"portakalı" - Translation from Turkish to Arabic

    • البرتقالة
        
    • برتقال
        
    • برتقالة
        
    • البرتقال
        
    • البرتقاله
        
    • بالبرتقال
        
    • برتقاله
        
    Yani, ayın üzerindeki her bir portakalı ve ilave olarak bizim kara deliği görmek için ne kadar büyük bir teleskoba ihtiyacımız var? TED بالتالي كيف يجب أن يكون حجم التليسكوب لكي نتمكن من رؤية البرتقالة على سطح القمر وثقب أسود في ذات الوقت؟
    portakalı delip geçen mermi olduğu ortada. Open Subtitles في الأغلب أنها الرصاصة التي أخترقت البرتقالة
    Bunu yapmasının sebebi de, imleci hedeften her geçirişinde bir damla Brezilya portakalı suyu kazanması. TED و الدّافع الذي يجعلها تقوم بذلك، هو أنّها في كلّ مرّة تصيب الهدف، تتحصّل على قطرة عصير برتقال برازيليّ.
    Evimizi çevreleyen çitin kenarındaki portakal ağacından aldığım portakalı hatırlıyorum. Open Subtitles أتذكر أقططفتُ برتقالة برية من على حافة الغابة المحيطة بمنزلنا
    Korkarım yumurtalılarınız Florida portakalı gibi olmuş. Open Subtitles حسنا، أنا أخشى الخاص الخصيتين تضخمت إلى حجم البرتقال ولاية فلوريدا.
    Sonra portakalı arkanızdaki kişiye veriyorsunuz. ...ama ellerinizi kullanmadan. Open Subtitles مررى البرتقاله إلى الشخص الذى خلفكِ بدون أستخدام أيديكم هل أنتم مستعدون ؟
    Elmayla portakalı karıştırmamak gerek. Open Subtitles لا يجب أن تخلط التفاح بالبرتقال.
    Büyük bir portakalı soymaktan farksız. Open Subtitles هي تشبه كثيرا قشره برتقاله كبيره
    Oradaki portakalı ve Ruben'ı vuracak konumda bulunan tek bir kişi vardı. Open Subtitles هناك شخص واحد فقط قد يكون في الموقع بالتحديد " لإصابة البرتقالة و " روبين
    portakalı yıldızlara doğru fırlattım ve geri yere düşmedi. Open Subtitles ورميتُ البرتقالة في جهة النجوم ولم تسقط
    portakalı aldığın yere koy ve bu meseleyi unutalım. Open Subtitles -و التمرد فقط اعطني البرتقالة, و سادعك تمر بسلام
    portakalı boynunuzun altına yerleştirin, sonra da karşınızdaki oyuncuya geçirin ama ellerinizi kullanmadan. Open Subtitles ...إذاً، ستقوم بوضع البرتقالة أسفل عنقك ...وستقوم بتمريرها لللاعب الذي بجوارك ولكن بدون استخدام يديكَ
    Size söyleyebilirim ki tüm maymunlara küçük bir damla Brezilya portakalı suyu için her şeyi yaptırabilirsiniz TED صدّقني، أيّ قرد قد يفعل لك أيّ شيء إن كنت تمتلك عصير برتقال برازيليّ.
    Bir keresinde, bir çanta portakalı radyatörün altına koyarak kendi içkisini yapabildiğini söylememiş miydin? Open Subtitles ألم تخبريني أنها ذات مرة صنعت خمر لنفسها بوضع حقيبة برتقال تحت المشعاع ؟
    Baban hiç Yafa portakalı satın almış mıydı? Open Subtitles هل سبق و أن اشترى والدك برتقالاً من برتقال يافا ؟
    Sapasağlam portakalı atmışlar. Open Subtitles هل تصدقين هذا؟ شخص ما رمى برتقالة جيدة، تعرف؟
    Sunday gazetesini okuyabileceğin ya da portakalı paylaşabileceğin birisi. Open Subtitles شخص ما يمكنه ان يقرأ جريدة الأحد,أو يتشاطر برتقالة مع
    portakalı geçirmeyi bitiren ilk ekip sırtında taşıma turuna geçecek. Open Subtitles الفريق الأول الذي سينتهي من توصيل البرتقال
    Bazen portakalı soyabilmek için önce ısırman gerekir. Open Subtitles أحيانا يكون لديك لدغة البرتقال من أجل أن قشر.
    Başlangıç anında, çiftler portakalı alınlarının arasına koyacaklar! Open Subtitles وضعية البداية : يبدأ المتسابقان بوضع البرتقاله بين جبهتيهما
    portakalı elleyenler diskalifiye edilecek. Open Subtitles لن يتأهل الشخص الذي يقوم بلمس البرتقاله بيده
    Elmayla portakalı kıyaslamak gibi. Open Subtitles هذا مثل مقارنة التفاح بالبرتقال.
    Her ekibin bir portakalı var. Bir portakal. Open Subtitles لكل فريق هناك برتقاله واحدة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more