرطية |
| polis olduğumu anlarsa bu gece ölmüş olurdum. | Open Subtitles | إذا اكتشفت أننى شرطى فستكون هذه نهايتى |